-->
zWZ3ZJ90R4zzhbql6NUZDSuEAK5vmsQ96TEJw5QR
Bookmark

DÖNENLER CAMİİ KÜTAHYA MEVLEVİHANESİ



Kütahya Mevlevihanesi dönenler camii, Halk dili ile Dönenler Camii yahut Kütahya Erguniyye Mevlevihanesi, Bu yapı, Kütahya şehir merkezinde Ulu Cami ‘nin doğusunda, Eydemir Hamamı yanındadır, Kütahya ‘nın pek dikkat çeken bu mekânı, ilk yapılış itibariyle bir Mevlevihane'dir, Onun aslî kimliğinde "Erguniyye Mevlevihanesi" ismi kayıtlıdır.
O, bu ismi Mevlânâ ‘nın torunu Celaleddin Ergun Çelebi ‘nin hatırasından almıştır.
700 yıllık bir geçmişi olan bu eser, şimdilerde Dönenler Camii adıyla Kütahya halkına hizmet etmektedir.


Kütahya camileri dönenler camii
Kütahya camileri dönenler camii

Kütahya camileri

Kütahya Mevlevihane (Mevlevi Dergâhı) Mescidi Erguniyye Mevlevihanesi, Konya dışında kurulan ilk Mevlevihanelerden birisi.
Daha net söyleyelim,
Konya ve Afyon ‘dan sonra bu Mevlevihane ile Kütahya, Mevlevîliğin üçüncü büyük merkezi kabul edilmiştir.
 
Bunda birkaç sebebin daha etken olduğu da unutulmamalıdır.
Sözgelimi araştırmacı Abdurrahman Doğan, "Kütahya Erguniyye Mevlevihanesi" adlı kitabında, Konya ile Kütahya ‘nın komşu vilayetler olmasını, ayrıca Sultan Veled‘in kızı Mutahhara Hatun ‘u Germiyan Beyi Süleyman Şah ile evlendirmesini Kütahya ‘da Mevlevîliğin tanınması ve yaygınlık kazanmasına vesile sayar.
Dergâh İmadüttin Hezar Dinar Mescidi 'nin bitişiğindedir.

Kütahya Camileri Dönenler Camii


Bu dergâhın hangi tarihte ve kimin tarafından yaptırıldığı kesin olarak bilinmemektedir.
Bu bina yapılmadan önce dergâhın şimdi Mevlevi büyüklerinin gömülü bulunduğu İmadüddin Hezar Dinar mescidin faaliyette olduğu bilinmektedir.
Kütahya Hacı Ahmet Mahallesi'nden olup Hazreti Ergun'a intisap eden dergâha maddi yardımlarda bulunan hayır sahibi ve zengin bir vatandaş olduğu anlaşılan Analıca Hacı Ahmet Efendi bir gün hazreti Ergun'a yeniden ve daha geniş bir Mevlevi dergâhı yaptırmayı düşündüğünü söylemiş, fakat nedense Ergun Çelebi bu teklifi kabul etmemiş ve bir başka mescit yaptırmasını söylemiştir.
Bunun üzerine Hacı Ahmet Efendi 771 hicri yılında Analıca Mescidi ve çeşmesini yaptırmıştır, (bak sefine-i Mevlevi ye ve Mescit kitabesi.)

Bu kayıttan bu tarihte şimdiki Mevlevi Dergâhının henüz yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Semahane, dervişlere mahsus hücreler ve kütüphanesi ile birlikte yapılan bu külliyeden halen bir mescit kalmıştır.

Dergâhın mescidin batı duvarında mermer plaka üzerinde yazılmış iki tamir kitabesi vardır.
Birinci kitabe şudur:

Füruğ-u şems-i himmet Mevlevi Halet efendi kim,
Tecelli-i bahş-i tamir oldu bu dergah-ı pürnure
Olup bu babtan girdikte mutu sırrına mazhar,
Nazar kıl haşr-ü neşre tut kulağın nağme-i sure,
Demadem dinle gel yahu kudüm ve mıtrıp ve nay'ı,
Sema' et dil'de tevhidi İiahi beldet-i nure,
Makamı evçten avni okurlar Kudsi-ya tarih,
Hele bu mevievi ciergahı döndü beyt-i mamure 1227-1812

İşbu kitabeden dergâhın hicri 1227 tarihinde tamir ettirildiği anlaşılmaktadır.
Kitabede adı geçen ve tamire vesile olan Halet Efendi Nişancı iken 1808'de Kütahya'ya sürülen ve bir süre kalan meşhur Halet Efendi'dir.
Bilindiği gibi Halet Efendi, Galata Mevlevihanesi şeyhi Şeyh Galib 'e intisap etmiş bir Mevlevi'dir.
(Mehmet Sait Halet Efendi, Aksu'da bulunan iki adet değirmen hisselerini,
Köprübaşı Mevlevihanesi civarında bulunan ve Dombay sokağındaki çeşmelere vakfettiği. C. evvei 1235 bak mahkeme kaydi def II.) Halet efendinin Pişam mahallesinde yaptırdığı bir de çamaşırlığı vardır.

