Borcu kim ödeyecek |
Dün bir bahçe mobilyası aldım, ev de montajını yaparken birde baktım ki, Made in Malezya.
Ürün fiyatı ithal olmasına karşın oldukça ucuz , yani içerideki bir üreticinin maliyetinin altında bir fiyatta .
Burada akla şu soru geliyor
Sen üretme, döviz kurunu öyle bir yerde tıkki!
Dışarıdan daha ucuza al .
İç piyasada karını koy sat .
Devlet , peşinen ithalat üzerinden gümrük vergisi , satıcı hiç yatırım yapmadan bir ofis bir depo ile karını alsın .
Lakin ithalatçı bu ürünün alırken Dışarıya Türk parası değil döviz cinsinden para ödüyor
Türk parasının maalesef dış alımlarda hükmü geçmiyor.
Dolar yada Euro vereceksin..
Senin yeterli üretimin ve ihracatın yoksa , Dolar yada Euro'yu nasıl bulacaksın.
Borç alarak elbette ..
Bir ülke düşünün nasıl başka türlü intihar edebilir ki ?
Bile bile nasıl intiharın eşiğine geldik biraz anlatalım
Nedeni , reel sektörün döviz borcu.
Sonucu ise o borcun nihayetinde vatandaşlara ödetileceği.
Süreci anlayabilmek için şu soruları cevaplamak gerek:
Örneğin bir banka bir diğer alman bankasından euro karşılığı döviz kredisi alıyor.
parayı merkez bankasına vererek , aldığı Türk parasını da içeride Alman otomobilleri alması için Türk halkına kredi olarak veriyor.
Burada vatandaşı suçlayamazsınız devlet tüketin harcayın diyerek kendinde yokken bile dışarıdan borç para bularak vatandaşa harcayın tüketin diye dağıtmış.
Sırf kendisi siyasi rant elde etmek ve bakınız ey halkım ben her şeyi bollaştırdım ucuzlaştırdım yine bana oy verin , diyen siyaset sahtekarları .
Bir dönem daha iktidar da kalmak uğruna bir ülkenin bir halkın geleceğini ipotek altına alan sözüm ona devlet adamları .
Fabrika kurmak yerine bir ofis ve bir depo ile dışarıdan ithalat yapan kolay yoldan köşe dönmeye çalışan sözüm ona iş adamları
Evet , şimdi ise ödeme zamanı ..
Lakin yediğimiz hurmalar çıkarırken tırmalayacak bilesiniz
SONUÇ.
Yazının başlığı Türkiye'nin borcunu kim ödeyecek idi, ucuz ithalat ile yurt içinde para kazananlar, o parayı aldı kaçtı, borç vatandaşa kaldı, elektrik su doğalgaz ve kdv oranları ile yine bu borcu işçi memur ve emekli ile küçük esnaf ödeyecek.
Ahmet Atam .
İthalat ile büyüme olurmu? Cari açığın oluşturduğu dış borcu toplumun hangi kesimi öder.
Ürün fiyatı ithal olmasına karşın oldukça ucuz , yani içerideki bir üreticinin maliyetinin altında bir fiyatta .
Burada akla şu soru geliyor
Sen üretme, döviz kurunu öyle bir yerde tıkki!
Dışarıdan daha ucuza al .
İç piyasada karını koy sat .
Devlet , peşinen ithalat üzerinden gümrük vergisi , satıcı hiç yatırım yapmadan bir ofis bir depo ile karını alsın .
Lakin ithalatçı bu ürünün alırken Dışarıya Türk parası değil döviz cinsinden para ödüyor
Türk parasının maalesef dış alımlarda hükmü geçmiyor.
Dolar yada Euro vereceksin..
Senin yeterli üretimin ve ihracatın yoksa , Dolar yada Euro'yu nasıl bulacaksın.
Borç alarak elbette ..
Bir ülke düşünün nasıl başka türlü intihar edebilir ki ?
Bile bile nasıl intiharın eşiğine geldik biraz anlatalım
Ekonomik krizin nedeni ve sonucu:
Nedeni , reel sektörün döviz borcu.
Sonucu ise o borcun nihayetinde vatandaşlara ödetileceği.
