KÜTAHYA ZAFER HAVALİMANI NEDEN ZARAR EDER

Kütahya Zafer Hava Limanı
Kütahya Zafer Hava Limanı 


Kütahya Zafer Hava Limanı Neden Zarar Ediyor? Boş Koltukların Sessiz Çığlığı


Kütahya Zafer Hava limanı neden zarar ediyor? Düşünün bir kere: Bir havaalanı ki, adeta gökyüzüne açılan dev bir kapı olmalı, ama sanki terk edilmiş bir kasaba meydanı gibi sessiz sedasız duruyor. 
Kütahya Zafer Hava Limanı'ndan bahsediyorum. 
Etrafında seramik atölyeleri, termal sular ve tarih kokan Kütahya'nın bereketli toprakları var, ama bu liman neden her yıl milyonlarca lira zarar yazıyor?

Kütahya zafer Hava limanı Neden Zarar Ediyor?


Açıldığı günden beri yanlış bir yatırım olduğu konuşuluyor; zarar ettiği, yandaşlara kaynak aktarıldığı söyleniyor. 
Kütahya Zafer Havalimanı çalışmıyor ve çalışmamasının birden çok sebebi var. 
Her şeyden önce yer seçimi yanlış, Kütahya'nın gerçekten bir havalimanına ihtiyacı var mıydı, bu tartışmalı. 
Ayrıca açıldıktan sonraki işletme anlayışı da hatalı.

1. Yolcu Garantisi: Hayal Edilen Kalabalık, Gerçekteki Hayalet Şehir

Havaalanlarını düşününce akla genelde kalabalık check-in sıraları, telaşlı yolcular ve piste dizilmiş uçaklar geliyor. 
Ancak Zafer Havalimanı'nda işler tam tersi: Verilen yolcu garantisi bir şenlik havası vaat ederken, gerçeklik boş koridorların yankısıyla başka bir tablo çiziyor. 
Yap-İşlet-Devret modeliyle işletmeci firmaya her yıl milyonlarca yolcu garantisi verilmiş – örneğin, 2025'in ilk 7 ayında 1 milyondan fazla yolcu beklenirken sadece yüzde 3'ü gerçekleşmiş! 
Bu yüzde 97'lik sapma, adeta meteor yağmuru beklerken hafif bir esintiyle yetinmek gibi.

Durumu bir metaforla açıklayalım: 
Bu garanti, bir düğün salonu kiralayıp 500 davetliye hazırlık yapmak ama sadece 15 kişinin gelmesi gibi. 
Kamu bütçesinden bu farkı kapatmak için yılda yaklaşık 170 milyon TL harcanıyor – 2012'den bu yana toplamda yüz milyonlarca Euro! 
Sonuç? 
Hazine kan kaybediyor, havalimanı ise "uçaksız zafer" unvanını alıyor. "Zafer Havalimanı yolcu garantisi zararı" nedir diye sorarsanız, işte tam olarak bu: Hayal satmak kolay, ama gerçek yolcu bulmak ustalık ister.
 
2. Uçuş Azlığı: Kanatsız Bir Kuşun Çırpınışı

Bir kuş düşünün: Uçmak için yaratılmış, ama kanatları kırık. 
Zafer Havalimanı da öyle – pist hazır, personel bekliyor, ama uçaklar yok. 
Avrupa uçuşları azalmış, iç hatlar sınırlı. 
2024 sonunda garanti edilen 1.3 milyon yolcuya karşılık sadece 43 bin kişi geçmiş kapıdan; bu, maraton koşucusunun yarım tur atıp pes etmesi kadar trajikomik.

Neden mi? Çünkü talep düşük. 
Kütahya sanayi ve turizm şehri olsa da, yolcular İzmir ya da Eskişehir gibi alternatiflere yöneliyor. 
Bir metaforla açıklarsak: 
Bu havalimanı, çölde susuz bir kuyu gibi; su vaat ediyor ama kimse uğramıyor. 160 aydır süren zarar döngüsü tam bir kısır döngü – uçuş yok, yolcu yok, gelir yok. "Kütahya Zafer uçuşları neden az" sorusuna basit bir yanıt verelim: Rekabetçi fiyatlar ve yeni rotalar olmazsa, bu kuş yere çakılacak.
 
3. Konum ve Talep Uyumsuzluğu: Vaha Olmak Yerine Kum Fırtınası

Kütahya, porseleniyle tanınan ve termalleriyle şifa sunan bir şehir. 
Ancak Zafer Havalimanı, şehrin kenarına sıkışmış eski bir saat kulesi gibi – çalışıyor ama kimse fark etmiyor. 
Yapım maliyeti sadece 50 milyon Euro olsa da, asıl mesele talep tahminlerindeki devasa hata: Yüzde 99 sapma! 
2044'e kadar sürecek bu devir, kamu bütçesi için bir yük – her yıl bütçeden akan para, adeta damlayan bir musluk gibi kaynakları tüketiyor.

Bir metaforla anlatmak gerekirse, yanlış yere tohum ekilen bir bahçe düşünün. Zafer Havalimanı, turizm için harika bir konumda ama altyapı ve pazarlama eksikliği nedeniyle "hilal" yerine "kırık ay" gibi görünüyor. 
Konum dezavantajını düşünenler için bir ipucu: Bölgesel kalkınma planları ve yerel turizmle entegre uçuşlar bu soruna çözüm olabilir.
 
