İNSAN OLMAK NASIL BİR DUYGUDUR - KENDİME YAZILARIM

İnsan olmak nasıl bir duygudur

İnsan olmak 

İnsan olmak nasıl bir duygudur, bu soru, felsefe, psikoloji, sosyoloji ve hatta biyoloji gibi birçok bilim dalının ilgi alanına giren karmaşık ve derin bir sorudur. İnsan olmak, sadece fiziksel özelliklerimizle değil, aynı zamanda zihinsel, duygusal, ahlaki ve kültürel yönlerimizle de tanımlanabilir. 

İnsan olmak hem bireysel hem de toplumsal bir varlık olmak demektir. 

İnsan olmak hem doğal hem de yapay bir çevreyle etkileşim halinde olmak demektir. 

İnsan olmak hem geçmişten hem de gelecekten etkilenmek demektir.

İnsan olmanın duygusu ise, her insan için farklı olabilir. 

Bazı insanlar için insan olmak, hayatın anlamını aramak, kendini geliştirmek, başkalarına yardım etmek gibi yüksek ideallerle dolu bir duygudur. 

Bazı insanlar için insan olmak, hayatta kalmak, mutlu olmak, sevmek ve sevilmek gibi temel ihtiyaçlarla ilgili bir duygudur. 

Bazı insanlar için insan olmak, acı çekmek, adaletsizlik görmek, yalnızlık hissetmek gibi zorluklarla karşılaşmakla ilgili bir duygudur.


İnsan olmanın duygusunu anlamak için, kendimizi ve başkalarını tanımaya çalışmalıyız. Kendimizi tanımak için, kişilik, yetenek, ilgi, değer ve hedeflerimizi keşfetmeliyiz. 

Başkalarını tanımak için, empati kurmalı, farklılıklara saygı göstermeli ve iletişim kurmaya çalışmalıyız. 

İnsan olmanın duygusunu anlamak için hem kendimize hem de başkalarına karşı dürüst, sorumlu ve saygılı olmalıyız.


İnsan olmanın duygusunu paylaşmak için ise, topluma katkıda bulunmalı, iş birliği yapmalı ve dayanışma göstermeliyiz. 

Topluma katkıda bulunmak için, mesleklerimizle, hobilerimizle veya gönüllü faaliyetlerimizle değer yaratmalıyız. 

İş birliği yapmak için, ortak hedefler doğrultusunda çalışmalı, fikir alışverişinde bulunmalı ve çözüm üretmeliyiz. 

Dayanışma göstermek için ise, ihtiyacı olanlara destek olmalı, adaleti savunmalı ve barışı korumalıyız.

İnsan olmak nasıl bir duygudur? Bu sorunun kesin bir cevabı yoktur. 

Ancak insan olmanın duygusunu anlamak ve paylaşmak için çaba gösterirsek, daha mutlu ve daha anlamlı bir hayat yaşayabiliriz.
İnsan olmak nedir? Nasıl bir duygudur insan olmak, bir ineğe desek ki, bu dünya da ne yapıyorsun ne işe yararsın, Spor yapmazsın, Maç izlemezsin, Dans etmez, eğlenmezsin, Oraya, buraya takılmazsın, Kahveye gitmez, hiç oyun oynamazsın, İnek gibi yaşarsın, Sabah çayıra gidersin, Akşam ahıra dönersin, Bunları mı yapmaya geldin dünyaya…dediğimiz anda inek bize ne cevap verir sizce?

Diyelim ki yukarıdakileri bir ineğe söyledik. İneğin bize cevabı şöyle olur.
İnek dile gelse insanoğluna ne der

Sen bunu bana nasıl söylersin.
Şu buzdolabını aç bakalım.
Süt benden çıkar.
Yoğurt benden yapılır.
Tereyağı benim sütümden yapılır.
Kaymak benim sütüm ile yapılır.
Köfte benim etimden yapılır.
Sucuk benim et kullanılarak yapılır.
Pastırma benim etlerim kullanılarak yapılır
Ayağındaki ayakkabı benim derimden yapılır.
Belindeki kemer bile benden yapılır.
Eğer ki ben olmasam senin pantolonuna takacağın bir kemerin bile olmaz.
Ey insanoğlu;

Senin etin yenmez, derin yüzülmez,
Kanın içilmez, kılın beş para etmez.
Ne yağ verirsin ne de tezek,
İlk günde kaçarsın, tarlaya sürsek.
Oysa senin de mutlaka bir vazifen olmalı,
Benim bu yermem den birazcık ibret almalı.
Sor bakalım nefsine,
Niçin gelmiş bu dünyaya?
Ne yapmak lazım, Eşrefi mahlûk olmaya?

İnsan olmak ve Yaşadığımız hayatı hayvanlardan daha az anlamak ne hazin şey.
Bazılarına göre çok zordur.
Öylesine zordur ki;
Bu tıynetteki kişiler kolaya kaçmış, toplumun içinde birer insan görünümlü hayvan olmayı seçmişlerdir.

İnsanoğlu neden var oldu

Evet İnsanoğlu bu dünyaya boşuna gönderilmedi.
Bizler insanoğulları bu dünyaya niçin ve neden geldiğimizi hatırlayalım.
Biz ve ben kimim?
Ben nereden geldim? Ve
Ben nereye gidiyorum?
Hayvan olmak kolay.
Ya insan olmak. İşte o zordur, zordur insan olmak, hatta insan kalabilmek
Aslında her doğan insan iyi doğar, başlangıcında iyidir,
Kötülük ise bünyeye sonradan, kötü insanlarca şırınga edilir.

