-->
zWZ3ZJ90R4zzhbql6NUZDSuEAK5vmsQ96TEJw5QR
Bookmark

İmam Ebu Hanife Türk mü Fars mı

İmam Ebu Hanife Türk mü Fars mı
İmam Ebu Hanife Türk mü Fars mı   


İmam Ebu Hanife Türk mü Fars mıİmam-ı azam Ebu Hanife Yahudi bir komşusuna sorar, “filancanın oğlu, kızımla evlenmek istiyor, ne dersin, kızımı ona vereyim mi? 
Yahudi olan komşu büyük bir şaşkınlık içerisinde cevap verir
Siz büyük bir İslam alimsiniz kızınızın kiminle evleneceği meselesini, bana, hem de bir Yahudi’ye mi soruyorsunuz?

İmamı azam Ebu Hanife 

İmamı Azam cevap verir, sen güvenilir bir adamsın, o nedenle sana soruyorum.  
Bizde itimat itikattan önce gelir.

Adamın biri Sorar Ebu Hanefi'ye, gusletmek için nehre girdiğimde yönümü ne tarafa dönmeliyim, cevap, 
Elbiselerini çıkardığın yöne dön, 
Akıl ve mizah dolu bir cevaptır, inancında lüzumsuz işler ile kafanı karıştırma da der, bir anlamda

İmam-ı Azam ve Ateizm

 
Dehri bir yaratıcının olmadığını, kâinatın kendi kendini yarattığını ve yaşamın böyle devam ettiğini savunur, İmamı azam ne söylerse söylesin Dehri'nin üzerinde tesiri yoktur, daha sonra buluşmak üzere ayrılırlar.
O gün Dehri daha önce gelir ve İmamı Azamı beklemeye başlar.
Bakar ki İmam gelmemiştir, bir süre sonra da herhalde söyleyecek sözü kalmadı gelmeyecek fikrine kapılır
Sevinir, mutlu olur
Tam o sırada İmamı azam çıka gelir
Sorar Dehri İmamı Azama
Neden geç kaldın diye
İmamı Azam Ebu Hanife cevap anlatır

Bu sabah bir iş için nehrin öte yakasına geçmiştim, döndüğümde nehirde kayık falan yoktu gitmişti, ben de beklemeye başladım.
Bu esnada bir de baktım ki, köşede duran ağaç kendiliğinden önümüze devriliverdi
Devrilen ağaç, kendiliğinden keresteye dönüştü
Bir baktım, Keresteler de kendiliğinden kayığa dönüşüverdi
Ve kayığın içerisinde kendi kendine iki kürek vücut oluştu
Ben de hemen kayığa bindim
Kayık da beni kendiliğinden buraya getirdi.
İşte bu yüzden de geç kaldım.

Dehri;
Hadi yahu, hiç öyle bir şey olur mu?
Kayık kendi kendine nasıl olur, sem adam mı kandırıyorsun diye çıkışır

İmam-ı azam ise tebessüm ederek şöyle der:
Bir küçük kayığın bile kendiliğinden, yapıcısı ve sanatkarı olmadan meydana gelebileceğini kabul etmediğiniz halde,
Nasıl oluyor da bu muazzam kâinatın bir yapıcısı, bir yaratıcısı olmadan kendiliğinden vücut bulduğuna inanıyorsunuz?
Kâinat kâinatın değil,
Allah'ın eseridir.
Bunca bütün belgeler ortada iken,
Allah'ın varlığı ile ilgili bir tartışma ve münazara başlatmak gereksizdir, der

İmam-ı Azam Ebu Hanife kimdir

İslam da ilk mezhebin Hanefiliğin kurucusudur.
Öğretilerini en basit biçimde anlatmak gerekirse
  • İslam akıl dinidir, der
  • Kuran-ı Kerimin aklı işaret ettiğini anlatır
Takipçisi ise, İmam Maturi'dir.
İmam-ı Azam Ebu Hanife'nin kökenleri ve erken yaşamı bir tartışma konusudur, bu konuda kesin olarak pek bir şey bilinmiyor.
Genel kanı ise İmam Ebu Hanife'nin Fars kökenli bir aileden geldiği şeklindedir
Ebu Hanife'nin atalarının Sasani soylularının üyeleri olduğuna inanılıyor.
Atalarının İslam'a geçişleri hakkında çok az şey biliniyor.
Öngörü sahibidir Ebu Hanife
Edebi Edepsizden öğrenirim der.

İmam-ı Azamın Türk asıllı olması pek olası değildir.

Ebu Hanife'nin özel hayatından bahsetmek daha zordur.
Emevîler döneminde Kûfe'de doğduğunu bilinir.
Farsça ya da Türkçe konuşup konuşmadığı hakkında bilgi yoktur
Bilimsel çalışmalarının neredeyse tamamı Arapça yazılmıştır
İmam Ebu Hanife'nin
  • Arap,
  • Türk,
  • Fars 
Veya başka bir etnik köken olmasının pek bir önemi yoktur
Ömrünü İslam teolojisi ve fıkhını incelemeye adamış birisi;
Arap ırkçılığına karşı çıkmış, Abbasi halifesi Ebu Cafer tarafından öldürülmüştür.

Bence kişi
Yaptığı İşiyle anılmalı.
Etnik kökenleri ile değil.



Yorum Gönder

Yorum Gönder

Yorumlarda lütfen saygılı olun