-->
zWZ3ZJ90R4zzhbql6NUZDSuEAK5vmsQ96TEJw5QR
Bookmark

Cumhuriyetin isimsiz kahramanları

Cumhuriyetin isimsiz kahramanları

Cumhuriyetin isimsiz kahramanları,    Kurtuluş savaşı yeni bitmiş , Anneannem bir temmuz sıcağında harman kaldırıyor , yaşlı babası ve on on beş yaşlarında çocukları ile .Uzaktan bir atlının geldiğini görürler , bakarlar uzun uzun , o vakitler köy yerlerine pek gelen giden olmaz , meraklanırlar kim bu diye .

Bir kurtuluş savaşı anekdotu 

At sıska cılız ve çelimsiz bir at , üstündeki binici derseniz attan daha çelimsiz .
Kafası atın yelelerine yapışmış
Belinden , oturduğu eyere attan düşmesin diye sıkıca bağlanmış bir atlı .
Yavaş yavaş harman yerine yaklaşır
Herkes toplanmıştır atlının çevresine
Atlı yavaş yavaş başını kaldırır
O an anneannem çığlığı basar
Recebim .....

Gelen , on yıl önce askere gönderdiği kocasıdır
Biraz eksik gelmiştir
Olsun ..
Yine de gelmiş , gelebilmiştir ya .
Anneannemden dinlerken göz yaşlarını tutabilmek ne mümkün .
Tam on senenin üzerinde bir askerlik
Çanakkale'den Yemen'e uzanan
Otobüs uçak ile değil , otobüs ile değil tren ile değil , yürüyerek , yayan , sabotajlar yapıldığı için tren yolları kullanılmamış .
Sırtında otuz kilo yük , binlerce km yol , dile kolay , eksi on derecelerden , artı kırk derecelere uzanan , bu gün baktığınızda inanılması güç bir yürüyüş .

Arap isyanları

Yıllarca İngiliz ve Arap'ın elinde esir kalan dedem , ağlardı anlatırken !
Acısı din kardeşinden gördüğü zulümdü .
Bedeni acıları çoktan iyileşmiş , lakin Arapların esareti altında kaldığı yıllarda yaptıkları zülmü ve mezalimi hiç unutamamış , ruhunda derin yaralar bırakmıştı .

Akşam olduğunda esirleri foseptik çukuruna doldurduklarını ,
Sabah foseptikten çıkanların akşama kadar güneşin altında üzerlerinde kabuklaşan insan pisliklerini temizlediklerini , ve bu rutinin esir kaldığı müddetçe her gün tekrarlandığını anlatırdı dedem
Hiç yüz yüze savaşmadıklarını , hep yüzümüze güldüklerini , arkamızı döndüğümüzde sırtımızdan vurduğunu söylerdi Arapların .
Ve ilave ederdi , Araptan gördüğümüz zulmü , İngiliz'den görmedik diye
Bu yüzden Araplardan öylesine nefret etmişti ki , çok dindar , dini bütün olmasına , mali durumunun müsait olmasına rağmen hacca bile gitmeyi reddetti .
Bu vatanı bize emanet edenler , çilesini çekenler can verip kan dökerek inanılması güç bedeller ödeyenler bu gün aramızda yoklar .
Biz birinci elden dinleyenler de artık son baharını yaşıyor .

Ve bizim nesil geçmişi dedelerinden öğrendi , dizine oturtur anlatırlardı , şimdiki gençler ise sosyal medyada birbirlerinin ye yiyip ne içtiğine bakıyor , hiç bir şey umurlarında değil
Tam bir mirasyediler .

Cumhuriyet kolay kazanılmadı

Adam evini satılığa çıkarmış
Alıcı gelmiş pazarlık edecekler
Alıcının ilk sorduğu soru
Evi sen mi yaptırdın , babandan miras mı kaldı .
Alıcı biliyor !
Ter dökmeden elde edilen mal , daha ucuza elden çıkar .
Ne yazık ki , ter dökmeden kan dökmeden can vermeden mirasyedi gibi ülkenin refahını sürenler , bu gün parça parça satıyor .
Gençler Cumhuriyete sahip çıkın
Irak'a bakın , Suriye'ye bakın , Afganistan'a bakın , millet olma şuurumuzu kaybedersek yarın bizimde yaşayacak olduğumuz felaketi şimdiden idrak edin .
Atatürk'ün gençliğe hitabesini tekrar tekrar okuyun.

ATATÜRK’ÜN GENÇLİĞE HİTABESİ


Ey Türk gençliği!
Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur.
Bu temel, senin en kıymetli hazinendir.
İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır.
Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin.
Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir.
İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler.
Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir.
Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler.
Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler.
Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evladı!
İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.


Mustafa Kemal Atatürk
Başka devletlerin çöplüklerinden günlük maişetinizi temin eder hale düşmemek için
Cumhuriyetin ve bağımsızlığın kıymetini bilin
Ne mutlu Türküm diyene
Yaşasın Cumhuriyet

Ahmet Atam




Yorum Gönder

Yorum Gönder

Yorumlarda lütfen saygılı olun