 |
| Hadis Müslümanlığı Nedir |
Kişi, hadislere inandığını söylerken yalan söylemektedir. Çünkü Şiilerin topladığı birçok hadisi reddeder, Ehl-i Sünnet' in birçok hadisine de inanmaz ve Vahhabileri sapık görüp onların hadislerine de inanmaz.
Mezhep İmamlarının bile bazı hadislere inanmaması trajikomik bir durumdur. Buhari'nin kitabında 700.000 hadis topladığını, ancak bunların yalnızca 6.000 kadarının sahih olduğunu belirtmesi dikkat çekicidir. Ayrıca, ilmihal kitaplarında da bazı imamların bazı hadislerin sahihliği konusunda şüphe duyduklarına dair ifadeler yer almaktadır.
En meşhur hadisçiler İslam Peygamberi Muhammed'den kaç yıl sonra yaşamışlar bakalım:
- Buhari 238
- Ebu Davut 256
- Müslim 243
- Ibni Mace 263
- Tirmizi 260 yıl sonra yaşamıştır.
Peygamberin sözlerine değil, onun adına uydurulmuş yalanlara inanmayan Müslümandır. Hadisler, Hz. Muhammed Peygamber'in ölümünden en az 238 yıl sonra yazılmaya başlanmıştır. Saf duru din yalnız Kur'an'da vardır ve öğreticisi de yaratandır. Elçinin görevi yalnızca tebliğdir ve dine hüküm ekleyemez, hüküm yalnız Allah'ındır.
Buna rağmen Kur'an yerine, Hadis/ Sünnet dinini yaşayıp, dayatmak nasıl bir siyasettir, halet-i ruhiyyedir.??
Akıllı bir Müslüman, hadisleri kendi akıl süzgecinden geçirir ve neyin hadis olup olmadığını kavrar. "Yeryüzü balığın sırtındadır. Cennete girecekler ilk olarak bu balığın ciğerinden yiyecektir." (buhari 3/51) gibi ifadeler İslam'la ilgisi olmayacak kadar akıl dışıdır.
Sabah yedi adet acze hurması yiyen kişiye o gün sihir ve zehir zarar vermez, diyor Buhari
Asıl sorun hadislere inanmak ya da inanmamak değil, hangi hadislere inanıp inanmadığınız ve bunu nasıl seçtiğinizdir. Kendiniz hadisinizi, dininizi ve tanrınızı seçerseniz, tanrınızı da kendiniz yontmuş olursunuz. Dininizi, hadisinizi ve tanrınızı Kuran'dan öğrenin.
Yorum Gönder