.webp "Kur'anı kerim kıssaları Hud suresi") |
| Kur'anı kerim kıssaları Hud suresi |
Kur'an-ı kerim kıssaları Ad kavminin helakı ve yeniden diriliş, Hûd Süresi Mekke döneminde inmiştir. 123 ayettir. Sure, adını içinde söz konusu edilen Hûd peygamberden almıştır .
Hud suresi konusu
- Süre de başlıca tevhit, peygamberlik, öldükten sonra dirilme ve ceza konuları ele alınmakta ve bunlar bazı peygamberlerin kıssalarıyla desteklenmektedir .
- Süre, Allah'ın ayetlerini muhkem (sağlam ve açık) kıldığını, insanlara uyarıcı ve müjdeleyici olarak gönderdiğini, onlardan yalnızca O'na kulluk etmelerini istediğini bildirmektedir.
- Süre, insanlara Rablerinden bağışlanma dileyip tövbe etmelerini, O'nun rahmetine ve fazluna nail olmalarını, aksi takdirde büyük bir günün azabından korkmalarını tavsiye etmektedir.
- Sure, Allah'ın her şeyi hakkıyla bilen ve gücü yeten olduğunu, yeryüzündeki bütün canlıların rızkını veren ve onların durumlarını bilen olduğunu, gökleri ve yeri altı günde yaratan ve arşını su üzerinde kurup insanları imtihan eden olduğunu vurgulamaktadır.
- Sure, kâfirlerin öldükten sonra dirilmeyi inkâr ettiklerini, Allah'ın azabını geciktirdiğini veya iptal ettiğini sandıklarını, kendilerine rahmet veya nimet verildiğinde sevinip böbürlendiklerini veya elinden alındığında ümitsizliğe kapıldıklarını anlatmaktadır.
- Sure, müminlerin Allah'a tevekkül etmelerini, O'nun vaadine güvenmelerini, sabır ve namazla yardım istemelerini, dünya hayatının geçici olduğunu unutmamalarını öğretmektedir.
- Sure, Nuh (a.s.), Hûd (a.s.), Salih (a.s.), Lut (a.s.) ve Şuayb (a.s.) peygamberlerin kavimlerine gönderilişlerini, onlara tebliğ ettikleri mesajları ve karşılaştıkları muhalefetleri anlatmaktadır.
- Sure, bu peygamberlerin kavimlerinin helak edildiklerini veya azaba uğradıklarını haber vermektedir.
- Süre, Hz. Musa (a.s.) ile Firavun arasındaki mücadeleye de kısaca değinmektedir.
- Sure, Hz. Muhammed (s.a.s.)'e de sabır ve sebat göstermesini, kendisine vahyedilene uyup Allah'ın hükmünü beklemesini emretmektedir.
Kur'an-ı Kerim'de Hud Peygamber
Kur'an-ı Kerim, Allah'ın hikmet sahibi ve her şeyden haberdar olan bir kitaptır. Bu kitapta, Allah'ın insanlara gönderdiği peygamberlerin kıssaları anlatılmaktadır. Bu peygamberlerden biri de Hud peygamberdir
Hud peygamber, Âd kavmine gönderilmiş bir peygamberdir. Âd kavmi, Arabistan'ın güneyinde yaşayan güçlü ve zengin bir topluluktur. Onlar, Allah'ın nimetlerine şükretmek yerine, kendilerini büyük görüp başka ilahlar edinmişlerdir. Allah da onlara Hud peygamberi göndererek tevhide davet etmiştir.
Hud peygamber, kavmine şöyle demiştir:
"Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, sizin O'ndan başka ilahınız yoktur. Siz ancak yalan uyduruyorsunuz. Ey kavmim! Allah'ın nimetini hatırlayın. O sizi yarattı, sizi güçlendirdi ve size yeryüzünde egemenlik verdi. O halde O'ndan bağışlanma dileyin ve O'na yönelin. Şüphesiz Rabbim yakındır, duaları kabul edendir." (Hûd 11/50-61)
Ancak Âd kavmi, Hud peygamberi yalancılıkla suçlamış ve ona inanmamıştır. Onlar,
"Ey Hud! Sen bize açık bir delil getirmedin. Biz senin söylediklerinden dolayı ilahlarımızı terk etmeyiz. Biz seni ancak bizim aramızda bir fitne olduğunu sanıyoruz." (Hûd 11/53) demişlerdir.
