KENDİME YAZILARIM
Türkiye sosyolojisi siyaset ekonomi tarih felsefe ve genel kültür düzeyinde makaleler

MUTLULUĞUN RESMİ NASIL OLUR

Mutluluğun resmi nasıl olur dersiniz
Mutluluğun resmi nasıl olur dersiniz
Mutluluğun resmi nasıl olur dersiniz

MUTLULUĞUN RESMİ

İnsanoğlu yaşlandıkça mutluluk kavramı da değişime uğruyor , genç yaşlardaki doyumsuz beklentiler yerini huzurlu bir yaşam isteğine bırakıyor , isterse mutluluğun resmini çizebileceği yaşlar , ömrün son baharı ..
Altmışı yaşı geçenler , yirmili yaşlarından farklı , kırklı yaşlarından değişik , elli yaşlarından ise daha oldun bakıyor insan yaşamına , daha bir kabullenici oluyor , sanki .
Artık öyle Lüks bir hayat istemiyor gönül 
Basit bir kır evi mesalâ , toz toprak içinde , önünde bahçe , envai çeşit çiçek , hepsini , evden uçup gidenlerin yerine koymak için .
Artık öyle her öğüne mükellef eksiksiz bir sofrada istemiyor insanın canı .
Maksat karın doyurmak ..
Sabahları bir çorba , tarhana olursa hora geçer
Akşamları bir tost , bir çay neyine yetmez ki !

İnsan Yaşı ilerledikçe olanla yetinmeyi öğreniyor 
Eskisi gibi oturdun mu sofraya , götüremiyorsun zaten  !
Çok daha az yiyip, daha çok su içiyorsun .
Birde her gün almam gereken ilaçlarını  unutmaz isen  .
Hayata tek başlıyor
İki , üç , dört 
Sonra geriye sayım başlıyor 
Tek sayıya düşme olasılığını  düşünmek ise
Dehşet verici 
Her kuş yuvadan uçtukca dal değil gövde sarsılıyor .
Ne güzel anlatmış Erkin Koray mısraların da 
Günlere bakarsın katı katı, 
Üzerine çekersin perde. 
Yoldan geçenler var da 
Her akşam gelenler nerde?
Kara yazı yazıldı sanma 
İnsanın kaderi böyle…
El hak alışacaksın  , çaresiz ..
Aslında insanın evden çıkmayı pek canı istemiyor artık 
Lüzumu hariç , o da bakkal kasap işte
Ne yaparsın 
Gün bir , öğün üç .
Dışarıda isen , evde uzandığın  divan , mıktatıs gibi çekiyor insanı  , gel , gel ..
E , dile kolay 
Onca yılın beraberliği var .
Duramaz 
Hemen dönersin ..
Öyle düğün dernek toplantı imiş , hiç canın istemez artık 
Boğar o kalabalıklar artık .
Bir şeyin çok iyi farkına varıyor insan 
Duymadığın , yâda duymak istemediğin
Ne kadar çok farklı  ses varmış , güçlü günlerinde bastırdığın !
Ne kadar farklı fikir varmış .
Beynini kurt gibi kemirir , sürekli muhasebesini yaparsın .

Gerçi ,bu saatten sonra  kimsenin fikrinin artık anlamı kalmaz  , ne destek , nede köstek olacak imkân yoktur çünkü , 
Bir metre sakal bıraksan da , eski kafasın tutucusun diye hiç çaktırmadan üzerini çizivermişlerdir , sabit kalemle ..

Ne demişler herkes aklını pazara çıkarmış 
Dönmüş yine kendisi almış diye !

Artık diyorum ki 
Herkesin aklı kendine .
Herkes kendi yoluna , su akar yolunu bulu diyen güzel söylemiş 
Tartışma olmasın diye hiçbir şeyi uzatmanın da anlamı yok bu saatten sonra 
Dedim ya , Herkesin aklı kendine .
Sende oturur  kendi aklımı yazılara döker , kırkından sonra saz çalma misali uyduruktan yazar olursun .
Sen yaz , aklını kelimelere mısralara dök 
En güzel arkadaş bu saatten sonra kağıt kalem , gerçi o da teknolojiye yenik düşüp yerini bilgisayarlara , cep telefonuna bıraktı ya , olsun , oraya yaz , hiç olmazsa kağıt gibi buruşturup atılamıyor .
Beğenen alır 
Beğenmeyen almaz .
Vallahi bedava 




Basite indirgersin her şeyi 
Evde bile eşya fazlalığı istemez olursun artık 
Saçlarını  dahi neredeyse üç numara kesmeye başlarsın .
Basit olsun , yapmasın ağırlık .
Ha , birde o doyumsuz gerçekleşmesi olası olmayan beklentilerini kötü alışkanlıklarını , safra taşları  gibi etrafa serpebiliyorsan , ah o sigara illetinden de kurtulabiliyorsan 
Hem özgür , hem mutlu 
Abidin Dino'nun çizemediği mutluluğun tablosunu yaşayabilirsin .
Bazen nevrin döner 
Ne o gardırop dolusu kıyafetler 
Kızarsın kendi kendine  , çıplak mı kaldın da aldın bu kadar elbiseyi diye , kimi dar gelir , kimi bol , atamasında hayatından 
Bi  saatten sonra 
Sevmediklerini görmezden gelir
Beğenmediğini yemez
Hoşlanmadığını giymezsin 
Mutlu bir aile ortamı
Bir çorba , bir hırka yeterde artar çünkü .
Belli bir yaştan sonra mutlu olmak istiyorsan eğer
Hiç umurunda olmamalı kimin ne yaptığı , ne söylediği .
Kendi hayal dünyanda , çayın sigaran ve birde kanepen 

Ne demişler 
Mutlu mu olacaksın 
Az insan
Az eşya ha bir de 
Az yemek ha 
İhtiyaçtan fazlası her şey hamallık çünkü .

Ayaklar artık eskisi gibi yürümez, ne kadar zorlarsan zorla , yaşını fısıldar kulaklarına 
Gözler kulaklar ha keza .
Hiç hissetmez iken ceryanı 
Ufacık esinti kasırga gibi sanki 
Kar ne ki , yağmur bile dondurur artık 
Güzel tarafları yok mu ?
Var , hiç olmaz mı !
Belki de hayatının en mutlu yıllarını yaşıyor da olabilirsin .
Uyumlu bir eş , güzel çocuklar , tatlı mı tatlı birde torun varsa 
O anların kıymetini bilmeli 
Zaten ;
Artık ne gelecek korkusu , ne de geçim sıkıntısı , birde çocukların işi düzgün yuvaları huzurlu ise 
Sana da ;
Devletten aylık
Allah'tan sağlık zamanı ..
Varsa bu ikisi , gam yok .

Yazıyı sonuna kadar okuma eziyetine katlananlara sonsuz teşekkürler 
Sonbaharınız mutlu ve huzurlu olsun 
Ahmet Atam