no fucking license
Bookmark

Mehmet Şimşeğin Devlet Ödüyor Masalına Soba Borusu Gibi Cevap

Mehmet Şimşeğin Devlet Ödüyor Masalına Soba Borusu Gibi Cevap
Mehmet Şimşeğin Devlet Ödüyor Masalına Soba Borusu Gibi Cevap

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in “Devlet elektriğin %55’ini ödüyor” sözüne yanıt:


Maliye Bakanı çıkmış, “Devlet elektriğin %55’ini, gazın %65’ini ödüyor” diyor. 
Sanki devletin kaynağı Ay’daki platin madenleri; halk değil de uzaylılar vergi veriyor. 
Yani biz maaşın yarısını vergiye yatırıyoruz, o vergiyle de bize “al sana indirim” diye hava basılıyor. 
Ortada öyle bir tiyatro var ki, senaryo Kafka yazmış, yönetmen Tim Burton çıkmış: 
Tam bir gotik ekonomi masalları.

Bu Kimin Cebinden?
Sayın Bakan, bizim sırtımızdan sıyrılan derinin, tekrar bize “yardım” olarak sunulmasına halk artık keriz diyemiyor, çünkü bu kelime bile az kalıyor. 
Biz devlete para veriyoruz, devlet o parayı bize iyilikmiş gibi geri veriyor. 
Bu ne perhiz, bu ne devlet kebabı?

Elektriği evde değil, sanki ciğerimizde yakıyoruz artık. 
Her fatura geldiğinde tansiyon ölçer gibi hissediyoruz. 
Bakanlığın lütfuymuş gibi anlatılan bu destekler, aslında borç harç dönerken üstüne koydukları bir şemsiye… ama delik. 
Altımız yine ıslak, şakaklardan su iniyor.

Devlet Ödüyor Masalına Soba Borusu Gibi Cevap

“Devlet ödüyor” diyene şunu sormak gerek: Devlet kim? 
Bakanın cebinden mi çıkıyor bu paralar? 
Yoksa halkın ödediği her KDV, ÖTV ve “sen anlamazsın vergisi”yle şişirilen o bütçeden mi? İlla masal anlatacaksanız, bari sonunu güzel bitirin:
Ama yok. 
Millet her sabah uyanıyor ve şunu görüyor: Devlet ödüyormuş gibi yapıyor, halk yine soyuluyor.

Tuzlu Terimizi Bal Kaymak Diye Sunanlara


Tepeden aşağı bakıyorlar,
Diz çöktürdükleri kalabalığın üstüne,
Ağızlara, bir parmak bal sürüp,
Bunu da ihsan diye pazarlıyorlar.

Bakın, diyorlar,
Elektriğin yarısını biz ödedik.
Kimin cebinden, kimin alnından,
Kimin iliklerinden söktüklerini,
Anlatmıyorlar.

Bizim tuzlu terimizi bal diye sunuyorlar sofralarına,
Bizim öksüren çocuklarımızın nefesiyle
Yakıyorlar saraylarındaki şömineleri,
Sonra çıkıp diyorlar ki:
Doğalgazın %65'i benden!
Hadi len
Kimsin sen?

Milletin alın terinden kendine ceket diken,
Halkın umutlarını vergi makbuzuna saran,
Kasaya halkın terini akıtıp,
Üstüne devleti kutsal kılıf gibi giyen,

Sakın anlatma bana,
Biliyorum,
Sizin vicdan teraziniz bozuk,
Hep kendi cebinize ağır basıyor kefeler,
Bizim payımıza düşen,
Hep karanlık, hep soğuk, hep zor geceler.…

Sakın bakma öyle tepeden,
Gökyüzü senin değildir,
Ve unutma;
Bir gün, biz,
O kırık elektrik direklerinden değil,
Doğrudan gökyüzünden alırız ışığımızı,
Senin “lütfun” olmadan,
Senin çalımını çekmeden,
Senin yalanlarına muhtaç olmadan.

Cebimizden alır, sonra “devlet ödüyor” der, 
Sanki halkın zekâsı yırtık bir defter. 
Kırk çeşit vergiyle bizden alan vergiyi, 
Bir mum yakmış, ben “güneşim” diye kendini över

Ahmet ATAM
Yorum Gönder

Yorum Gönder

Yorum Gönder