-->
zWZ3ZJ90R4zzhbql6NUZDSuEAK5vmsQ96TEJw5QR
Bookmark

Etik ahlak

Etik ahlak
Etik ahlak

Güç ve Zayıflık: Etik Ahlakın Ötesinde Bir Gerçeklik


Üç çeyrek asla yaklaşan hayatımda gördüm ki, Yaşam, insanlara her daim kendi gerçeklerini dayatıyor; 
Bu gerçekler, her birimizin deneyimlerine göre şekilleniyor ve derinleşiyor. 
Benim öğrendiğim bir şey varsa, o da "etik ahlak" diye bir kavramın özünde bir yanılsamadan ibaret olduğudur. 
Çünkü yaşamın temel dinamiklerine baktığınızda, karşınıza çıkan şey saf bir güç mücadelesidir: 
Güçlü olanın varlığını sürdürmesi ve zayıf olanın ezilmesi yada yok olmasıdır.

Etik ahlak, toplumların düzenini korumak ve bireyler arasındaki çatışmaları minimize etmek için icat edilmiş bir idealdir. 
Ancak bu ideal, genellikle güçlülerin çıkarlarını korumak adına bir araç olarak kullanılmıştır. Örneğin.
Bir toplumda adaletin sağlandığı iddia edilirken, bu "adalet" genellikle güç sahiplerinin sistemlerini meşrulaştırmak için bir kılıftan öteye geçmez. 

Güçlüler, zayıflara kuralları dayatır; 
Bu kurallar, etik ahlakın yüce prensipleri olarak sunulur, ancak gerçekte, bir tür iktidar oyunudur.

Doğanın Kuralları ve İnsan Davranışları.


Doğaya bakacak olursak, güç ve zayıflık kavramlarının ne denli ilkel ve değişmez olduğunu görebiliriz. 
Aslan bir antilopu avladığında, bunu etik ahlakla değil, içgüdüsel bir güçle yapar. 
İnsan toplumları da aslında bu temel dürtülerden pek de uzak değildir. 
Savaşlar, ekonomik rekabet, siyasi oyunlar… 
Hepsi güç ve zayıflık üzerine kuruludur. 
İnsan, doğaya ne kadar üstün olduğunu iddia ederse etsin, hâlâ bu temel gerçekliğin etkisi altındadır.

Etik Ahlakın Maskesi.


Etik ahlak, bireyleri kontrol etmenin bir yolu olarak işlev görür. 
Bir toplumun güçlüleri, zayıfları kontrol altında tutabilmek için "iyi" ve "kötü" kavramlarını tanımlar. 
Örneğin:
Bir insanın çıkarlarını koruması "bencil" olarak nitelendirilirken, kendisini feda etmesi "erdemli" olarak yüceltilir. 
Ancak bu erdem, zayıfın, güçlüye itaatini sağlamak için kullanılan bir araçtır. 
Güçlü, bu sayede kendi gücünü sürdürebilir ve zayıfın sorgulama yetisini bastırabilir.

Kendi Gücünü Keşfetmek


Eğer yaşam bana bir şey öğrettiyse, o da etik ahlakın değil, saf gücün hayatta kalma yolunu belirlediğidir. 
Güçlü olan, sadece fiziksel ya da maddi anlamda değil, aynı zamanda zihinsel ve duygusal olarak da üstünlük kurar. 
Zayıflığın, başkalarının çizdiği sınırlar içinde yaşamaya razı olmaktan başka bir seçeneği yoktur. 
Oysa birey, kendi gücünü keşfettiğinde, bu sınırları aşabilir ve gerçek özgürlüğe ulaşabilir.

Sonuç

Etik ahlak, toplumsal bir mit, bir yanılsama olabilir. 
Ama güçlü olmak, hayatın değiştirilemez bir gerçeğidir. 
Güçlü ya da zayıf olmayı seçmek, her bireyin kendi elindedir. 
Ancak unutulmamalıdır ki, yaşamın acımasız dinamikleri içinde güçlü olmak, hayatta kalmanın ve kendi kaderini belirlemenin tek yoludur. 
Güçlüysen, tüm kuralları, buna ahlak kuralları da dahil sen koyarsın; zayıfsan, yada gücünün farkında değilsen sadece itaat edersin.

Bu yüzden, etik ahlakı sorgulamak ve kendi gücünüzü bulmak, hayatta kalmanın ve başarıya ulaşmanın en temel gerekliliğidir.

Güç ve Gölge şiiri


Bir sancı doğar ufkun kırık kılcalından,
Gökyüzü susar, hayaller biter.
Bir ezgi dökülür zamanın kara dilinden,
Güç ve zayıf, başka bir şey yoktur, der.

Dağlar konuşur ama sessizdir zirvesi,
Zayıf, ağırlığını esip giden rüzgarlarda bulur.
Güçlü, gölgesini büyütürken bir kara bulut gibi,
Zayıf saklanır, esip giden rüzgarda kaybolur.

Ahlak, bir maskedir;
Berrak gibi görünse de bulanıktır suyu.
Kural koyan el,
Aslında bağlar zayıfın elini kolunu.

Bir aslanın pençesinde yırtılır erdem,
Ve bir kurdun ulumasında vicdanlar kaybolur
Aslında herkes bilir gerçeği,
Bu savaş, güçlünün meydan okumasıdır.

Aydınlık gökyüzü bir anda kararır.
Gücün ışığındaki, kapkara bir dünyadır.
Kim diz çöker, kim hükmeder?
Yazgı değil, tercihtir, güçlü kalır, zayıf gider.

Ey emekliler reis size ne yapsa haktır,
Kasabın bıçağını yalayana sefalet müstahaktır.
 
Ahmet ATAM
Yorum Gönder

Yorum Gönder

Yorumlarda lütfen saygılı olun