Süreci anlayabilmek için şu soruları cevaplamak gerek:
- Nasıl borçlanıldı,
- Kimler borçlandı,
- Neden borçlandılar,
- Borcu kimler ödeyecek?
Türkiye’nin gün geçtikçe dış borç batağına sürüklenmesinin bir nedeni var;
Cari açık.
Cari açık en basit ifadeyle yurt dışından satın aldığınız mal ve hizmetlerin yurt dışına sattıklarınızdan fazla olması demek.
2002’den beri verilen toplam cari açık 580 milyar dolar.
Cari açık.
Cari açık en basit ifadeyle yurt dışından satın aldığınız mal ve hizmetlerin yurt dışına sattıklarınızdan fazla olması demek.
2002’den beri verilen toplam cari açık 580 milyar dolar.
Daha basit anlatalım.
Türkiye 580 milyar dolarlık fazla mal almış , ama bu borcu ödeyememiş ..
Borç hanesinde duruyor .
Dış yatırım alırız bu borcu öderiz denmiş.
Lakin baktığınızda doğrudan yatırım hiç yok.
Hiçbir yabancı yatırımcı dışarıdan sermaye getirip arazi alarak fabrika kurmamış , yada ben bilmiyorum.
Yabancı yatırımcı Hazır kurulu Türk fabrikaların bastırmış parayı almış .
Üç kamu bankası haricinde tüm bankalar satılmış ,
Türkiye'de bankasını satanlarda gitmiş parasının İngiltere'de bankalara yatırmuş
Özel sektörde Malını satanlarda , tek adam rejiminde malıma mülküme çökme olur korkusu ile parasını yurt dışına kaçırmış .
Dolayısı ile Türkiye ödemeler dengesini ne satışlardan nede kendi gelirlerinden değil her daim yurt dışı borçlanma ile karşılamış .
Türkiye 580 milyar dolarlık fazla mal almış , ama bu borcu ödeyememiş ..
Borç hanesinde duruyor .
Dış yatırım alırız bu borcu öderiz denmiş.
Lakin baktığınızda doğrudan yatırım hiç yok.
Hiçbir yabancı yatırımcı dışarıdan sermaye getirip arazi alarak fabrika kurmamış , yada ben bilmiyorum.
Yabancı yatırımcı Hazır kurulu Türk fabrikaların bastırmış parayı almış .
Üç kamu bankası haricinde tüm bankalar satılmış ,
Türkiye'de bankasını satanlarda gitmiş parasının İngiltere'de bankalara yatırmuş
Özel sektörde Malını satanlarda , tek adam rejiminde malıma mülküme çökme olur korkusu ile parasını yurt dışına kaçırmış .
Dolayısı ile Türkiye ödemeler dengesini ne satışlardan nede kendi gelirlerinden değil her daim yurt dışı borçlanma ile karşılamış .
Türkiye'yi bu denli borçlandıranlar kimlerdir:
Örneğin bir banka bir diğer alman bankasından euro karşılığı döviz kredisi alıyor.
parayı merkez bankasına vererek , aldığı Türk parasını da içeride Alman otomobilleri alması için Türk halkına kredi olarak veriyor.
Burada vatandaşı suçlayamazsınız devlet tüketin harcayın diyerek kendinde yokken bile dışarıdan borç para bularak vatandaşa harcayın tüketin diye dağıtmış.
Sırf kendisi siyasi rant elde etmek ve bakınız ey halkım ben her şeyi bollaştırdım ucuzlaştırdım yine bana oy verin , diyen siyaset sahtekarları .
Bir dönem daha iktidar da kalmak uğruna bir ülkenin bir halkın geleceğini ipotek altına alan sözüm ona devlet adamları .
Fabrika kurmak yerine bir ofis ve bir depo ile dışarıdan ithalat yapan kolay yoldan köşe dönmeye çalışan sözüm ona iş adamları
Evet , şimdi ise ödeme zamanı ..
Lakin yediğimiz hurmalar çıkarırken tırmalayacak bilesiniz
Bende diyorum ki !
Yedik içtik Allah artırsın Sofrayı , kuran kaldırsın .
Sofrayı kuranları açıkladım başta siyasetçiler ve ardından sözde iş adamları ..
Döviz ile borçlanma geçen dönemlerde yasaklandığı için vatandaşın döviz borcu yok.
