KUR'AN DA KAVMİYETÇİLİK VAR MI ?

İslam'ın evrensel mesajı, insanlığı tek bir "ümmet" olarak tanımlarken, günümüzdeki kavmiyetçi dalgalar bazen kabile ruhunu diriltmeye çalışıyor. Peki Kur'an, bu "kan bağı putperestliğine" nasıl bakıyor?

🕌📜 "Milliyetçilik" mi, "Ümmet" mi? Kur'an'ın İroni Dolu Sorusu!

Kur'an, Cahiliye dönemi Araplarının kabilecilik hastalığını eleştirir. Bugünkü kavmiyetçilik de tıpkı o dönemin kabile savaşları gibi: 

Bir deve sürüsünü paylaşamayan Bedeviler misali, sınırların etrafında kavga eden modern toplumlar! 🐪💥  
Metaforik Soru:
Milliyetçilik ateşini körükleyenler, acaba "ateş böceklerinin ışığıyla güneşi yenebileceğini" mi sanıyor? 🔥🕯️

🗿🌪️ Kur'an'ın "Put Kırıcı" Mesajı: Milliyetçilik Modern Bir İlahlık mı?

Hz. İbrahim (a.s.), babasının putlarını kırarak "taştan heykellere tapanları" uyarmıştı. Bugünün putları ise sınırlar, bayraklar ve etnik aidiyetler! Kur'an, bu "modern putları" şöyle anlatıyor sanki: "Hâlâ cahiliye hükmünü mü arıyorsunuz?" (Âl-i İmrân, 3:154)

İroni Örneği:
Bir ülkenin marşıyla gözyaşı dökerken, Suriye'li mazlumu görmezden gelmek, tıpkı Kâbe'yi tavaf edip komşuyu aç bırakmak gibi! 🏳️‍🌈😢

🌐🕊️ Kur'an'ın Metaforik Çözümü: "Gökkuşağı Ümmeti" Olmak!

Allah (c.c.), insanları "tanışasınız diye kabilelere ayırdığını" söyler (Hucurât, 49:13). Ancak bu çeşitlilik, bir gökkuşağının renkleri gibi birleşmek içindir! kavmiyetçilik ise, renkleri birbirine düşman edip "gri" bir dünya yaratıyor. 🌈➡️🌫️

Çarpıcı Soru:
Etnik kökene dayalı övgüler, "Çam ağacına, servi olduğun için teşekkür etmek" kadar anlamsız değil mi? 🌳🤷♂️

🪓⚠️ Sonuç: Kur'an'ın Baltasıyla "Kabilecilik Ağacını" Devirmek!

Kur'an, insanlığa "köklere değil, köke" (tevhid) bağlanmayı öğütlüyor. Kavmiyetçilik ise, "Bir ağacın dallarını kesip, gövdesini unutmak" gibi… İroni şu ki: "Kan"la övünenler, Âdem (a.s.)'ın çamurunu unutuyor! 🌍🩸

Çağrı:
Gelin, "pasaportlu Müslümanlık" yerine, Hudeybiye Anlaşması'nın kucaklayıcı ruhunu benimseyelim! 🤝🕋 

MODERN CAHİLİYE

Kanla çizilmiş sınırlarda,
“Irkım!” diye haykıran bir çöl rüzgârı…
Kabile ateşiyle ısınanlar,
Âdem’in çamurundan habersiz mi! 🌪️🩸

Ey toprağı bayrak diye tutan,
Unuttun mu Habil’le Kabil’i?
Bir damla kandan kuleler diktin,
Mezarları “zafer” diye süsledin! 💔🏰

İbrahim’in baltası düşer bugüne,
Putlar artık taş değil: “Etnik heykeller!”
Kâbe’nin örtüsüne sarınırken ruhlar,
Komşunun açlığını kim sorar? 🗿🍞

Kavmiyetçilik çölünde kaybolan,
Gökkuşağı ümmetini görseydi eğer…
Renkler kavga etmez, Allah için dans ederdi!
Kırmızı, beyaz, siyah; hepsi bir “secde” ye giderdi… 🌈🕊️

“Bu bayrak senin, şu dil benim!” diyen,
Hudeybiye’deki elçiyi niye unuttu?
Peygamber Medine’yi kanla değil,
“Kardeşlik antıyla” kurmadı mı? 🤲📜

Ey insan! Soy ağacın kaç metre?
Köküne inersen, toprakta buluşursun…
Âdem’in çocuklarıyız, hepimiz:
Pasaportlar, vizeyle çalınan bir oyun! 🌍🛂

Kavmiyet sopasıyla vurma dünyaya,
Zulüm tohumu ekilir kalplerine!
Bir olmanın vaktidir, gel ey nefsimiz:
Ümmet bahçesinde aça gülleriz her birimiz… 🌹🕌