-->
zWZ3ZJ90R4zzhbql6NUZDSuEAK5vmsQ96TEJw5QR
Bookmark

Durum karışacak, vaziyet alın!

Durum karışacak, vaziyet alın!

Durum karışacak, vaziyet alın şiiri!

Gece, bir ceza gibi iniyor üst mahalleden,
Işıklar erken söner oldu camlarda.
Uyku, yarıda kalan rüyalarla bölünüyor,
Hazır olun krizin ağa babası geliyor.

Durum karışacak, vaziyet alın!
Umutlar tel tel dökülürken
Herkes, kendi gölgesine sığınıyor,
Ve beklentiler, eski bir mendil gibi,
Buruşturulup ceplerde saklanıyor.

Aynı rüzgar esecek ama
Birine serinlik, birine fırtına.
Zenginler, altın dişleriyle gülerken
Garipler yine hava alacak, hava.

Güçlüler, yüksek kulelerde
Keyifler mi, yerli yerinde
Aşağı sokakların açık feryatları
Karşılık bulacak Silivri de.

Kasalar dolarken bir yerde.
Diğerinde,
Boş ceplerin fısıltısı yankılanacak 
Kuytu köşelerde.
Birileri el altından götürürken malı,
Garbı saracak garibin ahu zarı

Eşit yanmıyor bu ateş herkese,
Kimi elini ısıtırken alevde,
Kimi küle dönecek bu ateşte
Ben yazayın da,
Size, vaziyet alın derim, herkese.

Gece uzayıp karanlık kalınlaşsa da,
Güçlülerin farları hiç sönmeyecek,
Garibin düşlerinin derinliklerinde bile,
Hiç ummasın bu gidişle,
Pembe düşler hiç gelmeyecek.

Durum karışacak, vaziyet alın!
Birileri için duvarlar yükseltilirken,
Birileri o duvarların gölgesinde üşüyecek.
Ve hukuk, terazi olmaktan çıkıp
Bir yanı ağır,
Diğer yanı boş bir düşe dönüşecek.

Durum karışacak, vaziyet alın!
Zaman bir bıçak gibi bileniyor,
Anlıyor, güçlünün sıyrılıp
Garibin boşluğa düşeceğini.
Ve kurguluyor, 
Ne zaman nasıl keseceğini .

Ve biz o zaman,
Gözlerimizi açmadan görecek,
Duymadan işitecek,
Konuşmadan bağıracağız.

Şiir: Ahmet ATAM

Yorum Gönder

Yorum Gönder

Yorumlarda lütfen saygılı olun