 |
| çoklu hukuk sistemi |
Çoklu hukuk sistemi Türkiye'de uygulanabilir mi? Müslüman halka şeriat, gayrimüslimlere örfi hukuk uygulanabilir mi, yani çoklu hukuk sistemi?
Günümüzde herkesin Osmanlı hayranlığı ve şeriat özlemi dikkat çekiyor. Ancak ne Osmanlı'yı ne de şeriatı tam anlamıyla bilen çok az kişi var. Osmanlı'da mülkiyet yerine zilliyet hakkı olduğunu bilmezler; tüm mülk Sultan'a aitti, teb'a ve kullar ise sadece kiracıydı. Okuma ve araştırma alışkanlığı olmayanlar, Osmanlı'nın bile şeriatı tam olarak uygulayamadığını fark etmezler.
OSMANLI DEVLETİNDE HUKUK SİSTEMİ
Biri Şer’i Hukuk, diğeri Örfi Hukuk’tur. Şer’i Hukuk, kaynağını Kur’an-ı Kerim ve hadislerden alırken, Örfi Hukuk ise töre ile padişahın yasa ve fermanlarına dayanırdı. Günümüzde ise Malezya’da bir ölçüde uygulanmaktadır.
Türkiye'de uygulanabilir mi? Eğer uygulanırsa, öncelikle nüfus cüzdanlarında hem din hem de milliyet hanesi yer almalı. Herkes, inandığı dinin temel kaynaklarına göre hukuktan faydalanmalı. Müslümanlara şeriat hukuku, diğerlerine örfi hukuk uygulanmalı.
- İki Türk kanun ve mahkemesi kurulmalı.
- Devlet çoklu inanca saygılı olmalı..
- Kanunlar kişinin kimliğinde belirttiği inanca göre uygulanmalı
- Yolsuzluk yapanların kolu kesilmeli.
- İftira atana kırk sopa vurulmalı
- Hatunlar kuma gidebilmeli
- Erkeklerde dört kadın ve sayısız cariye alabilmeli .
- Kadınlar Kocaları olmadan sokağa çıkamamalı .
- Kız evlatlara İslami eğitim harici bir eğitim almaları yasaklanmalı.
- Dokuz yaşında çocuklara evlilik izni verilmeli .
- Vergi olarak her yıl malının kırkta birini dağıtması sağlanmalı , dağıtmıyorsa cebren elinden alınmalı
- Miras paylaşımında ,Kadınlara İslam miras hukuku uygulanmalı..
- Kadı mahkemelerinde erkek ile eşit oranda Şahitlik yapamamalı kadın.
- İş hayatından tamamen soyutlanmalı kadınlar
- Öyle seçme ve seçilme hakkı , müdürlük amirlik iş hayatı her şey lav edilmeli.
Profösör Dr. Mustafa Aşkar’ın TRT’de söylediği “namaz kılmayan hayvandır” sözü dikkate alınmalı.
Politika yapan siyasi İslamcılar, Şeriat mahkemesinde kadılar tarafından yargılanıp suçlarına göre cezalandırılmalı.
Eğer Sünni ise hapse atılmalı, Hanbeli ve Şafi ise idam edilip cesedi çöpe atılmalıdır. “Benim gücüm var, yaptım, ettim” demekle olmaz; çoklu hukuk sistemine geçmek için açık oy ile bir referandum yapılmalı. Herkes görsün ve bilsin.
Makale konusunun ağır hiciv ve İroni içermesini atlayarak günümüz gerçeklerine dönersek .
Hukuk, insanların kendi iç ilişkilerini değil, toplum içinde başkalarıyla olan ilişkilerini düzenlemek için vardır. En bilinen teorik örnekle başlayalım:
Makale konusunun ağır hiciv ve İroni içermesini atlayarak günümüz gerçeklerine dönersek .
HUKUK NEDİR
Hukuk, insanların kendi iç ilişkilerini değil, toplum içinde başkalarıyla olan ilişkilerini düzenlemek için vardır. En bilinen teorik örnekle başlayalım:
Bir kadın kendi özgür iradesiyle kapanmak istiyorsa, elbette kapanabilir. Başka bir kadın ise ahlak ve adaba aykırı olmamak şartıyla istediği gibi giyinebilmelidir.
Peki, bu iki durumu nasıl bir araya getireceğiz? Aynı sokakta yan yana yürümelerini nasıl sağlayacağız?
Kadınlardan biri, diğerini kendi "benimsediği hukuka" göre davranmaya zorlayacak mı, yoksa zorlamayacak mı? Eğer zorlayacaksa, çoklu hukukun bu noktada çöktüğü açıktır. Çünkü zorlayan taraf, zorlamayan tarafın hukukunu tanımamış olur. Bu durumun bir orta yolu yok mu?
Peki, insanların hem kendi hayat tarzlarını yaşayabildiği hem de başkalarına saygı gösterebildiği bir sistem mümkün değil mi?
Aslında var.
Bugün belki eksik ve kusurlu, çoğunlukla güçlünün hakkını korur şekilde işliyor olsa da, biz buna medeni hukuk diyoruz. Ayrıca toplum sürekli değişir. Değişen bir toplumda kuralların değişmesi de kaçınılmazdır. Bugünün şartlarında normal görülen bir cezanın yüz yıl sonra saçma bulunması kadar doğal bir şey olamaz. Eğer böyle değilse zaten bir sorun var demektir.
SONUÇ
Hukukun amacı herkesi mutlu etmek değil, zamanla değişen toplumsal kurallar içinde bir denge sağlayarak herkese eşit şekilde davranmaktır.
Yorum Gönder