Başbağlar katliamı |
Baş bağlar katliamı, Erzincan Kemaliye ilçesi Baş bağlar katliamı, 5 Temmuz 1993 tarihinde Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı Baş bağlar köyünde PKK tarafından gerçekleştirilen ve 33 sivilin öldürüldüğü, 45 evin ve caminin yakıldığı terör saldırısıdır.
Baş bağlar katliamı, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kanlı terör eylemlerinden biri olarak kabul edilmektedir.
Katliamın nedeni ve failleri hakkında çeşitli iddialar ve tartışmalar bulunmaktadır.
Katliamdan kurtulanlar, saldırganların kimliklerini ve eylemin nasıl gerçekleştiğini anlatmışlardır.
Katliamın ardından devlet yetkilileri, güvenlik güçleri ve sivil toplum kuruluşları olay yerine gelerek incelemelerde bulunmuşlar ve mağdurlara yardım etmişlerdir.
Katliamın sorumlularının yakalanması ve yargılanması için çeşitli girişimlerde bulunulmuştur. Ancak katliamın üzerinden 30 yıla yakın bir süre geçmesine rağmen, katliamla ilgili somut bir sonuç elde edilememiştir.
Katliam, Türk halkının hafızasında derin bir yara olarak kalmıştır.
Bu katliamda sözde PKK tarafında Sivas'ın öcü alınmıştır, Alevileri yanına çekmek adına PKK'nın bu katliama getirdiği mazeret Sivas Madımak'ın öcü(!)
Turgut Özal'ın zamanında bir avuç çapulcu değerlendirmesi yaptığı olaylar sonucunda bu gün
Irak'ın kuzeyinde resmen.
Suriye'nin kuzey doğusunda fiilen Kürt devletçikleri kuruldu şimdi sırada ne var dersiniz ?
2 Temmuz 1993 Sivas'ta Pir Sultan Abdal'ı anma şenlikleri (Madımak katliamı)için kente gidenleri hedef alan katliamdan üç gün sonra ;
Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı Baş bağlar köyüne silahlı bir grup tarafından bir baskın düzenlenir
Baskında 33 kişi ölür.
Köy ateşe verilir.
PKK'nın İmralı Cezaevi'ndeki lideri Abdullah Öcalan yargılandığı sırada mahkemedeki ifadesinde.
Saldırının Doktor Baran kod adlı terörist tarafından düzenlendiğini söyler
5 Temmuz 1993
Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı, şehre 150-kilometre uzaklıktaki Baş bağlar köyünü basıp bir saatten uzun bir süre PKK propagandası yapan bir grup;
Saha sonra yirmi sekiz erkeği kurşuna dizdi.
Aralarında kadınların da olduğu 5 kişi de .
Sığındıkları evlerin ateşe verilmesiyle yakılarak öldürüldü.
Köydeki evlerin büyük bölümü
Köy okulu
Köy camisi ve
Halkevi de ateşe verildi.
Saldırı sırasında, köyün telefon ve elektrik hatları da kesildi.
Olay, ancak komşu köydekilerin haber vermesiyle ortaya çıktı.
Gece düzenlenen baskından sonra
Cumhuriyet gazetesinden Ferit Demir'e konuşan köyün muhtarı Ali Akarpınar şunları söylüyordu:
Teröristler önce bölücü içerikli propaganda yaptılar ve kesinlikle kimseye zarar vermeyeceklerini söylediler.
Köyümüze ilk kez teröristler geldiği için olayın nereye varacağını tahmin edemiyorduk.
Zira köyün dışında topladıkları insanların tamamı silahsızdı ve onlara karşı yapabilecekleri bir şey yoktu.
Bunun için de bunların bir an önce gitmelerini bekliyorduk.
Köy halkını kurbanlık koyunlar gibi dizen teröristler daha sonra üzerimize kurşun yağdırmaya başladılar.
Bir taraftan da bütün köyümüz alev alev yanıyordu.
Baş bağlar muhtarı
Katliamdan kurtulanların da kurşunlandığını anlattı.
Köyde tesadüfen kurşunlardan kaçan 60 yaşındaki Hakkı Keskin de .
Tüm erkekleri köy meydanında topladıklarını ve silahla taradıklarını, kendisinin de kaçarak kurtulduğunu anlatmıştı.
Keskin, PKK'lıların topladığı kadınlara şu konuşmayı yaptığını aktarıyordu:
Siz Sivas'ta Kürt halkının temsilcilerini katlettiniz ,
Biz de sizin erkeklerinizi cezalandıracağız.
1938'de Dersim'de yaptığınız katliamların hesabını da soracağız ,
Bütün erkeklerinizi öldürüyoruz.
PKK lideri Abdullah Öcalan
15 Şubat 1999'da Kenya'da yakalanıp Türkiye'ye teslim edilmişti.
Abdullah Öcalan Haziran 1999'da İmralı'da yargılanırken, Başbağlar'daki baskından haberi olmadığını söyledi.
