KENDİME YAZILARIM
Türkiye sosyolojisi siyaset ekonomi tarih felsefe ve genel kültür düzeyinde makaleler

Türk Erkekleri İçin Binek Otomobili: Amaç mı, Araç mı?

Bu makale, Türk erkekleri için binek otomobilinin hem amaç hem de araç olarak iki yönlü bir anlamı olduğunu tartışmaktadır.
Türk Erkekleri İçin Binek Otomobili: Amaç mı, Araç mı?

Otomobil amaç mı araç mı, otomobil kimi Türk erkekleri için araç, kimi Türk erkekleri için ticareti yapılacak bir meta, çoğu Türk erkekleri için statü sembolüdür, teknolojiye erişmek adına sık sık otomobili yenilemek mantıklı mı?

Otomobilin tarihçesi amaç ve araç ilişkisi


Binek otomobilleri, insanlık tarihinin en önemli icatlarından biridir. 
Otomobilin gelişim hikayesi, 18. yüzyılda buhar gücüyle çalışan ilk araçların ortaya çıkmasıyla başlar. 
İlk otomobiller buharla çalışır.
Buhar ile çalışan bu araçlar, yolların durumuna ve güvenlik sorunlarına bağlı olarak yaygınlaşamaz. 

19. yüzyılda ise elektrikli ve benzinli motorların geliştirilmesiyle otomobilin modern anlamda ilk örnekleri görülür. 
Elektrikli otomobiller, sessiz ve temiz olmalarına rağmen, menzil ve şarj sorunları nedeniyle benzinli otomobillere karşı rekabet edemez. 
Yani elektrikli (Pilli) otomobiller bugünün icadı değildir
Benzinli otomobiller ise, içten yanmalı motorun verimliliği petrol fiyatlarının ucuzluğu ve gücü sayesinde hızla popüler olur.


20. yüzyıl ise, otomobilin altın çağı olarak adlandırılabilir. 
Bu dönemde, otomobillerin üretimi ve satışı artar, otomobil kültürü ve sanayisi gelişir, otomobil tasarımı ve teknolojisi uçuşa geçer. 
Otomobil, sadece bir ulaşım aracı olmaktan da çıkar, bir statü sembolü, bir yaşam tarzı, hatta bir sanat eseri haline gelir. 
Otomobilin insan yaşamında sosyal, ekonomik ve kültürel etkileri büyüktür. 
Otomobil, insanların yaşadıkları yerleri, çalışma şekillerini, seyahat alışkanlıklarını, eğlence anlayışlarını kökten değiştirir.


21. yüzyıl ise, otomobilin yepyeni bir döneme girdiği zaman dilimidir. 
Bu dönemde, otomobilin karşı karşıya olduğu en büyük sorunlar çevre kirliliği, enerji tüketimi ve hızları nedeniyle trafik kazalarıdır. 
Bu sorunlara çözüm olarak, alternatif yakıtlar, hibrit ve elektrikli motorlar, yapay zekalı sürüş sistemleri gibi yeni teknolojiler geliştirilir. 

İlaveten, otomobil paylaşımı, araç kiralama, toplu taşıma gibi yeni ulaşım modelleri de yaygınlaşır. 
Bugünden bakacak olursanız otomobilin geleceği ise hala belirsizdir. 

Otomobilin insan hayatındaki rolü nasıl değişecek? 
Otomobilin tasarımı ve işlevi ne yöne evrilecek, uçan arabalar mı çıkacak.
Otomobillerin toplumsal ve kültürel anlamı nasıl dönüşecek? 
Bu soruların cevapları, yaşadıkça zamanla ortaya çıkacaktır.

Türk toplumu için binek otomobilinin hem amaç hem de araç olarak iki yönlü bir anlamı vardır. 
Bu iki yön, aşağıdaki gibi ayrıntılandırılarak daha iyi anlaşılabilir:

Binek otomobili amaç ve araç çelişkisi


Amaç olarak, binek otomobili bireysel özgürlük ve bağımsızlık, statü ve başarı gibi kavramlarla ilişkilendirilmektedir. 
Araç olarak ise binek otomobili ulaşım, iş ve eğlence gibi ihtiyaçlara hizmet etmektedir. 
Makale, binek otomobilinin Türk toplumu üzerindeki olumlu ve olumsuz etkilerini de incelemektedir.

Amaç olarak:


Bireysel özgürlük ve bağımsızlık: 


Otomobil sahibi olmak, kişinin kendi hayatını kontrol edebildiğini ve istediği yere istediği zaman gidebileceğini gösterir, bu, özellikle toplu taşımanın yetersiz olduğu veya pahalı olduğu şehirlerde önemli bir anlam taşır, otomobil sahibi olmak, kişiye daha fazla hareket özgürlüğü verir ve onun kendi hayatını daha özgür bir şekilde yaşamasını sağlar.

Statü ve başarı: 


Otomobil sahibi olmak, Türk toplumunda statü ve başarının bir göstergesi olarak görülür, bu, özellikle büyük şehirlerde daha belirgindir, otomobil sahibi olmak, kişinin maddi durumunun iyi olduğunu ve sosyal statüsünün yüksek olduğunu gösterir.
Çoğu kez ise bir gösteriş sembolüdür.

Araç olarak:


Günlük yaşamda ulaşım: 


Türk nüfusunun büyük bir kısmı şehirlerde yaşamaktadır ve şehir içi ulaşım, özellikle büyük şehirlerde, oldukça zordur, bu nedenle, binek otomobili, şehir içi ulaşım için en pratik ve hızlı seçenektir, otomobil sahibi olmak, kişiye daha hızlı ve kolay bir şekilde iş yerine, okula, alışverişe ve diğer günlük işlerine gitme imkanı verir.

İş ve eğlence: 


Binek otomobili, iş ve eğlence amaçlı seyahatler için de kullanılır. Türk toplumu oldukça hareketli bir toplumdur ve insanlar sık sık seyahat eder. Binek otomobili, bu seyahatleri daha kolay ve konforlu hale getirir.

Seyahat: 


Binek otomobili, uzun mesafeli seyahatler için de kullanılır. Türk toplumu, yurtiçi ve yurtdışı seyahatlere oldukça düşkündür. Binek otomobili, bu seyahatleri daha kolay ve keyifli hale getirir.

Bu iki yön, Türk toplumu için binek otomobilinin önemini ve gerekliliğini ortaya koymaktadır. Binek otomobili, Türk toplumunun modernleşmesinin ve kentleşmesinin önemli bir simgesidir.


Sonuç:

İlk arabamı 1994 yılında aldım Murat 124.
Akabinde her üç senede bir model yükselterek ilk sıfır arabayı 1998 yılında aldım, hiç bir otomobilde 200 000 km'yi bile görmeden sıfırladım, statü mü idi gösteriş mi inanın bilmiyorum, amacım hep en son yeniliklere sahip olan bir otomobil idi, lakin hiç bir zaman o son teknolojiye bu gün dahi ulaşamadım.
Çünkü teknoloji öylesine ilerliyor ki, yetişmek mümkün değil.

Bugün geriye dönüp bakıyorum da!
Benim gibi orta gelirli birisi için her üç yılda bir otomobil yenilemek, çocuklarıma bırakabileceğim en az iki daireye mal oldu.
Gençlere tavsiyem ihtiyacınıza cevap verecek otomobili iyi belirleyin, ailenizin geleceğine yatırım yapın, bir kez alın en az yirmi yıl binin.

Ahmet ATAM