-->
zWZ3ZJ90R4zzhbql6NUZDSuEAK5vmsQ96TEJw5QR
Bookmark

Türkiye'de yoksul kesimin AKP' ye oy verme nedenleri

 

Türkiye'de yoksul kesimin AKP' ye oy verme nedenleri
Türkiye'de yoksul kesimin AKP' ye oy verme nedenleri

Eğitimsiz ve yoksul kesimlerin iktidar partisi AKP 'yi destekleme nedenleri:

Türkiye’de yoksul kesimin, kendilerini ekonomik anlamda zor durumda bırakan bir partiye oy vermeye devam etmesinin nedenleri, oldukça karmaşık sosyal, kültürel, psikolojik ve siyasi dinamiklere dayanır. İşte bu durumun bazı olası nedenleri:

1. Kimlik Siyaseti ve Aidiyet Duygusu

  • Dini ve kültürel bağlılıklar: Türkiye'de bir cemaat ve tarikat gerçeği vardır, Siyasi partiler, özellikle muhafazakâr kimliği ön planda tutanlar, seçmenlerin dini ve kültürel değerlerine hitap ederek güçlü bir aidiyet hissi yaratabilir. Bu, ekonomik sorunlardan bağımsız bir bağlılık oluşturabilir.
  • Kutuplaşma ve "biz ve onlar" ayrımı: Türkiye'de AKP kurulduğundan beri her daim bir iç ve dış düşman algısı yaratmıştır, Parti, seçmenlerini kendisiyle özdeşleştirip diğer partileri tehdit unsuru olarak göstererek destekçilerini konsolide edebilir.

2. Bilgiye ve Alternatiflere Erişim Eksikliği

  • Medya kontrolü: Türkiye'de medyanın neredeyse tamamına yakını yandaş medyadır, diğer adı ile havuz medyası, Yoksul kesimler, genellikle devlet kontrolündeki medya aracılığıyla belirli bir bakış açısına maruz kalabilir. Bu, gerçek sorunların görünürlüğünü azaltırken, hükümetin başarısızlıklarını örtebilir.
  • Eğitim eksikliği: Eğitim seviyesinin düşük olması, seçmenlerin eleştirel düşünme yetilerini sınırlıyor ve alternatif politikaları değerlendirmelerini zorlaştırıyor.

3. Ekonomik Bağımlılık

  • Devlet yardımları ve sosyal destekler: Yoksul kesimler, hükümet tarafından sağlanan yardımlara bağımlı hale getirilmiş olup. Bu durum, "yardımlar kesilirse ne yaparım?" korkusunu tetikliyor.
  • Patronaj sistemi: Bazı bölgelerde, siyasetle iç içe geçmiş bir ekonomik düzen, yoksul kesimlerin mevcut düzeni desteklemesini zorunlu hale getiriyor.

4. Değişim Korkusu ve Statükoya Bağlılık

  • Belirsizlik korkusu: Mevcut düzeni değiştirmek, bazı seçmenler için riskli görünebiliyor. "Bilmediğimiz bir alternatife oy verirsek daha kötü olabiliriz" düşüncesi, değişime direnç yaratıyor.
  • Geçmiş başarıların etkisi: Hükümetin geçmişte yaptığı bazı büyük projeler veya hizmetler, geçmediği köprüler, uçmadığı hava limanları olumlu bir algı yaratıyor.

5. Siyasi Manipülasyon ve Popülist Söylemler

  • Popülizm: Parti liderlerinin güçlü ve karizmatik bir figür olarak kendilerini sunması, seçmenleri etkilemede etkili oluyor.
  • Algı yönetimi: Ekonomik sorunlar dış güçlere veya muhalefete bağlanarak seçmenin dikkatini başka yöne çekmek için manipülasyon yapılıyor.

6. Alternatiflerin Güçsüzlüğü

  • Muhalefetin yetersizliği: Muhalefet partileri, yoksul kesimlerin sorunlarına somut ve etkili çözümler sunmakta başarısız oldular. Bu da seçmenlerin mevcut partiye bağlı kalmasını sağlıyor.
  • Güven eksikliği: Seçmenler, muhalefetin ekonomik sorunları çözme kapasitesine güvenmiyor.

7. Psikolojik Faktörler

  • Öğrenilmiş çaresizlik: Uzun süreli yoksulluk ve değişim görmeme, bireylerde "ne yaparsam yapayım değişmez" hissi yaratmış halde ve bu durumun kırılması oldukça zor, Anadol'da bir deyim vardır, bildiğin ekşimiği bilmediğin peynirle değişme diye, durum aynen budur..
  • Liderle özdeşleşme: Bazı seçmenler, lideri bir kurtarıcı veya baba figürü olarak görerek onun hatalarını görmezden geliyor. hiç bir yanlışın hiçbir yolsuzluğun kendisi ile özdeşleştirdiği liderine yapışmasına izin vermiyor

Bu faktörler bir araya geldiğinde, yoksul kesimin ekonomik gerçeklikleriyle bağdaşmayan siyasi tercihlerde bulunmasına yol açıyor. Ancak bu, tüm seçmenlerin homojen bir grup olduğu anlamına da gelmiyor; farklı bireysel motivasyonlar ve yerel dinamikler de önemli bir rol oynuyor.