Başbağlar katliamını kim yaptı Öcalan'a göre köyde yaşananların sorumlusu.
Doktor Baran kod adlı bir PKK sorumlusuydu.
Dönemin Erzincan Valisi Recep Yazıoğlu da
Katliamın PKK tarafından gerçekleştirildiğini, örgüt üyelerinin baskın sırasında bildiri dağıttıklarını anlattı.
Recep Yazıcıoğlu bildiride şu ifadelerin yer aldığını söylüyordu:
Sivas olaylarının ve orada katledilen vatandaşların kanı yerde kalmayacaktır.
Onların öcünü aldık.
Almaya devam edeceğiz.
Baş bağlar Katliamından yaralı kurtulan muhtar Ali Akarpınar .
Üzerinden 25 yıl geçen saldırının faillerinin bulunamamasına tepkili, Anadolu Ajansı'na konuşan Ali Akarpınar sürece dair şunları söyledi:
Devlet Denetleme Kurulu'na elimizdeki bilgi, belge ve dokümanlarla gidip 7 saat açıklama yaptık.
Dava dosyası Sivas olayı ile birleştirildi ancak Sivas olayıyla ilgili rapor hazırlandı,
Baş bağlar ile ilgili hazırlanmadı.
O dosya içinde Baş bağlar'a tek satır yer verilmedi.
Sivas olaylarının intikamının alınması amacıyla Baş bağlar Katliamı'nın yapıldığına ilişkin buraya bir bildiri bırakılmıştı.
Buna rağmen maalesef Baş bağlar olayı görünmez oldu.
Ölenler öldükleri ile kaldılar
Ruhları şad, mekanları cennet olsun
A.Atam
Türkiye'deki en kanlı katliam baş bağlar katliamı
Baş bağlar katliamı, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kanlı terör eylemlerinden biri olarak kabul edilmektedir.
Katliamın nedeni ve failleri hakkında çeşitli iddialar ve tartışmalar bulunmaktadır.
Katliamdan kurtulanlar, saldırganların kimliklerini ve eylemin nasıl gerçekleştiğini anlatmışlardır.
Katliamın ardından devlet yetkilileri, güvenlik güçleri ve sivil toplum kuruluşları olay yerine gelerek incelemelerde bulunmuşlar ve mağdurlara yardım etmişlerdir.
Katliamın sorumlularının yakalanması ve yargılanması için çeşitli girişimlerde bulunulmuştur. Ancak katliamın üzerinden 30 yıla yakın bir süre geçmesine rağmen, katliamla ilgili somut bir sonuç elde edilememiştir.
Katliam, Türk halkının hafızasında derin bir yara olarak kalmıştır.
Adım adım Baş bağlar katliamı:
Erzincan Kemaliye ilçesi Başbağlar katliamı, Başbağlar, yıl 1993 sıcak bir Temmuz ayının ilk haftası.
Türkiye'de arka arkaya yaşanan iki katliam birden yaşandı.
Türkiye'de arka arkaya yaşanan iki katliam birden yaşandı.
- Sivas Madımak
- Erzincan Baş bağlar
Bu katliamda sözde PKK tarafında Sivas'ın öcü alınmıştır, Alevileri yanına çekmek adına PKK'nın bu katliama getirdiği mazeret Sivas Madımak'ın öcü(!)
Turgut Özal'ın zamanında bir avuç çapulcu değerlendirmesi yaptığı olaylar sonucunda bu gün
Irak'ın kuzeyinde resmen.
Suriye'nin kuzey doğusunda fiilen Kürt devletçikleri kuruldu şimdi sırada ne var dersiniz ?
2 Temmuz 1993 Sivas'ta Pir Sultan Abdal'ı anma şenlikleri (Madımak katliamı)için kente gidenleri hedef alan katliamdan üç gün sonra ;
Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı Baş bağlar köyüne silahlı bir grup tarafından bir baskın düzenlenir
Baskında 33 kişi ölür.
Köy ateşe verilir.
PKK'nın İmralı Cezaevi'ndeki lideri Abdullah Öcalan yargılandığı sırada mahkemedeki ifadesinde.
Saldırının Doktor Baran kod adlı terörist tarafından düzenlendiğini söyler
Baş Bağlar 'da ne oldu?
5 Temmuz 1993
Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı, şehre 150-kilometre uzaklıktaki Baş bağlar köyünü basıp bir saatten uzun bir süre PKK propagandası yapan bir grup;
Saha sonra yirmi sekiz erkeği kurşuna dizdi.
Aralarında kadınların da olduğu 5 kişi de .
Sığındıkları evlerin ateşe verilmesiyle yakılarak öldürüldü.
Köydeki evlerin büyük bölümü
Köy okulu
Köy camisi ve
Halkevi de ateşe verildi.
Saldırı sırasında, köyün telefon ve elektrik hatları da kesildi.
