Yaşam ne kadar adil

İlahi adalet var mıdır 

🌍 Hayat Adil Mi? İlahi Adalet Ne Kadar Gerçek

Acaba hayat gerçekten adaletsiz mi, yoksa biz mi her şeyin "VIP paket" gelmesini mi bekliyoruz? 🤔

🏟️ Hayat = Mahalle Maçı

Düşünün: Mahallede top oynuyorsunuz. Kimi uzun boylu, kimi hızlı, kimi de "top benim" diye tutturmuş. 

Sonra bir de "Hakem Baba" var sanki! 

Penaltıya bakmıyor, faulleri görmüyor, bazen de top patlıyor ortada. 

Biz bağırıyoruz: "Huuu hakem, nerede adalet?!" 🗣️⚽
Ama acaba topu tekmeyle patlatan biz miyiz? Yoksa "Adalet bekleyenler" aslında "gol yemeyelim" diye dua eden takım mı? 🧐

🛒 Bakkal Denge Kuramı

Şu hayatta herkes aynı bakkaldan alışveriş yapmıyor ki! Kimi 

"Bütün bisküviler benim olsun" diye doğuştan kredi kartıyla geliyor. 

Kimi de "Ekmeğe peynir bulsam yeter" diye kuyrukta. 🥖🧀
Sonra diyoruz ki: "Neden o zengin, ben fakirim?"
Cevap: Bakkaldaki kasiyer (yani kader?) rastgele fiş çekiyor olabilir. 🎫✨
İlahi adalet de belki fişi kaybetti! 🙃

⏳ İlahi Adalet: "Teslimat Var, Bekleyin"

En komiği şu: Hayatı adil bulmayanlar, "Öbür tarafta hesaplaşılacak!" diye avunuyor. 

Yani "Bu dünya şubesinden memnun kalmadıysanız, merkeze şikayet edin!" gibi bir sistem. 📮
Peki ya yoksa? 

Ya "Kozmik kumpir" dağıtırken bize patates düşmüşse? 🥔💫
(Not: Patatesi küçümsemeyin, üzerine bol peynir de gelse fena olmaz.)
🤡 Beklenti Tuzağı
Asıl ironi şurada: "Adil olsun" diye kırk takla atıyoruz ama kendi adaletsizliklerimizi görmezden geliyoruz. Mesela:
Trafikte kornaya basana "Aman ne var!", bize çalan için "İnsafsız!" diyoruz. 🚗📯
İş yerinde terfimiz gecikince "Dünya yansa umurlarında değil!", ama başkasını atlayınca "Liyakat, hıh!" diyoruz. 💼🔥
Yani "Adalet" beklerken, kendimiz "Adaletsizlik dağıtan büfe" olabiliyoruz. 🥪😅

🎯 Sonuç: Belki de "Adil" Diye Bir Şey Yok!

Belki de hayat "dolmuş" gibi: Kimi zaman "Dolu!" diye geçiyor.

Kimi zaman "Bindim gidiyorum!" 🚐💨

İlahi adalet de belediye otobüsüne benziyor: Beklersin gelmez, geldiğinde de tıklım tıklımdır! 🚌😤

Özetle: Hayat "ucu açık sınav" gibi: Kimine test, kimine doğa yürüyüşü. 🧠🌿
Adalet bekleyen, "kurabiye hamurundan uçak" bekler gibi bekliyor. 🍪✈️ (Uçmaz ama yeşillendirir.)

Çözüm? 

Belki de "Bu dünya kafesinde, kendi adaletimizi kuşlarla paylaşmak!" 🕊️🌼 (Kuşlar da sker atar ama olsun!)*
🍵 Son Söz:
Hayat adil mi? "Bilmiyorum!" Ama şunu biliyorum: Dertler paylaştıkça küçülür, çay soğuttukça acır! 

O yüzden gelin, "Adaletsiz dünya" diye ağlayacağımıza, "Bu çay niye böyle güzel oldu?" diye soralım. Belki küçük mutluluklar, en büyük adalettir! 💖

🌍 ADALET DEDİĞİN NEDİR Kİ?

Hayat; tam da dolmuşa binerken kapıyı yüzüne çarpan
Şoförün suratıdır!
“Dolu!” der geçer 
Sen kalakalırsın kaldırımda,
Cebinde jeton, içinde “Neden?”
Oysa birkaç sokak ötede,
Lastiği patlayan da küfreder göğe:
“İlahi tamirci nerede?” 🚐💨

Biz ki;
Kendi çamurumuzla sıvadık duvarları,
Sonra yağmuru suçladık!
“Adaletsiz!” diye inlerken,
Başkasının bahçesine çöp atan ellerimiz —
Şaşar mıyız
Gök gürlediğinde? ⚡🌧️

İlahi adalet;
Geciken bir kurye belki…
“Takip numaranız yok!” derler.
Beklersin kapıda 
Gelen,
Rüzgârın getirdiği bir yapraktır sadece:
Üzerinde yazılı: “Sabret, belki öbür semtte!” 🍃📦

Kuşlar çığlık çığlığa:
“Adalet uçmaz, kanat takılır!”
Ama biz,
Kafesler ördük dört yanımıza 
Sonra demirleri sıyırıp
“Zulüm!” diye ağladık. 🕊️🔓

Belki de adalet;
Çayın soğumadan içildiği
O kırık masadır sokak başında.
Paylaşılan bir simit,
Gülüşler,
Ve “Oh çekmek”tir
Dünya dönerken ekseninden çıkmış gibi… ☕✨

Öyleyse soruyorum:
Adil mi bu dünya?
Bilmem!

Ama bakkalın terazisinde endini tartmayan, başkasının kilosuna hep kuşkuyla bakar… ⚖️👁️