Kuranı kerim kıssaları |
Kuranı kerim kıssaları Kur'an-ı kerim yunus suresi neyi anlatır? Hz Nuh Hz Yunus ile Firavun kıssası, Kur'an-ı kerim yunus suresi, 109 ayetten oluşan ve Mekke döneminde indirilen bir suredir.
YUNUS SURESİ
Sure, adını 98. ayette geçen peygamber Yunus'tan alır. Yunus suresi, Allah'ın birliğini, kudretini, rahmetini ve adaletini vurgulayan bir suredir. Ayrıca peygamberlerin görevleri, kıyamet günü, cennet ve cehennem gibi konulara da değinir.
Hz Yunus kıssası
Hz. Yunus, Ad kavmine gönderilmişti. Bu kavim, Allah'ın emirlerine karşı gelip putlara tapıyorlardı. Hz. Yunus onlara tebliğ görevini yaptı, ancak onlar inanmadılar. Hz. Yunus, sabrını yitirip kavminden ayrıldı ve bir gemiye bindi. Ancak gemi denizde fırtınaya yakalandı ve yolcular kura çekerek fazlalık olan bir kişiyi denize atmak zorunda kaldılar. Kura Hz. Yunus'a çıktı ve o da denize atıldı.
Allah, Hz. Yunus'u korudu ve onu bir balığın karnına yerleştirdi. Hz. Yunus, balığın karnında Allah'tan af diledi ve tövbe etti. Allah da onu affetti ve balığı onu karaya bırakması için emretti. Hz. Yunus, karaya çıktığında Ad kavminin de Allah'a inandığını gördü. Çünkü Allah onlara bir azap göndermişti, ancak onlar da tövbe edip dua etmişlerdi. Allah da onların duasını kabul etmiş ve azabını geri çekmişti.
Yunus suresinin ana teması.
İnsanların Allah'ın ayetlerine karşı nasıl davrandıklarıdır. Surede, Allah'ın ayetlerini inkar edenlerin akıbetleri ve Allah'ın ayetlerine iman edip Salih amel işleyenlerin mükafatları anlatılır. Surede ayrıca, peygamberlere karşı çıkan kavimlerin helak edildikleri örnekleri verilir. Bu örnekler arasında Nuh'un kavmi, Ad kavmi, Semud kavmi, Firavun ve ordusu gibi kavimler yer alır.
Yunus suresinde ayrıca peygamber Yunus'un hikayesi de anlatılır. Yunus, kavmine tebliğ görevini yaparken onların inanmayacaklarını düşünerek sabırsızlanmış ve Allah'ın izni olmadan onlardan ayrılmıştır. Bunun üzerine Allah onu denize attırmış ve balığın karnında üç gün üç gece tutmuştur. Yunus bu süre zarfında Allah'tan af dileyerek tövbe etmiş ve Allah da onu affederek balığı onu kurtarması için emretmiştir. Yunus'un hikayesi, insanlara sabır, tövbe ve Allah'ın rahmeti konularında ders verir.
Yunus suresine göre Nuh tufanı
Yunus suresi, insanlara Allah'a iman etmeleri, O'nun ayetlerine saygı göstermeleri, peygamberlere itaat etmeleri ve ahiret gününe hazırlanmaları gerektiğini hatırlatan bir suredir. Surede ayrıca Allah'ın insanlara verdiği nimetleri saymakla bitiremeyeceklerini ve bu nimetlere şükretmeleri gerektiğini de bildirir.
Kur'an-ı Kerim'de Nuh kavmi kıssası birçok surede anlatılmaktadır. Bunlardan biri de Yunus Suresi'dir. Yunus Suresi'nde Nuh kavminin nasıl helak edildiği ve Nuh Peygamber'in gemisiyle kurtuluşu anlatılır.
Nuh kavmi, Allah'ın emirlerine karşı gelmiş, putlara tapmış ve Nuh Peygamber'i yalanlamıştır. Nuh Peygamber, onlara tebliğ görevini yıllarca yapmış, ancak onlar inanmamış ve alay etmişlerdir. Nihayet Nuh Peygamber, Allah'tan onların helak edilmesini istemiştir. Allah da onun duasını kabul etmiş ve büyük bir tufan göndermiştir.