Hud peygamber, onlara delil olarak kendisini göstermiş ve
"Ben size Allah'tan bir şahitlik getirdim. Allah da benim size şahitliğimi biliyor. Ben sizin ortak koştuklarınızdan uzağım. Siz bana karşı tuzak kurun da bana mühlet vermeyin. Ben de sizinle beraberim. Ben Rabbime tevekkül ettim. Siz de tevekkül edin. Siz göreceksiniz kimin yalan söylediği ve kimin cezaya uğrayacağı." (Hûd 11/54-57) demiştir.
Âd kavmi, Hud peygamberin bu sözlerine de aldırış etmemiş ve ona karşı isyan etmeye devam etmişlerdir. Bunun üzerine Allah, onlara korkunç bir azap göndermiştir. Kur'an-ı Kerim'de şöyle anlatılır:
"Biz de onların üzerine o azgınlık günlerinde korkunç bir kasırga gönderdik ki onları dünyada rezil rüsva edelim; ahirette de onlar için aşağılayıcı bir azap vardır." (Fussilet 41/16)
Böylece Âd kavmi helak olmuş ve Hud peygamber ile ona inananlar kurtulmuştur. Allah, onları başka bir yere yerleştirmiş ve onlara rahmetini ihsan etmiştir.
Kur'an-ı kerim Hud suresine göre öldükten sonra yeniden dirilme ile ilgili şu bilgileri vermektedir
- Hud suresinin 7. ayetinde Allah Teâlâ, gökleri ve yeri altı günde yaratan ve arşını su üzerinde bulunan olduğunu bildirmektedir. Bu yaratışın amacının insanları imtihan etmek ve hangilerinin daha güzel amel işleyeceğini ortaya çıkarmak olduğunu söylemektedir. Ayrıca öldükten sonra diriltileceklerini haber verdiğinde inkâr edenlerin bunu açık bir büyü olarak niteleyeceklerini de haber vermektedir.
- Hud suresinin 103. ayetinde Allah Teâlâ, kıyamet gününün insanlar için bir ibret olduğunu ve o gün herkesin yaptıklarının karşılığını göreceğini bildirmektedir. O gün Allah'ın emriyle ölülerin diriltileceğini ve yerin de sarsılacağını haber vermektedir.
- Hud suresinin 107. ayetinde Allah Teâlâ, cehennemde kalacak olanların orada ebedi olarak kalacaklarını ve onların oradan çıkmalarına asla izin verilmeyeceğini bildirmektedir. Bu ayette de öldükten sonra dirilmenin ve hesaba çekilmenin gerçekliğine işaret edilmektedir.
- Kur'an-ı Kerim'de Hud suresi dışında da öldükten sonra yeniden dirilme ile ilgili pek çok ayet bulunmaktadır. Örneğin Nahl suresinin 38-39. ayetlerinde inkâr edenlerin ölüleri diriltmeyeceğine yemin ettikleri, ancak bunun Allah'ın üzerine aldığı kesin bir söz olduğu ve bunu inkâr edenlerin yalancı oldukları bildirilmektedir.
- Kur'an-ı Kerim'de ayrıca ölümden sonra dirilişin gerçek olduğunu göstermek için bazı mucizeler de anlatılmaktadır. Örneğin İbrahim -Aleyhisselam-'ın isteği üzerine dört kuşun parçalanarak dağların başına konulması ve sonra Allah'ın izniyle canlanarak kendisine gelmesi (Bakara, 260), İsa -Aleyhisselam-'ın Allah'ın izniyle ölüleri diriltmesi (Âl-i İmrân, 49; Mâide, 110), Üzeyir -Aleyhisselam'ın yüz sene ölü kaldıktan sonra diriltilmesi (Bakara, 259) gibi hikayeler bu konuda verilen örneklerdendir.
إرسال تعليق