 |
| Kadının toplumdaki yeri |
Kadının toplumdaki yeri nedir? Kadın; annen, kız kardeşin, ilk aşkın, iş arkadaşın, hayat arkadaşın. İnsanı rahminde var eden, yaratan. İnsan toplumunu besleyen, büyüten ve emeğiyle şekillendiren; yani toplumun gerçek sahibi kadındır. Bu metin dini inançlarla ilgili değil, erkek egemen toplumla ve içimizde sakladığımız şeylerle ilgilidir.
ÇAĞLAR BOYUNCA KADININ TOPLUM İÇERİSİNDEKİ YERİ:
Türkiye dahil olmak üzere az gelişmiş ve gelişmekte olan İslam ülkelerinde kadınlar, ikinci sınıf vatandaşlar ve nesneler olarak mı görülüyor? Ayrıca, cinsel obje olarak görülen ve varoluşuna pişmanlık duyan, çoğunlukla cinsel obje olarak görülen erkeğin sadece dişisi kadın:
- Orospulaşmadan alımlı
- Çocuklaşmadan masum.
- Sertleşmeden cadı
- Laubalileşmeden esprili.
- Ağlaklaşmadan duygusal.
- Taşlaşmadan güçlü.
- Kasılmadan ölçülü.
- Soğuklaşmadan zarif.
- Kibirlenemeden zeki…Ve, her daim anaç
- Her daim duygulu
- Hep güçlü.
- Hep güzel.
Her zaman kibar olmak zorunda bırakılan bir varlık olmak, çok şey beklenen bir durumdur, Kadın olmak.
Kimse cinsiyetini kendisi seçemez.
Kadın olarak doğmak belki de dünyanın en zor görevidir.
Kadın olmak, genellikle beğenilme ve seçilme arzusu ile şekillendirilmiş bir yaşamdır.
Birçoğu, hayat boyu ayna karşısında bir sınavdan geçer.
Kadının hayatı, kendi kişiliğinden başlayıp tüm dünyayı renklendirmeye adanmış bir yaşamdır. Makyaj yapma zorunluluğundan, kendisini bir ressam olarak yaratma çabalarına kadar uzanan, geniş bir tarihin açıkça yanıtlayamadığı pek çok soruyu içerir.
KADININ TOPLUMDAKİ YERİ ÇOĞU ZAMAN BİR SORUNLAR YUMAĞIDIR
Bu kadar çok soruyla başa çıkamayan kadın, sık sık kadına atfedilen geleneksel role sıkışıp kalabiliyor ya da içinde büyüyüp geliştiği yeni bir hayat inşa edemiyor. Değişmeyen nicelik ve niteliklere sahip bir evrende, sorularla beslenen zeka da ne yazık ki mutsuzluklar içinde çoğu zaman farklı bir yaşam süremiyor.
Tüm bilinenler, doğrular ve yanlışlar, kadını günlük yaşamın tam ortasında bulup vuruyor.
Kadın, bilinen tuzaklardan ustalıkla sıyrılırken, bazen ansızın, beklenmedik bir tuzağın içinde bulabilir kendini. çoğu zamanda kucağına bulduğu yeni bir can, bir çocuk, kadının tüm hayatı boyunca önüne konulan bir sus payı olabiliyor.
Kadın, bilinen tuzaklardan ustalıkla sıyrılırken, bazen ansızın, beklenmedik bir tuzağın içinde bulabilir kendini. çoğu zamanda kucağına bulduğu yeni bir can, bir çocuk, kadının tüm hayatı boyunca önüne konulan bir sus payı olabiliyor.
Çocuk sahibi olduktan sonra buna karşılık hayatının en az yarısını ödüyor.
Bundan sonrası artık şansına ne çıkarsa.
Kendi bilinci ile hareket etmeye kalkan kadının o silinmeyen laneti, insanoğlunun maruz kaldığı lanetler içinde de en korkuncu olabiliyor, toplum olarak gelişmemiş yada bağnaz erkek eğemen toplumlarda.
KADININ TOPLUMDAKİ YERİ BELLİ DE, PEKİ ERKEKLER NASIL BİR KADIN İSTER:
Erkeklere sorarsanız nasıl bir kadın istiyorsun diye.
- Kanaatkâr olsun
- Çok konuşmasın
- Benden çok bilmesin
- İyi yemek yapsın.
Erkekten erkeğe özellikle fiziki tercih değişir.
Lakin Türk erkeği genel olarak çok zayıf bir deri bir kemik kız sevmez çok kiloluları da hiç sevmez.
Karakter olarak:
- Ahlaklı
- Dürüst
- Sessiz yapıda kızları sever.
- Kimi zaman annesine benzesin ister.
- Sadık olması en önemli unsurdur.
Çağlar boyunca erkeğin kadından bekledikleri aşağı yukarı bu dur da!
ÇAĞLAR BOYUNCA KADININ TOPLUMDAKİ YERİ
Beş bin yıldır Kadının durumu nedir?
- Kölenin kölesi.
- Ücretli kölenin evdeki hizmetçisi.
- Köylünün Namusu.
- Kasaba aydınının içki sofrasında mezesi ve ilişki albümünde yeteneğinin övüncesi.
- Kapitalist pazarın cinsel metası.
- Dindarın kapatması.
- Tanrının Şeytanı.
- Erkek Avcıların Gülü,
- Sözde Aşk Meleğidir.
Oysa kadın.
İnsanı "Rahminde" var edip, yaratandır.
Çocuğunu emzireni, Emeği ile büyüteni, yani insan toplumunun asıl sahibidir kadın.