 |
| Kütahya-otomobil-fabrikası |
Kütahya'ya otomobil fabrikası olur mu?
Benim "tersine tebbet" yanım ağır bastığı için, bu otomobil burada yapılamaz, başka bir yerde yapılsa bile egzozunu bize yaptırmazlar diye yazmıştım. Peki geçen zamanda ne oldu? Neticede, fabrikanın yeri bile belli değil. Babayiğitlerin bazıları yiğit çıkmadı, su koyuverip çekildi.
Kış kıyamet imza öncülüğünü yapanlara acımıştım. Boru değil, 50-60 bin kişi imza attı. Çoğu insan da "ne kadar vatanseverler" diye düşünmüştür mutlaka! O vatanseverler, ilk seçimde aday oldular ve fabrika da onlar da havasını aldı! Bırakın Kütahya'yı, Türkiye'yi, dünyada yerli üretim yapan bir otomobil fabrikası yok!
Almanya'daki otomobil fabrikasının:
Almanya'daki otomobil fabrikasının:
- Şanzımanı Çin'den
- Motoru Japonya'dan
- Aynası Endonezya'dan
- Paspasları Kore'den
- Silecekleri Fransa'dan
- Lastikleri Amerika'dan...
Ne oldu? Dünyaca ünlü bu marka şimdi "Alman yerlisi" mi oldu? Türkiye'de, üstüne bir de Kütahya'da, bunları yapabilecek bir altyapın, bilgi birikimin, nitelikli iş gücün var mı? Sosyal ve kültürel hayatın?
Dünyada Araplar kadar güzel masal uyduran, Farslar kadar bu masalı güzel anlatan, Türkler kadar bu masala inanan başka bir millet yoktur... Söz misali şehir gerçekten havaya girmişti! Büyük büyük kanaat önderleri imzalar attı, demeçler verdiler. "Bizde olursa harika olur!" dediler.
Bu şehirde birçok marka sokaklarda dolaşıyor mu? Servisleri nerede? Servislerinin bile olmadığı bir yere otomobil fabrikası için imza toplamak, hangi hayal gücünün eseri olabilir?
Otomobil fabrikası Kütahya'ya kurulursa!
Temsil, diyelim ki binlerce işçi, dünyanın dört bir yanından gelen yüzlerce mühendis ve yönetici... Fabrikadan çıktılar. Bir iki duble içki içmek istiyorlar, nereye gitsinler? Canları caz çekti, bir gece kulübünde eşiyle müzik dinlemek istiyorlar... Tiyatroya meraklılar... Balık yiyip rakı içmek istiyorlar... Nerede?
Eşleri, kız arkadaşları mini etek, dar pantolon, deri mont ile yürümek istiyor! Hangi caddede? Sevgi Yolu sence uygun mu? Pazar günü kilise zamanı... Hangisine gitsin? Sen yıllarca Orta Doğu'ya özenmişsin, Araplaşmışsın, onlar gibi bir hayat tarzına can atmışsın. Beğenmediğin her düşünceye, giyime, hayat tarzına, eğitime burun kıvırmışsın. Cümle alem benim gibi düşünsün, bana benzesin demişsin. Kendin dışında herkesi, her şeyi şeytanlaştırmışsın.
Eee... Şimdi kalkıp dünyanın dört bir yanından mühendisler gelsin, burada çalışsınlar diyorsunuz! Başka isteğiniz var mı? Bakın, size söyleyeyim. Bu şehir son 15 yıldır göç veriyor. Merkezde nüfus artıyor ama köyler boşalıyor.
Özelleştirmelerle devlete ait bir şey kalmadı. Dua edin, kanaat önderlerine ait 5-6 fabrika dükkânı kapanmasın! Dua edin, bu il mevcut büyüklüğünü korusun ve daha da küçülmesin! 45 dakika mesafemizde, 25 yıl ilerimizde olan Eskişehir'den bile örnek almayan siyasetçiler seçmişsiniz!
Oranın belediye başkanı öğrenciler için projeler üretirken, seninki şehir giriş çıkışlarına kapı yapmış! Oranın belediye başkanı plajlar inşa ederken, seninki Ilıca'yı mahvetmiş! Oranın belediye başkanı müze açmış, tiyatro kurmuş, konserler düzenlemiş, hafif raylı sistemi hayata geçirmiş...
Seninki, yanına valiyi alıp 400 bin liraya yaptırdığı oyuncak nostaljik trenle şehri dolaşmış, gülmüş, poz vermiş! Milyonlarca lirayı süs havuzlarına harcamış. Trafiği tersine çevirmiş! 90 trilyona belediye sarayı yaptırmış! Sana kalan ne? Oyuncak tren! Bıkmadan usanmadan bunlara oy vermeye devam etmişsin!
Gerçekten düşündürücü... Eskişehir'e damga vuran, ülkenin en güvenli şehri haline getiren bir belediye başkanını Kütahya'da aday gösterseler, oy verir misiniz? Sanmam! Şimdi elinizi vicdanınıza koyun sevgili hemşerim, Kütahya'ya bir otomobil fabrikası yakışmaz mı?
Bu şartlarda bu şehrin ilerlemesi, hakkıyla ilerleyen diğer şehirlere haksızlık değil mi? Muhafazakarlığı seçtin! Peki, nedir muhafazakarlık? Koruyan, statükoyu savunan, değişmeyen, değişime karşı direnen! Harika bir seçim yaptın!
Ama... Kâinata bir bak...
- Her gün değişiyor, hiçbir gün diğeriyle aynı değil.
- Tabiat sürekli kendini yeniliyor;
- Ağaçlar yapraklarını döküyor,
- Fidanlar büyüyor,
- Depremler oluyor, sıcak sular ve değerli madenler bize ulaşıyor!
- Teknoloji gelişiyor,
- İnsan ömrü uzuyor!
- Küfrettiğin gavur olmasa haberleşemezsin,
- Röntgen çektiremezsin,
- Siyatik ve romatizma için ilaç bulamazsın!
- Hem sövüyorsun hem de nimetlerinden faydalanmaktan vazgeçmiyorsun!
- 1400 yıl önceki yaşantıyı seçtin!
- Abbasi ve Emevi ilkelliğini, hoyratlığını örnek aldın.
- Bunun İslam olduğunu" sandın!
Seninle aynı havayı solumamız ya da birbirimizi görmemiz hiç önemli değil ama... Arzularının bir sınırı olmalı! "Ne kadar ekmek o kadar köfte" sözünün ne anlama geldiğini öğrenmen gerekiyor!
2023 yılı itibarıyla Togg otomobil fabrikası kuruldu, üretime geçti ve caddelerde hayranlıkla izlenen bir şekilde ilerliyor. Ancak söylenildiği gibi, egzozunu bile Kütahya'da yaptırmıyorlar. Peki, neden böyle olabilir?
13/12/2019 Günkü yazısı
Alıntı ve Kaynak : Recai ÖZEKMEKÇİ
Altı sene sonra 2025 yılı eylül sonu olarak yazıya devam edelim, elbette otomobil fabrikarı Kütahya'ya gelmedi, gelmesi de mümkün değildi zaten
Organize sanayi var, var ama şirketlerin merkezleri hep büyük şehirlerde, Kütahya'ya ne kalıyor derseniz ucuz emek gücü, asgari ücret.
Yorum Gönder