KÜRT İSYANLARI MİLLİ AŞİRET İSYANI

Kürt isyanları Milli aşireti isyanı nedenleri ve sonuçları
Milli aşireti isyanı Tarihte Kürt İsyanları 

Tarihte Kürt İsyanları

Milli Aşireti Ayaklanması (1 Haziran-8 Eylül 1920)

Milli Aşireti Ayaklanması, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş sürecinde yaşanan iç karışıklıkların bir örneği olarak tarihe geçmiştir. Bu ayaklanmanın temel nedenleri, gelişimi ve sonuçları şu şekilde özetlenebilir:

Sebepleri

  • Merkeziyetçi Yönetim Modeli: Yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin merkeziyetçi yönetim anlayışı, otonomiye alışık olan aşiretlerin hoşnutsuzluğuna yol açmıştır. Özellikle, aşiretlerin geleneksel hak ve yetkilerinin kısıtlanması, ayaklanmanın önemli bir nedeni olmuştur.
  • Toprak Meseleleri: Aşiretlerin geleneksel olarak kullandıkları toprakların mülkiyeti ve kullanımı hakkındaki belirsizlikler, aşiretler arasında güvensizlik ve devlet yönetimine karşı tepki oluşturmuştur.
  • Siyasi ve Ekonomik İstikrarsızlık: Kurtuluş Savaşı'nın hemen ardından yaşanan siyasi ve ekonomik istikrarsızlık, bölgede güvensizliği artırmış ve ayaklanmaların ortaya çıkmasına zemin hazırlamıştır.
  • Aşiret Liderlerinin Etkisi: Milli Aşireti liderlerinin, merkezi hükümete karşı duydukları güvensizlik ve kendi güçlerini koruma isteği, ayaklanmanın başlamasında önemli bir rol oynamıştır.

Gelişimi

Ayaklanma, Urfa merkezli olarak başlamış ve çevre bölgelere yayılmıştır. Aşiretler, merkezi hükümet güçlerine karşı silahlı direniş göstermişlerdir. Ancak, düzenli orduya karşı koyamayan aşiretler, kısa sürede bastırılmıştır.

Sonuçları

  • İsyanın Bastırılması: Türk Silahlı Kuvvetleri, kısa sürede isyanı bastırarak merkezi otoritenin sağlanmasında önemli bir adım atmıştır.
  • Aşiretlerin Zayıflaması: Ayaklanmanın bastırılmasıyla birlikte, aşiretlerin siyasi ve sosyal etkileri önemli ölçüde azalmıştır.
  • Merkeziyetçi Yönetimin Güçlenmesi: Bu olay, Türkiye Cumhuriyeti'nin merkeziyetçi yönetim modelinin güçlenmesine katkı sağlamıştır.
  • Bölgedeki Karışıklıkların Artması: Ayaklanma, bölgede bir süreliğine de olsa güvensizliği ve karışıklığı artırmıştır.

Özetle, Milli Aşireti Ayaklanması, yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin merkeziyetçi yönetim anlayışı ile yerel güçlerin çakışması sonucu ortaya çıkmış bir olaydır. Bu ayaklanma, hem merkezi hükümetin otoritesini sağlaması hem de aşiretlerin siyasi etkisinin azalması açısından önemli bir dönüm noktası olmuştur.

Milli aşireti isyanı Kürt isyanları:

Kurtuluş Savaşı sırasında, İngilizler ve Fransızların kışkırtmasıyla Urfa’da Milli Aşiret tarafından bir ayaklanma çıkarılmıştır. Urfa’da yaşayan Milli Aşiret, Fransızlarla iş birliği yaparak bu ayaklanmayı başlatmış, ancak ayaklanma Millî kuvvetler tarafından bastırılmıştır.

Ermeni faaliyetlerinin artması, bölgede yaşayan Kürt aşiretlerini de kışkırtmaları sonucunda Milli aşireti de ayaklanmıştır.
Aşiret liderlerinden Mahmut, İsmail, Halil ve diğer şahıslar Fransız ve İngilizlerle temasa geçerek Siirt'ten Tunceliye kadar olan bölgeyi idareleri altına almak için harekete geçtiler.
Milli aşiretinin ayaklanmasının bastırılması için 13. Kolordu görevlendirildi.
 
18 Haziran 1920'de asilerle çatışmalar başladı. Viranşehir bölgesine kadar ilerleyen asilere nasihat heyetleri gönderilmiş olsa da olumlu bir sonuç elde edilemedi. Fransız işgali altındaki bölgeden aldıkları üç bin atlı, develi ve yaklaşık bin piyadeden oluşan bir kuvvetle 24 Ağustos 1920'de Viranşehir asiler tarafından işgal edildi.

Atatürk Nutuk’ta konuyu şöyle açıklar.


Asiler, aman dilemek bahanesiyle komutanlarımızı kandırıp tedbir alınmasını engellediler. Bu sırada, çevrede dağınık halde bulunan müfrezelerimize saldırarak Viranşehir’i ele geçirdiler. Haberleşme ve bağlantıyı kesmek için bölgedeki tüm telgraf hatlarını tahrip ettiler. 

Viranşehir’i işgal eden asiler, devlete bağlı Karakeçili aşiretinden olanları öldürdü ve askerlerle subayların mallarını yağmaladılar.

İsyanı bastırmak için 13. Kolordudan Beşinci Tümen görevlendirildi.
Devlete bağlı vatansever aşiretlerin de desteği ile isyancılar yenilerek güneye, çöl tarafına (Suriye) kaçtılar.