Döviz borcu olanlar öncelikle özel sektör ve devlet.
Siz zannediyor'musunuz bu denli büyük borcu , borcu alanlar ödeyecek.
Geçiniz..
Devlet bir şekilde yandaş özel sektöre kaynak aktararak , onları kurtarma yoluna gidecek yine ..
Son bir yıldır bakıyoruz özel şirketler devletten borçlarına yeniden yapılandırma istiyorlar
Şirketlerin içlerini bir şekilde boşaltmışlar .
Kolay ticaretten kazandıkları karları ceplerine ve yurt dışındaki bankalara atmışlar .
Devlet asla bu şirketlere kamu bankalarından kaynak aktararak kurtarma yoluna gidip borcu vatandaşın üzerine yıkmamalı .
Eğer bir gün böyle bir haber duyarsanız ;
Bilin ki devlet bu borçları size vatandaşlarına ödetme yolu seçmiştir.
İyi yönetilemeyen , veya kötü niyetli şirketlere ya kaynak aktarılıtor, yada borçları siliniyot. yanlıştır, bırakın batsınlar
Yedik içtik Allah artırsın Sofrayı , kuran kaldırsın .
Sofrayı kuranları açıkladım başta siyasetçiler ve ardından sözde iş adamları ..
Döviz ile borçlanma geçen dönemlerde yasaklandığı için vatandaşın döviz borcu yok.
Döviz borcu olanlar öncelikle özel sektör ve devlet.
Siz zannediyor'musunuz bu denli büyük borcu , borcu alanlar ödeyecek.
Geçiniz..
Devlet bir şekilde yandaş özel sektöre kaynak aktararak , onları kurtarma yoluna gidecek yine ..
Son bir yıldır bakıyoruz özel şirketler devletten borçlarına yeniden yapılandırma istiyorlar
Şirketlerin içlerini bir şekilde boşaltmışlar .
Kolay ticaretten kazandıkları karları ceplerine ve yurt dışındaki bankalara atmışlar .
Devlet asla bu şirketlere kamu bankalarından kaynak aktararak kurtarma yoluna gidip borcu vatandaşın üzerine yıkmamalı .
Eğer bir gün böyle bir haber duyarsanız ;
Bilin ki devlet bu borçları size vatandaşlarına ödetme yolu seçmiştir.
İyi yönetilemeyen , veya kötü niyetli şirketlere ya kaynak aktarılıtor, yada borçları siliniyot. yanlıştır, bırakın batsınlar
Bu gün itibarı ile piyasada tüm işler neredeyse durmuş vaziyettedir .
Öncelikle yapılması geren.
Döviz kurunu baskılamaktan vazgeçmek
Faizleri tek rakamda belirlemektir.
Kaynakları Batık şirketlere değil ;
İşçiye memura emekliye aktararak mal ve hizmet almalarını sağlayarak piyasaya hareket getirmektir. İşletmeler kredi ile değil , yaptıkları satışlar ve elde ettikleri karlar ile ayakta kalır .
Hem bu vesile ile fatura vatandaşa değil işletmelerini kötü yönetmiş ve yönetecek olanlara kesilmiş olur.
Öncelikle yapılması geren.
Döviz kurunu baskılamaktan vazgeçmek
Faizleri tek rakamda belirlemektir.
Kaynakları Batık şirketlere değil ;
İşçiye memura emekliye aktararak mal ve hizmet almalarını sağlayarak piyasaya hareket getirmektir. İşletmeler kredi ile değil , yaptıkları satışlar ve elde ettikleri karlar ile ayakta kalır .
Hem bu vesile ile fatura vatandaşa değil işletmelerini kötü yönetmiş ve yönetecek olanlara kesilmiş olur.
SONUÇ.
Yazının başlığı Türkiye'nin borcunu kim ödeyecek idi, ucuz ithalat ile yurt içinde para kazananlar, o parayı aldı kaçtı, borç vatandaşa kaldı, elektrik su doğalgaz ve kdv oranları ile yine bu borcu işçi memur ve emekli ile küçük esnaf ödeyecek.
Türkiye acilen reel kur politikasına geçmelidir.
Ahmet Atam .
Yorum Gönder