İnsan olmak
Toplumsal bir varlık olmaktır
İçinde yaşadığı topluma bilgisi ile, varlığı ile katkı sağlamaktır

 
İnsan olmak
Öncelikle fark etmekle başlar…
Ardından kendine giden yolda yürümekle devam eder…
İnsanoğlu, koca bir muammadır.
Araştıran, soruşturan, anlayan ve hisseden.
Kedi gibi önünde bir yumak, yani hayat.
Gün geliyor kâh oynuyor, kâh çekiştiriyor, kâh dolaştırıyor, kâh karıştırıyor…

İnsan olmak.
İradeyle ile biçim alır…
Ardından sarp yokuşlar, kasılmalar ve sancılarla da olgunlaşır…
Aslına bakarsanız insan, varlığa dokunan sihirli bir değnek…
Doğada her şey insanla anlam buluyor…
Gök yüzü yeryüzü; doğa, canlılar, cansızlar, varlıklar…

İnsan oğlu, şiarını şuurla alır.
İnsan olmak.
Sıkılmış bir yumruk olmaktır dünyaya…
İnsan olmak
Yaşadığımız dünyadaki yegâne sınavdır keşke herkes de bunun farkında olabilseydi cenneti beklemeye gerek kalmaz, dünya zaten bir cennet olurdu


Ne yazık ki iki ayağının üzerinde durup nefes alabilmek yeterli bir ölçüt değildir insan olmak için.
Kendi aklı ile düşünebilmek, doğruyla yanlışı ayırt edebilmektir.
Her davranışın ileride doğuracağı sonuçlarını hesap etmek.
Kendine, topluma ve doğaya karşı sorumluluk duymaktır.
Vicdan sahibi olabilmektir insan olmak.
Sevginin saygının aşkın kıymetini bilip doyasıya yaşamaktır.
Günümüzde harbiden marifettir artık.

İnsan olmak herkesin koştuğu yöne değil, gerektiğinde herkesin koştuğu yönden aksi yöne koşabilmeye cesaret edebilmektir.
Bazılarının içmekte yarıştığı ahmaklık pınarından içmeden de var olabilmeyi becerebilmektir.

İnsan olmak.
İnsan olmak boyna takılan tasmayı lütuf görmemektir.
İnsan olmak
İnsanoğlunun kendisiyle mücadelesini, nefsiyle savaşını kazanmasının sonucudur.
Zordur.
Uzun bir yolculuktur.
Kendi içimizde sorgulamayı, düşünmeyi, hissetmeyi, gerçeğin peşinde koşmayı, bilgi sahibi olmayı, özeleştiriyi ve daha nice meziyetleri gerektirir.

İnsan olmak o kadar kolay olsaydı eğer dünya zaten çok daha farklı bir yer olurdu.
İnsan olmanın kitabı yoktur, ezberlenecek bir formül de hiç değildir, insanları ayırmadan, zengin yoksul demeden, sahip olduğu kişilik değerlerine ve sıfatlara göre değil de önce insan olduğu için sevebilmek, başkalarının da derdine ortak olabilmeyi, çözüm üretemez isen dahi en azından dinlemeyi bilmektir bazen.

Paylaşmaktır kimi zaman bir simidi tam ortasından bölerek.
Tanımadığın bir kişiye dahi günaydın demek selam vermektir.
Taşıdığın sıfatlarından kurtulmaktır bazen, yalın ve çıplak olmaktır. Iyi niyetli, dürüst, alçak gönüllü, merhametli, yardımsever olmaktır.
Kişilerin yüzlerine değil, ruhlarına bakabildiğinde insan olmak adına bir adım atmışsın demektir.

İnsan olmak
Kime ve neye göre diyerek yaklaşılması gereken olgu olmamalı, insanoğluna yaratılıştan beri kimse eline bir kullanma kılavuzumuzu vermediği için her daim insan olmakta zorlanmıştır.
Dinlerin getirdiği ve toplumların oluşturduğu yazılı olan olmayan hiçbir kural İnsanoğlunu ne yazık ki insan yapmaya yetmemiştir.

Aslına bakarsanız o kadar kolayken karmaşıklaştırmayı becerdiğimiz bir yetenek insan olmak sanırım.

Ne zaman iyi bir insan oluruz

Dervişin birine sorarlar
Nasıl daha iyi bir insan oluruz diye.
Cevap vermiş derviş
Üç adım atmakla" diye ve devam etmiş:
1. Önce sana kötülük yapanlara kötülük düşünmeyeceksin. İnsan olmak için atacağın ilk adım budur.
2. Sana kötülük yapanlara iyilik yapabildiğin anda ise ikinci büyük adımı atmış olursun ve hakiki insan olmaya başlarsın.
3. Sana iyilik yapanlar ile sana kötülük yapanların arasında bir fark hissetmeyecek hale geldiğin zaman ise, işte o zaman insan olursun.


Son söz

İnsanlığa ve insanlara katkısı olmayan sözde insanın
Hayvandan ne farkı ola ki!
Yukarıda bir delik, aşağıda bir delik
Sap yiyip, saman sıçar.