Daha sonra 1252 de Mevlevihane şeyhi Abdülkadir Efendi'nin müracaatı üzerine maaşının 150 kuruşa çıkarıldığı ve Kütahya mutasarrıfı Hafız Paşa marifetile dergâhın aynı sene tamir ettirildiği anlaşılmaktadır, (bak Kütahya şehri ve mahkeme kaydı def 19)

1229/1813 senesinde Kütahya'da ikamete mahkûm edilen Reisül Küttap Galip Efendi, dergâh yanında bulunan haneyi Mevlevi şeyhlerinin oturmasına tahsis etmiştir.
İkinci kitabenin son mısraları şöyledir.

Buldu Kütahya zehi bu dergâhı ziyb ile tam,
Mısraı ziybası oidu tarih-i müfit,
Resmi diğerde dedim tarih balasın Aziz,
Kıldı pak icat bu dergâhı Han Abdülmecit. 1257

Bu kitabeden de dergâhın 1257/1841 de Abdülmecit ve mutasarrıf Mustafa Mazhar Paşa zamanında tekrar tamir ettirildiği anlaşılmaktadır.

(Geliri Mevlevihane fukarasına tahsis edilmek şartı ile Demirci kazasından Şehidzade Ahmet Hamdi Bey'in bir; değirmen ve bir bahçe vakfetmiştir bk. 1282 def 40}
(Mevlevi dergâhı bu kere bairadei seriye müceddeden binası inşa olunarak ihya ve mamur olan dergâh derununa yeniden bir minber vaz olunmuş ve hatipliğine Şeyh İsmail Hakkı bin Abdülkadir'in oğlu İdris Hamdi Çelebi tayin edilmiştir. 1305, bak def 58)

(Mevlevihane dergâhı 1888'de Osmanlı Devleti Kütahya mutasarrıfı Tevfik Paşa zamanında tamir ettirilmiştir.
(1306 Hüdavendigar salnamesi kitap 16.)
Bu kayıttan dergâhın bu tamirinin 1305 hicri veya rumi senesinde tamir ettirilmeye başladığı ve ancak bir sene sonra 1306 da bitirildiği anlaşılmaktadır.

Saray hamamı ile İyidemir hamamının bu dergâhın vakfı olduğu söylenmektedir. (Bak de. 60)

Tekke ve zaviyelerin kapatılmasından soma uzun seneler kapalı kalan ve harabeye yüz tutan bu külliyenin semahanesi, mescidi- 1959'da Evkaf Genel Müdürlüğü tarafından aslına sadık kalınmak şartıyla esaslı bir şekilde restore ve tamir ettirilmiştir. 
Halen cami olarak kullanılmaktadır.

Dönenler camii şimdiki durumu


Dergâhın doğuda bulunan dış kapısı iki mermer sütun üzerine revaklı olup üstünde ezan okumaya mahsus bir yar ayrılmıştır. 
Esas kapının üstünde çini levhalar üzerine biri küçük:

Ya hazret-i Mevlâna

Onun altında daha büyük hattat Kütahyalı Halil Tekit Dağlıoğlu tarafından yazılmış:

Ya hazret-i Ergun vardır.

Dergâhın cephe duvarı kesme taşlarla yapılmış olup, diğer duvarlar bağdadidir.
Avlıdaki çeşmeler akmaktadır.
Kütüphane ve hücreler haraptır.
Şeyhlere mahsus olan evde evkaf memurları oturmaktadır.
Dergâhın güneyinde bulunan hazire de Mevlevi şeyhleri ve yakınları gömülüdür.
Etrafı mermer sütunlarla çevrili iki kanatlı ahşap kapıdan girilir.
Ortada daire şeklinde sema yeri ve tam ortada ceminde suyu şifalı sanılan bir kuyu vardır.
Sağlı sollu üçer basamakla çıkılan yarım daire biçimindeki çevre parmaklıklıdır.
Sağdan 12 basamak ahşap merdivenle mihrap ve semahan (semazen) lar - Müezzinler mahfiline çıkılır.

Buradan da 11 basamakla üst mahfile çıkılır.
Kubbe, sekiz mermer sütun üzerine oturtulmuş olup çok latif ve gönül açıcıdır.
Kubbenin tepesinde hattat Halil Efendi'nin yazdığı İhlas suresi, kubbe çevresinde etekte Ayete'l-kürsi, direk başlıklarında ashab-ı Kehf'in isimleri yazılıdır, her taraf yağlı boyalıdır.
Kubbe etrafında üstte 9 pencere vardır.

Kubbe, haricen dokuzgen kasnak üzerine oturtulmuş olup kiremit örtülüdür,
Dergâhın üst kat kuzey duvarında 7, doğuda 8, güneyde 7 pencere vardır. Birinci kat kuzey duvarında doğuda 4, güneyde 7 pencere vardır. Mihrap ve Minbersadedir, birinci kuşağın çevresinde Na't-ı şerif yazılıdır.

Cami temiz, ferah ve bakımlıdır.
Bir imamı, bir müezzini vardı
Bu sene hücrelerin olduğu yere Kızılay aş ocağı yaptırılmaktadır.
Erguniye Mevlevihanesi 2019 Yılında yeniden restorasyona girmiştir.

Kaynak: Hamza Güner / Kütahya Camileri / 1964

Yorum Gönder

Yorum Gönder

Yorumlarda lütfen saygılı olun