-->
zWZ3ZJ90R4zzhbql6NUZDSuEAK5vmsQ96TEJw5QR
Bookmark

1. MURAT HAN EDİRNE'NİN FETHİ

edirnenin fethi

SULTAN 1. MURAT HAN EDİRNE'NİN FETHİ 


BÖLÜM 44 - 45

Murad Han'ın Edirne'ye nasıl girdiğini anlatır.

Sultan Murad Han Gazi Birgos'tan Eski'ye geldi.
Onun da hisarını boş buldu.
Bu birkaç hisarı da aldı.
Bu boş kalan hisarların kafirleri Edirne'ye gidip orada toplanmışlar.
Padişah lalası Şahin' e asker verip Edirne'ye gönderdi.
Lala yürüyüp Edirne'ye gitti.

Kafirler Lala'nın geleceğini işitip büyük bir orduyla karşıladılar.
Allah, Lala'ya fırsat verdi, yapılan savaşta kafirler bozulup Edirne hisarına girdiler.

Beri yanda hükümdara düşmanın yenilip kaçtığını gösteren başlar gönderdiler.
Hacı İlbeyi'yle Gazi Evrenoz gelip padişahın önüne düştüler ve Edirne'ye getirdiler.

O zamanda Meriç Nehri taşmakta idi.
Edirne tekfuru geceleyin bir kayıkla kaçıp İnez'e gitti.
Sabah olunca bu durumdan herkes haberdar oldu.

Şehrin kapısını açarak hisarı teslim ettiler, şehir fethedildi.
Adet olduğu üzere şehri kayda geçirip gereğini yaptılar.

Bu fetih hicretin yedi yüz altmış birinde (M. 1360-61),
Orhan Gazi'nin oğlu Sultan Murad Han Gazi eliyle gerçekleştirildi.

Şiir

Fetihlerde bulunan Murad Han bu fethi yaptı
Ve neslinden gelenler hakan oldu. 

Allah, bu nesli, kan döküp savaşmakla İslam'ın ortaya çıkması için imana yardımcı kıldı.
Bu hükümdarlar, Muhammed ümmeti içinde Ölmüş ülkelere can olup onları dirilttiler.
Osmanlı sülalesini sevmek diriliğin ta kendisidir; Bu sülaleyi sevmeyenler zarara uğramışlardır.

Murad Han Gazi'nin Edirne'de neyle meşgul olduğunu anlatır.

Baht açıklığıyla Edirne' de tahtına oturunca lalası Şahin' i Zağra ve Filibe tarafına akma gönderdi. Evrenoz Gazi de İpsala'yı fethetti.
Bunlar bulundukları yerlerde uçbeyi oldular.

Çandarlı Halil'in kadıasker olduğu zamanda bir gün Karaman ülkesinden Kara Rüstem denen bilgili bir kişi gelip, "Efendi , hana verilmesi gereken bu kadar malı neden yok yere harcarsınız?" dedi.

Kadıasker bunun üzerine, "O nasıl bir maldır ki boşuna harcanır?" deyince Rüstem, "Bu gazllerin alıp tutup sattıkları esirlerin beşte biri Tanrı emrine göre padişahındır" cevabını verdi.

Sonra da "Niçin almıyorsunuz?" dedi.
Kadıasker bu sözü işitince gidip Padişah' a arzetti.

Hükümdar bunun üzerine, "Eğer Tanrı buyruğu ise öyle edin" dedi.
Sonra Kara Rüstem'i çağırdılar ve "Efendimiz! Padişah Tanrı buyruğu ise öyle yapın dedi." diye söylediler.

Kendisi gidip Gelibol u' da oturdu.
Her esirden yirmi beş akçe aldı.
İşte bu şekildeki adet o iki bilgin kişinin tedbiri idi.
Bunların biri Çandar lı Halil, biri de Karamanlı Kara Rüstem' dir.

Ayrıca beri tarafta Gazi Evrenoz' a da; "
Akınından çıkan esirlerin beşte birini padişah için al; eğer esir beş olmazsa her bir esirden yirmi beş akçe al" diye haber gönderdiler.

İşte bu düzen üzerine Evrenoz da bir hakim tayin etti.
Böylece bir hayli oğlan toplandı, sonra bunları padişaha götürdüler.

Halil Paşa bunları görünce, "Bunları Türk' e verelim, Türkçe öğrensinler,
Türkçeyi bilince getirip yeniçeri yapalım." dedi.
Söylediği gibi yaptılar.
Müslüman oldular.
Yeniçeri günden güne fazlalaşmaya başladı.
Türkler bunları pek çok yıl hizmete aldı, sonra da kapıya getirdiler ve ak börk giydirdiler.
Adını, "ezel çeri" iken, "yeni çeri" koydular, böylece bu padişah zamanında yeniçeri kuruldu.

Şiir

Yeniçeriye kapıda ihtiyaç vardır.
Her bir hizmette padişahın isteğini yerine getirirler.
Hükümdarları için ganimetten alınmışlardır,
Bulunmaz burada başka bir asker. 

Aşık Paşazade 1 Osmanoğulları'nın Tarihi 
Yorum Gönder

Yorum Gönder

Yorumlarda lütfen saygılı olun