-->
zWZ3ZJ90R4zzhbql6NUZDSuEAK5vmsQ96TEJw5QR
Bookmark

KÜTAHYALI DİVAN ŞAİRİ ÜSTATLARINDAN GEDİZLİ HASBİ

Divan edebiyatı şairlerinden gedizli Hasbi

GEDİZLİ HASBİ


Divan şairi üstadlarından Gedizli Hasbi, İşkence altında  sopa yerken bile o devrin Subaşısına şiirler ile seslenen eden Gedizli Hasbi'nin trajik öyküsüdür

Gediz'li Hasbi aynen  kendisi gibi şair olan ağabeyi Keşfi ile medrese eğitimini Kütahya'da tamamlar, v
e daha büyük gelirler elde etme amacı ile İstanbul'un yolunu tutarlar 
Ağabeyi  Keşfî, İstanbul’a geldikten sonra Bayezid Camii'nin ilk buhurcusu olur .
Akabinde 1538 yılında kendisi , ardında genç yaşta yine şair olan oğlu  Ata'da da ölür
Hem abisi hem yeğeni art arda ölen Hasbi mezartaşına şu mısraları yazar 

Her kangı kavm uğrasa işbu mezardan 
Lâyık budur ki ehl-i kubûra duâ ide 
Hak rahmet ide her ki görüp bu târihi, 
Keşfî ite Atâ'ya du'âlar ata ide. 

Gediz'li Hasbi oldukça sıra dışı bir kişiliktir 
Lakin ağabeyi Keşfi gibi onun işleri düzgün gitmez 
O zamanki ayak takımına takılır ..
O meyhane senin , bu meyhane benim , tam bir sefahat alemine  dalar 
Pargalı İbrahim Paşa'nın saltanatında birde adli olaya karışır ..

Aşık Çelebi vakayı şöyle anlatır
Pargalı İbrahim Paşanın emri ile Hasbi'nin evine gelen devrin subaşısı Hasbi'ye işkence eder, iki kollarında iplere asarak dayak atar, Hasbi o anda şu beyitleri söyler
Derd-i dâğ-ı aşk kim itmez tahammül 
Kâf ana Hoş döyer bu nâ-tüvan gönlüm benim insâf ana 
Subaşı ağlayıp yalvaracağına, bağırıp çağıracağına feryadı figan edeceğine şiir söyleyen Hasbi karşısında şaşırır ve duraklar .
Suçsuz olabileceğini düşüneren Pargalı İbrahim Paşaya gider
“Vâfir örf itdüm ikrâr itmedi”.
Der..
Bunun üzerine Pargalı İbrahim Paşa getiri şu şairi bir de ben sorguya çekeyim der
Koluk kuvvetleri Hasbi'yi getirirken bir şanssızlık eseri gözu bir dala çarpar ve morarır .
Pargalı İbrahim paşa sorar 
Ne oldu gözüne ?
Hasbi biraz patavatsız ve sivri dillidir
  “Sultanım yerini begenmedi çıkmak ister”
Pargalı İbrahim Paşa bu söze kızar
“Öyleyse, senin gözüne bir görünecek var”
Atın bunu zindana der ve Hasbi tekrar hapsi boylar , 
Bir daha da Pargalı ölmeden kurtulamaz, tam on yıl hapis yatar
Tam bu sırada ağabeyi vefat eder, ağabeyinden  hatırı sayılır miktarda mal ve mülkü vardır 
Aşık Çelebinin anlattığına göre, haram karışmış bu miras Hasbi'ye de yaramaz, kısa bir süre sonrada vefat eder.
Kalan mal ve mülk de Gediz'den gelen akrabalar tarafından da çar çur edilir ..

Yine Aşık çelebi bu olayı şöyle anlatır
 “kaltak kazanmış, kaltaban yemiştir.”
Âşık Çelebi'ye göre Hasbî’nin bir de divanı vardır, dili sade, söyleyişi hoştur.

Yine bir âh ideyin derd ile devrân ağlasun 
Nâlişüm eflâke çıksun çarh-ı gerdân ağlasun 
Gözlerim yâşı görüp bahr ile ummân ağlasun 
Hâlüme kâfirler acısun müselmân ağlasun 

Olalı hasretle senden bana ey mâh ayrılık 
Çeşmümi giryân iden andukça her gâh ayrılık 
Müşkil işdür dostlar âh ayrılık vâh ayrılık 
Hâlüme kâfirler acısun müselmân ağlasun 

Çünki sundı sâki-i devrân sana câm-ı firâk 
Alemi kıldı karânu çeşmüme şâm-ı firâk 
Veh ki ben dilhasteye öldürdi eyyâm-ı firâk 
Hâlüme kâfirler acısun müselmân ağlasun 

Bir nazar kılsun din ol devletlü sultânum benüm 
Bendesiyem lutf u ihsân eylesün hânum benüm 
Şefkat itmezse eğer gurbetde yarânum benüm 
Hâlüme kâfirler acısun müselmân ağlasun

Hasbi , Kanuni Sultan Süleyman tarafından katledilen oğlu Şehzade Mustafa içinde bir Şiir yazar
Lillâhi’l-hükmü vâhıdü l-kahhâr 
Hamd ana kim kazâ yaratmış ola 
Rûh-ı pâk-i Muhammed'e salavât 
Her ki geldi cihâna gitmiş ola
Nice tedbîr ider benî-Âdem 
Hazret-i Hak ki emrin itmiş ola 
Rûh-ı Sultân Mustafâ'yı Hüdâ 
Şühedâ zümresine katmış ola 
Mü'min olan virür kazâya rızâ 
Kim ecel va'desine yetmiş ola 
Rûhuna Fâtiha okı Hasbî 
Ana târih dokuzyüz altmış ola 
İki ilhâm ile Hak iki mısrâ 
Bir duâya bahâne itmiş ola

Fotoğraflar temsilidir ..
Kaynak ; Ali BUDAK - Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 4/2 Winter 2009

 
Yorum Gönder

Yorum Gönder

Yorumlarda lütfen saygılı olun