AHISKA TÜRKLERİ SÜRGÜNÜ

Ahıska Türkleri sürgünü
Ahıska Türkleri sürgün

AHISKA TÜRKLERİ SÜRGÜNÜ

Tarihte Türklere uygulanan sürgünler katliamlar Ahıska Türkleri sürgünü:

Ahıska Türklerinin Kökenleri

Coğrafi Konum: "Ahıska Türkleri" adını, tarihi Ahıska bölgesinden alır. Bu bölge, günümüzde Gürcistan sınırları içinde yer alan, Türkiye ile komşu olan Mesheti  bölgesinin merkezidir. Tarihsel Derinlik: Bölgenin tarihi oldukça eskiye dayanır. Bölge, sırasıyla:


Türkleşme Süreci: Bölgenin kesin olarak Türk yurdu haline gelmesi, 1071 Malazgirt Zaferi'nden sonra, özellikle Selçuklu döneminde başlamıştır. Oğuz Türk boyları (Kıpçaklar, Çıldır Atabekleri vb.) bölgeye yerleşmiştir.

Osmanlı Dönemi: 1578 yılında Osmanlı İmparatorluğu bölgeyi tamamen kontrol altına alarak Çıldır Eyaleti'ni kurmuştur. Ahıska, eyaletin merkezi olmuş ve 250 yılı aşkın bir süre Osmanlı yönetiminde kalmıştır.

Rus İşgali: 1828-1829 Osmanlı-Rus Savaşı'nın ardından imzalanan Edirne Antlaşması ile Ahıska bölgesi Rus İmparatorluğu'na bırakılmıştır. Bu tarihten sonra bölgede yaşayan Müslüman Türk nüfusa yönelik baskılar artmış ve bir kısmı Osmanlı topraklarına göç etmek zorunda kalmıştır.

Özetle: Ahıska Türkleri, tarihi Ahıska bölgesinin en eski halklarından biri olup, 250 yıllık Osmanlı Türk yönetimi ve daha önceki Türk yerleşimlerinin etkisiyle kimliklerini oluşturmuşlardır.

Ahıska Türklerinin Sürgün Edilme Nedenleri (14 Kasım 1944)


Sürgün:Josef Stalin yönetimindeki Sovyetler Birliği tarafından gerçekleştirilmiştir. Resmi gerekçeler ve perde arkasındaki gerçek sebepler ise şunlardır:

Stalin'in Güvenlik Paranoyası ve "Sınırları Temizleme" Politikası:


II. Dünya Savaşı (1941-1945) sırasında, Ahıska bölgesi Türkiye sınırına oldukça yakındı. Stalin, Türkiye'nin Nazi Almanyası'nın yanında savaşa katılma ihtimalinden endişeliydi. Bu korkuyla, sınır bölgelerinde yaşayan ve "güvenilmez" olarak nitelendirdiği etnik grupları (Ahıska Türkleri, Kırım Tatarları, Almanlar, Çeçen-İnguşlar vb.) topluca sürgün etme politikası izledi.

Etnik ve Dinsel Ayrımcılık:


Ahıska Türkleri Müslüman olup, Türkiye ile derin tarihi, kültürel ve dilsel bağlara sahipti. Stalin için bu durum, onları "potansiyel hain" ve "beşinci kol" olarak değerlendirmek için yeterli bir sebep oluşturuyordu.

Resmi Gerekçe (Bahane):


Sovyet hükümeti, Ahıska Türklerinin Almanlarla işbirliği yaptığı ve Türkiye adına casusluk yaptığı iddialarını öne sürerek sürgünü meşrulaştırmaya çalıştı. Ancak bu iddialar tamamen temelsizdi; bölge hiçbir zaman Alman işgaline uğramamıştı. 

Ahıska Sürgünün Acı Sonuçları:

 
Operasyon: 14 Kasım 1944 gecesi, 50.000'den fazla Ahıska Türkü, çoğunluğu kadın, çocuk ve yaşlı olmak üzere, evlerinden zorla alınıp hayvan taşımak için kullanılan vagonlara dolduruldu. 

Zorlu Yolculuk: Aylar süren tren yolculuğu sırasında, soğuk, açlık ve hastalık gibi nedenlerle yaklaşık 17. kişi hayatını kaybetti. 

Varış Yerleri: Sağ kalanlar, Orta Asya'nın ücra bölgelerine (Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan) dağıtıldı.

Özel Yerleşim Rejimi: Sürgün edilenler, onlarca yıl boyunca "özel yerleşimci" statüsünde tutuldular, seyahat özgürlükleri kısıtlandı ve sıkı bir polis gözetimi altında yaşadılar.

Asimilasyon ve Kimlik Kaybı: Pasaportlarına "Türk" yerine yanlış etnik kimlikler (Özbek, Azeri, Tatar vb.) yazıldı. 
Bu durum, sonraki yıllarda kimlik sorunları yaşamalarına neden oldu.

Sonuç olarak, Ahıska Türkleri, Stalin'in şüphe ve ayrımcı politikalarının kurbanı olarak, anavatanlarından koparılmış, büyük acılar yaşamış ve diaspora haline gelmiş bir Türk topluluğudur. Sürgünün üzerinden onca yıl geçmesine rağmen, birçoğu hala anavatanlarına dönme özlemi taşımaktadır.