Türkiye'de yoksul kesimin oy tercihi

Türkiye'de yoksul kesimin, kendilerini yoksulluğa ittiğini bildikleri halde Arnavut inadı ile aynı partiye oy vermelerinin sosyolojik, psikolojik ve ekonomik nedenlere birde farklı açıdan bakalım

Sosyolojik nedenler:

  • Yoksulluk sarmalında yaşamak: Yoksulluk, bir sarmaldır. Yoksulluk içinde yaşayan insanlar, eğitim, sağlık ve iş imkanlarına erişmekte güçlük çekerler. Bu durum, onların daha da yoksullaşmalarına neden olur. Yoksul kesim, bu sarmaldan kurtulmak için genellikle kendilerine güvenilir ve güven veren bir lidere ihtiyaç duyar. Bu lider, genellikle dini, milliyetçi veya muhafazakar değerlere sahip bir liderdir.
  • Partizanlık: Yoksul kesim, genellikle çocukluğundan itibaren aynı partiye oy vermeye alışmıştır. Bu alışkanlık, aileden, mahalleden veya çevreden gelen baskılar nedeniyle oluşabilir. Partili kimlik, yoksul kesim için önemli bir aidiyet duygusu sağlayabilir.
  • Tutarlılık: Yoksul kesim, genellikle siyasi değişimden korkar. Değişimin, mevcut durumlarını daha da kötüleştirebileceğini düşünürler. Bu nedenle, mevcut siyasi düzeni değiştirmek yerine, mevcut düzeni korumaya çalışan partilere oy verme eğilimindedirler.

Psikolojik nedenler:

  • Umudun yitirilmesi: Yoksul kesim, genellikle gelecekten umudunu yitirmiştir. Bu durum, onların siyasi değişime olan ilgisini azaltır. Yoksul kesim, mevcut siyasi düzenin değişmeyeceğini ve kendilerinin de bu düzen içinde yaşamaya mahkum olduklarını düşünür.
  • İtaatkar kişilik: Yoksul kesim, genellikle itaatkar bir kişilik yapısına sahiptir. Bu kişilik yapısı, onların siyasi liderlere karşı daha bağımlı olmalarını sağlar. Yoksul kesim, siyasi liderlere güvenir ve onların kararlarını sorgulamadan kabul eder.
  • İnanç: Yoksul kesim, genellikle dini veya milliyetçi inançlara sahiptir. Bu inançlar, onların siyasi tercihlerini etkiler. Yoksul kesim, genellikle kendi inançlarına uygun siyasi partilere oy verir.

Ekonomik nedenler:

  • Ekonomik yardımlar: Yoksul kesim, genellikle ekonomik yardımlara muhtaçtır. Bu yardımlar, genellikle iktidardaki partiler tarafından verilir. Yoksul kesim, bu yardımları kaybetmemek için iktidardaki partiye oy verme eğilimindedir.
  • İş imkanları: Yoksul kesim, genellikle iş imkanlarına erişmekte güçlük çeker. İktidardaki partiler, genellikle yoksullara iş imkanı sağlayacağını vaat eder. Yoksul kesim, bu vaatlere inandığı için iktidardaki partiye oy verme eğilimindedir.

Türkiye'de yoksul kesimin, kendilerini yoksulluğa ittiğini bildikleri halde inatla aynı partiye oy vermelerinin nedenleri, karmaşık ve çeşitlidir. Bu nedenler, sosyolojik, psikolojik ve ekonomik faktörlerden kaynaklanmaktadır.

Hiçlik sandığı şiiri

Sandık başında çatlamış eller,
Eğri terazide bir oy bırakır,
Ne akıl ne kalp tartar bu yükü,
Gönüller karanlık gözler kapalıdır.

Çarıklı adımlarla yürürken umarsız,
Sarığın altında kaybolmuş şuur.
Kaybolan geçmişi umursamaz,
Aydınlık yarınlara uzak durur..

Bir oyunun değerini bilmez,
Bir geleceği satar bir lokmaya.
Adalet mi, hürriyet mi
Kimin umurunda.

O sandıktan hiçlik yükselmez,
Bir milletin umududur yok olan.
Ve o oy, sadece bir oy değil,
Bir ülkenin kaderidir kaybolan.

Kefensiz bir umut taşır elleri,
Çarıklı adımlarla bastıkları toprakta.
Geleceği bir lokmaya satmış,
Sarıkla bağlamış hakikati softa.

Ne güneş bilmiştir, ne yıldız yolu,
Hangi ışık ona rehber olmuş?
Dar gelirde sıkışmış düşler,
Bilmez ki asla gerçekleşmeyecek hayaller.

O tek oy, bir sükûtun yansıması,
Hurafe ile yazılan bir hikaye.
Ne vicdan sorar, ne akıl ister,
Sarıklı ile çarıklı hep ben bilirim der.

Kim susar, kim bağırır bu sessizlikte?
Hangi yazarın şairin yeter nefesi?
Sandıkta çarıklı oy verir,
Sarıkla çizilir bir milletin çehresi.

Ahmet ATAM
Yorum Gönder

Yorum Gönder

Yorumlarda lütfen saygılı olun
Raushan DesignMafiaXDesignThemeXDesignBacklinks DelightsDelights Backlinks