26231957
Bookmark

MÜSLÜMANLAR NEDEN GÜÇSÜZ VE ZAYIF

İslam ülkeleri neden güçsüz

İslam dünyası neden güçsüz

İslam dünyası neden güçsüz ve neden geri kaldı İslam Ülkelerinin Teknolojik Çöküşünün İronik Hikayesi

Bir zamanlar bilimin öncüsü İslam ülkeleri neden teknolojide geri kaldı? Petrol bağımlılığı, ezberci eğitim ve siyasetin ironik çarkında kaybolan yenilikçilik! Cevaplar bu makalede

Tarihin İronisi: "Cebirin Mucitleri Neden Bugün Excel Kullanamıyor?"
Bir zamanlar İslam coğrafyası, insanlığa cebiri (El-Harezmi), modern tıbbın temellerini (İbn-i Sina) ve yıldız haritalarını (Biruni) armağan eden medeniyetin beşiğiydi. 
Peki, bu "altın çağ"ın mirasçıları, bugün neden teknolojik olarak Sahra Çölü kadar kurak bir durumda? Cevap, tarihin tozlu raflarında değil; petrol kuyularının gölgesinde gizli.

Petrol: Allah’ın Lütfu mu, Laneti mi?  
Ne ironiktir ki, Allah’ın bu ülkelere bahşettiği petrol zenginliği, teknolojik ilerlemeyi adeta durdurdu. Petrol kuyuları otomatik olarak doları üzerinize yağdırıyorken, neden robotik yatırımlara ihtiyaç duyasınız ki?  
Suudi Arabistan’ın yapay zeka projesi NEOM, çölde bir hayal mi, yoksa Dubai’deki yapay palmiye adaları kadar gerçekçi mi?  

Eğitim: "Kuran’ı Ezberleyen Nesil, Neden Kod Yazamıyor?


İslam ülkelerinde eğitim sistemi genellikle sorgulamadan ziyade ezbere dayalı bir yapıya sahip. 8. yüzyılda Beyt'ül Hikmet'te çevrilen eserler, günümüz müfredatında yer almıyor. Üniversiteler dünya sıralamalarında arka sıralarda kalırken, Hindistan ve Çin her yıl milyonlarca mühendis mezun ediyor. Buna karşın, İslam ülkeleri hâlâ "Yazılımcı aranıyor, erkek adaylar tercih edilir" tarzı ilanlarla teknoloji üretmeye çalışıyor.

Siyaset: "Teknoloji mi? Önce Ümmeti Kurtar!" İslam ülkelerinin siyasi liderleri için öncelikler listesi hep aynı:


1) İktidarda kalmak,
2) Rakip ülkelerle rekabet,
3) Teknoloji (varsa). Silahlanma bütçeleri,
 
Ar-Ge’yi 10 kat artırırken, startup’lar "Yatırımcı bulamadık, Allah kerim" diye tweet atıyor. Yemen’de drone’lar savaş için, Türkiye’de ihracat için üretiliyor. Peki, hangisi daha kârlı? (Not: İkisi de değil.)

Batı’nın Suçu: "Sömürdüler, Bıraktılar, Gülüyorlar!"  
Bu tablonun sorumluluğu yalnızca İslam ülkelerine ait değil. Fransızlar Cezayir’den, İngilizler Hindistan’dan ayrılırken, arkalarında "Sömürdük, eğitim sistemlerini çökerttik, buyrun teknoloji üretin" mesajını bıraktılar. Bugün Nijerya’daki bir genç iPhone sahibi olabilir, ancak "Made in Nigeria" bir mikroçip asla bulunmaz.

Çözüm: "Petrolü Bırak, Algoritmaya Sarıl!


İslam ülkelerinin teknolojik kalkınması için çözüm basit: Petrol gelirlerini Silikon Vadisi gibi yenilikçi projelere yönlendirmek, kadınları STEM alanlarına dahil etmek (evet, kadınlar da kodlama yapabilir!), ve Batı taklitçiliği yerine özgün inovasyona odaklanmak. Belki o zaman Dubai’nin yapay yağmur projeleri gerçek bir bilimsel devrime dönüşebilir.

Son Söz:

İslam medeniyeti bir zamanlar bilimin öncüsüydü. Ancak bugünkü durum, Allah’ın değil, insanların seçimlerinin sonucudur. Petrol çağı sona ererken, geriye ya robotik çağa uyum sağlamak ya da tarih kitaplarında "Petrol için bilimi sattılar" ifadesiyle anılmak kalacak. Seçim sizin…

İslam Ülkeleri Destanı.


Bilim desen hak getire, teknoloji ne ola ki?
Uzay çağı gelmiş geçmiş, Bizde hala deve sidiği baki.
Alimlerimiz pek meşgul, fetva vermekle gece gündüz,
Atomu parçalamak ne haddimize, kılıçla gezeriz biz.

Sosyal adalet mi dedin? O da neyin nesi ola?
Zengin zevkte sefa sürer, fakir sürünür yolda.
Kadınlar desen evde oturur, erkekler söz sahibi,
Eşitlikmiş, özgürlükmüş, bunlar hep Batı oyunu.

Kültür desen bir garabet, geçmişe özlem türküleri,
Sanat desen taklitçilik, özgünlükten eser yok beri.
Dilimiz desen Arapça, Farsça, biraz da Türkçe,
Kendi özgün lisanımız, sanki hiç olmamış gibi.

Ekonomi desen vahim, petrolümüz var ama,
İşlemeyi bilmeyiz ki, satarız ham haliyle.
Sanayi desen hak getire, montajcılar ülkesi,
Kendi markamız, patentimiz, hayalden öte değil ki.

Siyaset desen tam bir curcuna, her kafadan bir ses çıkar,
Demokrasi lafta kalır, diktatörler hüküm sürer.
Birlik beraberlik nerede, mezhepçilik almış başını gitmiş,
Kardeş kardeşi boğazlar, düşman keyf edermiş.

İşte böyle İslam ülkeleri, halimiz pek de iç açıcı değil,
Ama biz yine de gururluyuz, geçmişimizle övünürüz.
Belki bir gün aklımız başımıza gelir, uyanırız bu gafletten,
O zaman belki biz de varız, medeniyet yarışında hakikaten.

Yoksa... yoksa...
Belki de birazcık gerçeği kaçırdık mı?
Belki de birazcık kendimizi kandırdık mı?
Belki de birazcık... neyse, susayım bari.

Not: Bu makale, gerçekleri mizahi bir dille ele alır; petrol şirketlerinden ve siyasi liderlerden özür dileriz
Post a Comment

Post a Comment

Post a Comment