Sonuç: Zafer'i Yeniden Uçurmak İçin Ne Yapmalı?

Kütahya Zafer Havalimanı’nın zarar hikayesi adeta bir ders niteliğinde: İyi niyetle yapılan yatırımlar, yanlış hesaplamalarla kara deliğe dönüşebilir. 
Boş koltuklar sessizce haykırıyor, ama umut var – yeni teşvikler, etkili pazarlama stratejileri ve gerçekçi planlarla bu havalimanı canlanabilir. 
Siz de "Kütahya Havalimanı neden boş?" diye düşünüyorsanız, yorumlarda paylaşın; belki birlikte bir çözüm bulabiliriz!
 

Kütahya'nın bir hava limanına ihtiyacı var mı idi.


Bu sorunun cevabı evet
Bir havalimanına ihtiyacı vardı !
Lâkin ulaşımı daha basite daha kolaya daha ucuza daha hızlı ya getirecek bir havalimanına ihtiyacı vardı.
Zafer havalimanı bu ihtiyaçlarını karşılamış mıdır ?
Can alıcı cevap buradadır işte, bu sorunun cevabı kesinlikle hayırdır.

Dört kişilik bir aile olarak düşünelim
Ulaşımı kolaylaştırmış mıdır, Hayır
Ucuzlaştırmış mıdır, Hayır
Daha çabuk bir erişim sağlamış mıdır, Hayır.

Sabah 7.30 da uçuş var, sizin bu üçuşa yetişmeniz için sabah saat altıda kalkmanız, valizlerinizi önce kendi arabanıza yerleştirmeniz ve yola çıkmanız gerek, hava alanına vardınız,
Valizlerinizi uçağa yerleştireceksiniz,
Uçağa binip havalanacaksınız.
Varış saatiniz saat dokuz civarı, havaalanından şehir merkezine ise bir buçuk saatte ulaştınız diyelim, nihai hedefinize saat 11 civarı varırsınız.

Hava yolu ile;
Dört kişilik bir aile olarak
Ödeyeceğiniz ücret, 700 TL
Yolculuk müddeti 3.5 saat.
Özel aracınız ile gideceksiniz
Yolculuk maliyeti maksimim 350 TL
Yolculuk saati 4 saat
Otobüs ile gidecekseniz
Yolculuk 5 saat
Ödeyeceğiniz ücret 400 TL

Kısaca Ankara ve İstanbul gibi şehirlere ulaşımının ekonomik getirisi yok
Zamandan tasarrufu yok, ondan inip buna bineceğim diye koşturup duracaksınız.
Zafer hava limanı yeri yanlıştan öte gereksiz bir yatırımdır aynı zamanda

Kütahya'da havaalanı var mıdır


Vardır, lâkin askeridir, Atakent teki evden görüyorum, senede bir kaç uçak ya iner ya inmez.
Kütahya askeri havaalanı rehabilite edilerek sivil uçuşlara da açılabilirdi, çok daha ekonomik olurdu, baktınız çalışmıyor, yine sivile kapatabilirdiniz.
Askeri havaalanı güvenliği
Sığındıkları mazeret askeri havaalanı güvenliği, hangi çağda yaşıyoruz, şimdi uzaydan tesisteki erlerin sakal kıllarına kadar tespit edilebildiği bir teknoloji var, imha etmek istiyorsa binlerce km uzaktan denizaltılar dan atacağı füzeler var, Türkiye hangi çağda yaşıyor, günümüz her imkanı her olasılığı en ekonomik şartlarda değerlendirmek olmalı , savurganlık ve müsriflik değil.

Kütahya Zafer havalimanı işletme anlayışı da yanlıştır,


Ankara, İstanbul, Antalya'ya gidecekseniz nispeten kolay, uçuş var, pahalıda olsa , ya başka illere gidecekseniz işte o biraz zor, otobüsten in uçağa bin, uçak değiştir, otobüse bin, başınız dönecek .
İş gereği senede üç beş kez İstanbul'a gider gelirdim, gece saat bir sıralarında yataklı vagonu olan tren geçerdi Kütahya gar'ından,
Ucuzdu ,
Yataklı bileti alırdınız,
Restoranda muhteşem yemekleri vardı, hâlâ o rostonun tadını unutmam, çayınızı kahvenizi yudumlar, uykunuz geldiğinde gider tertemiz çarşaflar da uykunuzu alır , sabah sekizde Haydarpaşa ya varırdınız.
Dinlenmiş, vücüdunuz ve kafanız dinç olarak, hemen karşısı Eminönü,
Dakika başı vapur vardı,
Ticaretin döndüğü alanlar idi, Eminönü Sultanhamam,
Daha tüccar dükkanını açmada bir çorbacıda bekliyor olurdunuz.
Ne büyük, ne muhteşem bir rahatlıkmış.
Şimdi o hatlar kapalı, açıldı mı tekrar bilmiyorum.
Zafer havalimanı her daim zarar eder
Bu gün için Zafer havalimanı değişik bir bakış açısı ile yorumladım
Çok daha ucuz bir maliyet ile Kütahya'ya havalimanı kazandırabilmek varken, en pahalı yol seçilmiş, ve Zafer havalimanı ( elbette yarın ne getireceği bilinmez ) bu gün için bir kara deliğe dönmüş görünüyor.


Ahmet Atam
Next Post Previous Post