Olay, ancak komşu köydekilerin haber vermesiyle ortaya çıktı.
Baş bağlar köylüleri katliamla ilgili ne demişti?
Gece düzenlenen baskından sonra
Cumhuriyet gazetesinden Ferit Demir'e konuşan köyün muhtarı Ali Akarpınar şunları söylüyordu:
Teröristler önce bölücü içerikli propaganda yaptılar ve kesinlikle kimseye zarar vermeyeceklerini söylediler.
Köyümüze ilk kez teröristler geldiği için olayın nereye varacağını tahmin edemiyorduk.
Zira köyün dışında topladıkları insanların tamamı silahsızdı ve onlara karşı yapabilecekleri bir şey yoktu.
Bunun için de bunların bir an önce gitmelerini bekliyorduk.
Köy halkını kurbanlık koyunlar gibi dizen teröristler daha sonra üzerimize kurşun yağdırmaya başladılar.
Bir taraftan da bütün köyümüz alev alev yanıyordu.
Baş bağlar muhtarı
Katliamdan kurtulanların da kurşunlandığını anlattı.
Köyde tesadüfen kurşunlardan kaçan 60 yaşındaki Hakkı Keskin de .
Tüm erkekleri köy meydanında topladıklarını ve silahla taradıklarını, kendisinin de kaçarak kurtulduğunu anlatmıştı.
Keskin, PKK'lıların topladığı kadınlara şu konuşmayı yaptığını aktarıyordu:
Siz Sivas'ta Kürt halkının temsilcilerini katlettiniz ,
Biz de sizin erkeklerinizi cezalandıracağız.
1938'de Dersim'de yaptığınız katliamların hesabını da soracağız ,
Bütün erkeklerinizi öldürüyoruz.
PKK Baş bağlar katliamı ilgili ne dedi?
PKK lideri Abdullah Öcalan
15 Şubat 1999'da Kenya'da yakalanıp Türkiye'ye teslim edilmişti.
Abdullah Öcalan Haziran 1999'da İmralı'da yargılanırken, Başbağlar'daki baskından haberi olmadığını söyledi.
Başbağlar katliamını kim yaptı Öcalan'a göre köyde yaşananların sorumlusu.
Doktor Baran kod adlı bir PKK sorumlusuydu.
Dönemin Erzincan Valisi Recep Yazıoğlu da
Katliamın PKK tarafından gerçekleştirildiğini, örgüt üyelerinin baskın sırasında bildiri dağıttıklarını anlattı.
Recep Yazıcıoğlu bildiride şu ifadelerin yer aldığını söylüyordu:
Sivas olaylarının ve orada katledilen vatandaşların kanı yerde kalmayacaktır.
Onların öcünü aldık.
Almaya devam edeceğiz.
Baş bağlar katliamı Yargı süreci
Baş bağlar Katliamından yaralı kurtulan muhtar Ali Akarpınar .
Üzerinden 25 yıl geçen saldırının faillerinin bulunamamasına tepkili, Anadolu Ajansı'na konuşan Ali Akarpınar sürece dair şunları söyledi:
-- Baş bağlar yıllardır adalet arıyor, çalmadığımız kapı, gitmediğimiz makam kalmadı ama bugüne kadar sonuç alamadık.
1994 yılında Devlet Güvenlik Mahkemesinde başlayan davanın 4 duruşması Erzincan, 24 duruşması İzmir DGM'de görüşüldü.
1998 yılında Baş bağlar olayı takipsizlikle kapandı.
Daha sonra sivil ve yargı önünde birçok denemelerimiz oldu.
2013 yılında 23. dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Hakları Komisyonuna da davamızı anlattık.
Oradan da sonuç alamadık.
1994 yılında Devlet Güvenlik Mahkemesinde başlayan davanın 4 duruşması Erzincan, 24 duruşması İzmir DGM'de görüşüldü.
1998 yılında Baş bağlar olayı takipsizlikle kapandı.
Daha sonra sivil ve yargı önünde birçok denemelerimiz oldu.
2013 yılında 23. dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Hakları Komisyonuna da davamızı anlattık.
Oradan da sonuç alamadık.
Devlet Denetleme Kurulu'na elimizdeki bilgi, belge ve dokümanlarla gidip 7 saat açıklama yaptık.
Dava dosyası Sivas olayı ile birleştirildi ancak Sivas olayıyla ilgili rapor hazırlandı,
Baş bağlar ile ilgili hazırlanmadı.
O dosya içinde Baş bağlar'a tek satır yer verilmedi.
Sivas olaylarının intikamının alınması amacıyla Baş bağlar Katliamı'nın yapıldığına ilişkin buraya bir bildiri bırakılmıştı.
Buna rağmen maalesef Baş bağlar olayı görünmez oldu.
Ölenler öldükleri ile kaldılar
Ruhları şad, mekanları cennet olsun
A.Atam
Yorum Gönder