-->
zWZ3ZJ90R4zzhbql6NUZDSuEAK5vmsQ96TEJw5QR
Bookmark

HUKUĞUN ÜSTÜNLÜĞÜ MÜ - ÜSTÜNLERİN HUKUKU MU ?

Türkiye'de Hukukun Üstünlüğü Mü, Üstünlerin Hukuku Mu Geçerlidir?


Hukuk, bir toplumda yaşayan bireylerin karşılıklı ilişkilerini düzenleyen, uyulması gereken kurallar bütünüdür. Hukuk, bireylerin haklarını ve özgürlüklerini korumayı, toplum düzenini sağlamayı ve adaleti sağlamayı amaçlar.

Türkiye'de Hukukun Üstünlüğü Mü, Üstünlerin Hukuku Mu Geçerlidir?

Türkiye'de hukukun üstünlüğü ilkesi, Anayasa'nın temel bir ilkesidir. Ancak, Türkiye'de zaman zaman hukukun üstünlüğü ilkesi zedelenmektedir. Bu durumda, üstünlerin hukuku geçerli olmaktadır. Bu makale, Türkiye'de hukukun üstünlüğü ilkesi ile üstünlerin hukuku arasındaki çatışmayı ve bu çatışmanın nedenlerini incelemektedir.


Hukuk, toplumda yaşayan tüm bireyler için geçerlidir. Bu, hukukun üstünlüğü ilkesinin temelini oluşturur. Hukukun üstünlüğü ilkesine göre, herkes hukuk önünde eşittir. Yasalara uymak, iktidar sahipleri de dahil olmak üzere herkes için zorunludur.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 2. maddesinde, "Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına saygılı, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir." ifadesi yer almaktadır. Bu ifade, Türkiye'de hukukun üstünlüğünün temel bir ilke olduğunu göstermektedir.

Ancak, Türkiye'de hukukun üstünlüğü ilkesi zaman zaman zedelenmektedir. Örneğin, iktidardaki siyasi parti veya kişiler, kendi çıkarları doğrultusunda hukuku kendi isteklerine göre yorumlayabilmektedir. Bu durum, hukukun üstünlüğünün zayıflamasına ve üstünlerin hukukunun geçerli olmasına neden olabilmektedir.

Türkiye'de hukukun üstünlüğünün güçlendirilmesi için, hukukun herkes için eşit şekilde uygulanması, yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının sağlanması ve hukukun etkin bir şekilde uygulanması gerekmektedir.

Türkiye'de hukukun üstünlüğü ilkesi ile üstünlerin hukuku arasında yaşanan çatışmanın temel nedenleri şunlardır:

  • İktidardaki siyasi parti veya kişilerin hukuku kendi çıkarları doğrultusunda yorumlaması
  • Yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının tam olarak sağlanamaması
  • Hukuk sisteminin etkin bir şekilde işlememesi

Bu nedenlerin ortadan kaldırılması için, aşağıdaki önlemlerin alınması gerekmektedir:

  • Hukuk eğitimi ve bilincinin artırılması
  • Yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının güçlendirilmesi
  • Hukuk sisteminin etkinliğinin artırılması

Bu önlemlerin alınması, Türkiye'de hukukun üstünlüğünün güçlenmesini ve üstünlerin hukukunun ortadan kaldırılmasını sağlayacaktır.

Hukukun üstünlüğü mü, üstünlerin hukuku mu? Hukuk herkese lazım , gün gelir hukuku çiğneyenlere de , Bu gün yerel bir mahkeme , anayasa mahkemesinin kararını yok saymış , tanımamış , anayasa mahkemesinin hak gaspı var , yeniden yargılama gerekir hükmünü uygulamayarak , kendini anayasa mahkemesinin üstüne konumlandırmıştır , , 

Ayaktan baş , baştan ayak olmaz .

Misal 
Yerel mahkeme, Anayasa Mahkemesi'nin Enis Berberoğlu kararını tanımamıştı!
Bu bir darbedir .
Hukuka , kanuna ve yasaya yapılan bir darbedir .

Bu kararla Anayasa Mahkemesi'ne had bildiren bir alt mahkeme oluşmuş
Bu güne kadar Görülmemiş bir olay meydana gelmiştir .

Beğen veya beğenme, hiçbir alt mahkemenin en üst mahkemeyi tanımama hakkı yoktur 
Bu yapılan Hukuk sistemine  açık açık bir  darbedir .

  • Yasama,
  • Yürütme ve
  • Yargı ayrıdır.

Kaymakamlar da İçişleri Bakanlığının kararlarını tanımayabilir mi? 
Ya da müftülükler Diyanet İşleri kararlarını yok sayabilir mi?

Yasama organı (Meclis) ulusun yasalarını yapar.
Yürütme (siyasi iktidar) devleti hizmetlerini yürütür.
Yargı, hukukla ilgili işleri görür.

Demokraside/hukuk devletinde; siyasi erkin başı, yasama veya yargının alanına karışamaz.
Dikta ayrı.

Demokrasi; hukuk devleti olmayı gerektirir.
Hukuk devletinde;
-Yasama
-Yürütme
-Yargı ayrıdır (Kuvvetler ayrılığı)

Bu üç kuvvet tek elde toplandığında artık dikta var demektir.

Artık bireyin hukukundan ya da "hukuk" tan söz edilemez.
Çok temel bilgiler ama hatırlatmakta yarar var.
Hukukun olmadığı yerde kimsenin;
-Canı
-Malı
-Irzı güvende değildir.

Her konuda yetkili, gücün tek sahibi olan bir diktatör; 
İstediği kişinin malına çöker,
İstediğini içeri tıkar,
İstediğini ipe çeker,
İstediğini azleder,
İstediğini istediği konuma getirir.
Zulümdür!

Dikta ile yönetilen bir ülkenin insanıysan;
Canın , malın ırzın güvencede değil.
Özgür değilsindir .

Esas olarak hiçbir hakkın yok, eğer kırıntı düşecekse ona da diktatör karar verir.
Hukukun
 üstünlüğü , üstünlerin hukukuna dönüşmüştür .

Hayatınla ilgili her konu, onun iki dudağı arasındadır artık .
Razı mısınız ?

Türkiye'de hukukun üstünlüğü ilkesi, Anayasa'nın temel bir ilkesidir. Ancak, Türkiye'de zaman zaman hukukun üstünlüğü ilkesi zedelenmektedir. Bu durumda, üstünlerin hukuku geçerli olmaktadır. Bu durum, hukukun üstünlüğünü zayıflatan ve adaletsizliğe neden olan bir durumdur.

Türkiye'de hukukun üstünlüğünün güçlendirilmesi için, hukuk eğitimi ve bilincinin artırılması, yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının güçlendirilmesi ve hukuk sisteminin etkinliğinin artırılması gerekmektedir. Bu önlemlerin alınması, Türkiye'de hukukun üstünlüğünün güçlenmesini ve üstünlerin hukukunun ortadan kaldırılmasını sağlayacaktır.


Son söz ..
Adalet gün gelir herkese lazım olur
Hatta onu ayakları altına alıp paspas yapana dahi !

A.Atam  
Yorum Gönder

Yorum Gönder

Yorumlarda lütfen saygılı olun