-->
zWZ3ZJ90R4zzhbql6NUZDSuEAK5vmsQ96TEJw5QR
Bookmark

Türkiye'de iktidar yanlılarında Stockholm sendromu mu?

Türkiye'de iktidar yanlılarında Stockholm sendromu mu?
Stockholm Sendromu,


Stockholm Sendromu, rehinelerin kendilerini alıkoyan kişilere duygusal bağ kurmaları, onların duygularını anlamaya, sadakat göstermeye ve yardım etmeye yönelmeleri olarak tanımlanır.

Stockholm sendromumu nedir?


Bu sendrom, ilk kez 1973 yılında İsveç'in Stockholm şehrinde bir banka soygunu sırasında gözlemlenmiştir. Soygunda rehin alınan dört kişi, soyguncuya karşı nezaket ve yardımseverlik göstermesi nedeniyle sempati ve güven hissetmeye başlamıştır. Rehineler, soyguncunun serbest bırakılması için polisle pazarlık yapmış ve onu desteklemiştir.

Stockholm Sendromu, tehlikeli durumlarda hayatta kalmak için rehinelerin saldırgana bağlanma ihtiyacından kaynaklanabilir. Bu, rehinelerin korku ve çaresizliklerini azaltmak, hayatta kalma şanslarını artırmak ve kontrolü ele geçirmeye çalışmak için geliştirdikleri bir savunma mekanizması olarak görülebilir.

Türkiye'de bazı iktidar yanlılarının Stockholm Sendromu yaşadığı iddia edilebilir mi? 


Bu soruya net bir cevap vermek zordur. Ancak, iktidarın politikalarına rağmen hükümete karşı eleştirel bir tutum sergilemeyen iktidar yanlılarının bu sendromun belirtilerini gösterdiği düşünülebilir.

İktidar yanlıları, hükümetin uyguladığı baskı ve şiddet politikalarını tehdit olarak değil, koruyucu önlem olarak görebilirler. Bu politikaların faydalı olduğuna ve hükümetin muhalefeti baskı altına almasının iktidarda kalabilmelerini sağladığına inanabilirler.

İktidar yanlıları, hükümetin şiddet politikalarını meşrulaştırabilirler. Bu politikaların terörle mücadele veya düzeni koruma gibi nedenlerle yapıldığını düşünerek, bu politikalara karşı çıkanları terörist veya düzen bozucu olarak görebilirler.

Orta yaş üzeri ve emekliler Stockholm sendromu riski altında mı?

Türkiye'de, özellikle orta yaş ve üzeri ile emekliler arasında, bazı iktidar yanlılarının Stockholm sendromu yaşadığı iddia edilebilir. 
Bu grup, iktidar partisinin politikalarını eleştirenlere kapalıdır ve her durumda iktidar partisini destekler, hatta yapılan hataları bile göz ardı ederler. 
Bu durum, iktidar partisinin bu grubu uzun süredir kontrol altında tutması ve onlara maddi ve manevi destek sağlamasıyla ilişkilendirilebilir.

İktidar partisinin bu grubu kontrol altında tutmak için kullandığı yöntemler arasında şunlar bulunur: 

  • Ekonomik destekler, iktidar partisi bu gruba mali yardım sağlayarak onların desteğini kazanmaya çalışır. Emeklilere yapılan zamlar, tarımsal destekler ve düşük faizli krediler buna örnektir.
  • Toplumsal destek, iktidar partisi bu grubun sosyal ve kültürel ihtiyaçlarını karşılayarak onların desteğini kazanmaya çalışır. 
  • Dini değerlerin vurgulanması, milliyetçi duyguların körüklenmesi ve sosyal yardımların artırılması buna örnektir.
  • Propaganda, iktidar partisi bu grubu medya aracılığıyla yürütülen olumlu haberler ve muhalefetin eleştirilerinin engellenmesi yoluyla etkilemeye çalışır.

Bu faktörlerin etkisi altında, iktidar yanlısı grup, iktidar partisini eleştirmekten kaçınır ve politikalarını sorgulamaktan çekinir. 
Bu durum, Stockholm sendromu ile açıklanabilir.

 Stockholm sendromu mu nun Türk halkında karşılığı ise Kasap'ın bıçağını yalayan Öküz'dür.
Yorum Gönder

Yorum Gönder

Yorumlarda lütfen saygılı olun