Türkiye gelir dagılımı

Türkiye gelir dagılımı

 💰 "Zengin Daha Zengin, Fakir Daha Fakir: Türkiye'de Gelir Dağılımı Efsanesi"

Türkiye’de gelir dağılımı adaletsizliği bir şehir efsanesi değil; bizzat yaşadığımız ekonomik bir gerçekliktir. "Çalış çalış, sonunda borçla yaşa!" mottosuyla hayat süren milyonlarca insan varken, bazı kesimler yatarken servetlerini katlamaya devam ediyor. İşte bu makalede, bu trajikomik tabloyu anlatıyor. 😅

🏙️ 1. "Asgari Ücretle Hayatta Kalmak: Türkiye'nin Yeni Süper Gücü"

Asgari ücretli çalışan, sabah tarhana çorbası ve akşam makarna ya damenemenle yaşamayı başardığı için neredeyse kahraman ilan edilmeli. 
Kiralar uçmuş, 
Gıda fiyatları roketlemiş ama o hâlâ pes etmiyor! 
Gelir dağılımı adaletsizliğinin en net göstergesi işte bu: 
Bazıları villada sabah kahvesi içerken, diğerleri pazarda sebze indirimi kovalıyor. 🥲

🏦 2. "Vergide Adalet: Çok Kazanan Az, Az Kazanan Çok Öder!"

Vergi sistemimiz öyle adil ki (!) en fazla vergi dolaylı olarak alınır. 
Yani ne kadar az kazanırsan, o kadar çok vergi ödüyorsun. 
ÖTV, KDV, MTV derken, maaşının vergisiz kısmı yoluna yoluna kuş kadar kalıyor. 💸

🧳 3. "Zengin Çocuğu Yurt Dışında Master Yaparken Sen KYK Borcu Kapatmaya Çalışıyorsun"

Gelir adaletsizliği yalnızca bugününü değil, geleceğini de şekillendiriyor. 
Kaliteli eğitim fırsatlarına yalnızca zengin ailelerin çocukları erişebiliyor. 
Diğerleri ise mezun olup asgari ücretli işe gireceği günleri dört gözle bekliyor. 🎓bulabilen ona da şükrediyor.

🛍️ 4. "Sosyete Pazarı: Parası Olan Her Yerde VIP"

Lüks yaşam, artık sadece televizyon dizilerinde değil, hemen yan sokakta. Bazıları bir çantaya asgari ücret kadar para verirken, diğerleri pazarda '3 al 1 öde' için savaş veriyor. Gelir farkı artık yalnızca rakam değil, yaşam biçimi haline geldi. 👜çöpten artık karıştıranlar varken bir kesim bir kabana bir araba parası ödüyor.

📉 5. "Eşit Başladık Dediler, Maratonu Helikopterle Bitirdiler"

Türkiye'de herkesin eşit olduğu söylenir ama doğduğun semt, ailenin geliri, sahip olduğun çevre seni baştan üç sıfır geride başlatır. 
Sosyal adalet ise sadece anayasa kitapçığında yer alan bir kavram olarak kalır. 📚

🎯 SONUÇ: Gelir Adaletsizliği Türkiye'nin En Sessiz Krizi

Bu tabloyu değiştirmek için ekonomik reformlar, vergi adaleti, fırsat eşitliği ve daha şeffaf bir devlet politikası şart. Aksi takdirde, bu ironi dolu gerçeklik daha da sertleşecek. Fırtına kasırgaya dönecek, hem ekonomik hem siyasi. benden söylemesi.

Bir Dilim Ekmek, Bir Dilim Gökyüzü

Bir yanda yaldızlı sofralarda
Gümüş kaşıkla beslenen çocuklar,
Diğer yanda
Sokak lambasının titrek ışığında
Yarım ekmeği bölüşen eller.

Zenginlik,
Bir sarayın kulesinde yükseliyor usulca,
Her katı 
Bir başka yoksulluğun omzuna basarak.

Bazıları doğar kadife sessizliklere,
Beşiğinde banknotlar ninni söyler.
Bazıları uyanır İnşaat gürültüsüne,
Soğukta çatlayan parmaklarıyla hayatı tutar .

Yazgı mıdır bu?
Yoksa kaderin cetvelinde yanlış çizilmiş bir çizgi mi?
Çok kazanan bir bardak su gibi kayar sistemden,
Az kazanan
Dikenli tellerle çevrili bir vadiye düşer
Her adımda daha da eksilir.

Eğitim derler,
Bir anahtar gibi gösterirler;
Ama o anahtar
Bazı ellerde altın,
Bazılarında paslı tenekedir.

Gençlik...
Kimine 
Avrupa sokaklarında bir sabah kahvesi,
kimine 
KYK borcuyla uykusuz geçen geceler.

Sistem konuşmaz, korkudan,
Ama suskunluğu bağırır.
Eşitlik derler,
Ama rüyasında bile daha geç başlar yarışa.

Ve biz,
Sıradan insanlar,
Gökyüzüne bakarız;
Bir dilim bulut,
Bir parça umut ararız.
Belki bir gün
Bu şehir adaletle uyanır diye umarız.

Ahmet ATAM

Next Post Previous Post