Nuh Peygamber, Allah'ın emriyle bir gemi yapmış ve inananlarla birlikte gemiye binmiştir. Tufan başlayınca, Nuh Peygamber'in oğlu da gemiye binmemiş, dağa sığınacağını söylemiştir. Ancak Nuh Peygamber ona, "Bugün Allah'ın rahmetinden başka sığınacak yer yoktur" demiştir. Oğlu da sulara gömülmüştür.
Tufan sona erince, gemi Cudi Dağı'na oturmuştur. Allah, Nuh Peygamber'e ve beraberindekilere selam vermiş ve onları övüp müjdelemiştir. Ayrıca Nuh kavminden kalanları da lanetlemiştir. Böylece Nuh kavmi kıssası Yunus Suresi'nde anlatılmıştır.
Yunus suresi Firavun ve ordusu
Kur'an-ı Kerim'de Firavun ve ordusu kavmi kıssası, Yûnus Suresi'nde de geçmektedir. Bu kıssa, Allah'ın peygamberlerine ve onlara iman edenlere nasıl yardım ettiğini ve zalimleri nasıl helak ettiğini anlatmaktadır.
Yûnus Suresi'nin 90-92. ayetlerinde şöyle buyrulmaktadır:
"Derken İsrailoğulları’nı denizin öteki yakasına geçirdik. Firavun ve ordusu da haksız yere onlara saldırmak üzere peşlerine düşmüştü. Sonunda Firavun boğulmak üzereyken şöyle dedi: “Elhak inandım ki, İsrailoğulları’nın iman ettiğinden başka tanrı yokmuş!
Ben de artık kendini O’na teslim edenlerden biriyim.” Şimdi mi? Halbuki daha önce hep baş kaldırmış ve bozguncular arasında yer almıştın. İşte bugün senin cesedini kurtaracağız ki, senden sonra gelenler için bir ibret olsun! İnsanların pek çoğu gösterdiğimiz delillerin bilincinde değildirler."
Bu ayetlerde, Firavun'un son anda iman ettiği ancak bu imanının kabul edilmediği belirtilmektedir. Çünkü Firavun, Allah'ın peygamberi olan Musa'ya (a.s) ve onun getirdiği mucizelere karşı inatçı bir şekilde direnmiş, kendisini ilah ilan etmiş ve İsrailoğulları'na zulmetmiştir. Allah da onu ve ordusunu denizde boğarak cezalandırmıştır. Firavun'un cesedi ise bir ibret alınması için korunmuştur.
Yûnus Suresi'nin 93. ayetinde ise şöyle buyrulmaktadır:
"Ve lâkad bavvânâ benî isrâîle mubevvâa sidkin verzeknâhum minet tayyibâti femâhtelefu hattâ câehumul ilmu inne rabbeke yahkumu beynehum yevmel kıyâmeti fîmâ kânû fîhi yahtelifûn."
Bu ayette ise, Allah'ın İsrailoğulları'nı Firavun'un zulmünden kurtardıktan sonra seçkin bir yere yerleştirdiği ve onları güzel nimetlerle rızıklandırdığı ifade edilmektedir. Ancak onlar da kendilerine ilim geldikten sonra ayrılığa düştüler ve Allah'ın emirlerine karşı geldiler. Allah da onların aralarında ihtilaf ettikleri konularda kıyamet günü hüküm verecektir.
Bu kıssa, bize Allah'ın adaletinin ve rahmetinin yanında gazabının da olduğunu hatırlatmaktadır. Allah'a ve peygamberlerine iman edenlere yardım edecek, zalimleri ise cezalandıracaktır. Bu nedenle bizler de Allah'ın emirlerine uymalı, zulme ve bozgunculuğa karşı durmalı ve ahiret gününe hazırlanmalıyız.
Yorum Gönder