 |
| Bu dünya yalan dünya sal gitsin |
İnsanoğlu iki kapılı bir Han'da gelip geçici bir yolcu imiş, çırılçıplak gelip, çırılçıplak giden, kefenden başka bir şey de geçmiyormuş sırat köprüsünden.
Yalan Dünya Yalandan Herkese Gülen Dünya:
Bir başkası da pencereye benzetmiş dünyayı, herkesin bir kez bakıp geçtiği
Bizim nesil İyilikten dürüstlük ve doğruluktan zarar gelmez düsturu ile büyüdü, lâkin bu katı tavrın aptallık olarak yüzümüze vurulduğunu çok sonra öğrenecektik, buna da tecrübe dedik işte.
Emeksiz yemek olmaz derler, varmış, onurundan, kişiliğinden şerefinden taviz verirsen, hemde çok var.
Ne demiş atalarımız.
Çok söz yalansız,
Çok mal haramsız olmaz diye.
Boş ver bu dünya yalan dünya.
Sustuk olmadı,
Konuştuk olmadı.
Tesiri yoksa niye konuşasın ki!
Bari yazalım birkaç şey dedik.
Onu da okuyan olur mu bilmem.
Herkes, kendi duymak istediği, kendi işine geldiği gibi yorumluyor söylenileni, yazılanı, herkesin aklı kendine kardeşim çıkarmış pazara dönmüş yine kendi aklını satın almış.
Bizim nesil İyilikten dürüstlük ve doğruluktan zarar gelmez düsturu ile büyüdü, lâkin bu katı tavrın aptallık olarak yüzümüze vurulduğunu çok sonra öğrenecektik, buna da tecrübe dedik işte.
Emeksiz yemek olmaz derler, varmış, onurundan, kişiliğinden şerefinden taviz verirsen, hemde çok var.
Ne demiş atalarımız.
Çok söz yalansız,
Çok mal haramsız olmaz diye.
Boş ver bu dünya yalan dünya.
Sustuk olmadı,
Konuştuk olmadı.
Tesiri yoksa niye konuşasın ki!
Bari yazalım birkaç şey dedik.
Onu da okuyan olur mu bilmem.
Herkes, kendi duymak istediği, kendi işine geldiği gibi yorumluyor söylenileni, yazılanı, herkesin aklı kendine kardeşim çıkarmış pazara dönmüş yine kendi aklını satın almış.
Kurtlar takmış kuzu maskesini, kimse kendisi değil günümüzde, kat kat giyinerek içini saklamış çakal, dışı belli de, toplum önünde çıplak durma cesaretini gösterenler ile alay ediyor aklınca. bilmiyor mu ki saklayacak bir şeyi olmayanın, korkacak bir şeyi de olmazmış.
Huzurla yaşamaya bakacaksın bu üç günlük yalan Dünya'da, Kazanamadın diye niye dert edesin ki. hayat hesap ile değil, vallahi tepedekilerin dağıttığı nasip ile, sal gitsin, bir tarafını yırtsan nafile olmadı mı olmuyor işte.
Bu yalan dünyada hiç boşuna haklı olmaya çalışmayacaksın, ben haklı olanın kazandığını görmedim, kim güçlü ise haklı odur.
Huzurla yaşamaya bakacaksın bu üç günlük yalan Dünya'da, Kazanamadın diye niye dert edesin ki. hayat hesap ile değil, vallahi tepedekilerin dağıttığı nasip ile, sal gitsin, bir tarafını yırtsan nafile olmadı mı olmuyor işte.
Bu yalan dünyada hiç boşuna haklı olmaya çalışmayacaksın, ben haklı olanın kazandığını görmedim, kim güçlü ise haklı odur.
Her Kişi kendine has, boşuna Yoluna yoldaş arama, herkes kendi yolunda güzel, ko gitsin
Sultan Süleyman olsan her sorunu çözemezsin, dünya yalan boşuna enerjini vaktini paranı harcama, yalan dünya, sal gitsin, hayat hatalar ile dolu, boş ver, keşke deyip takılma, geçmiş geçmişte kaldı çünkü , onca özveriye, evladın da olsa kimseden bir teşekkür ya da madalya bekleme, İnsanoğlu senden menfaati bitti ise ağzın ile kuş tutsan memnun edemezsin.
Dünya yansa, değiştirebileceğin gücün yoksa, demle bir çay, çık balkona keyfine bak, yalan dünyayı neden boş vereceksin biliyor musun?
Bunların hepsini yaptıktan sonra bir gün gelecek ki!
Eyvahhh diyeceksin,
Yaşlıyım ve tek başımayım.
Artık hiçbir işe gücüm yetmiyor.
Ne kadar yolum var bilmem ama yoruldum ben diyeceksin...
Sonra bakacaksın ki etrafına, sen varsın, İlaç poşetin var, hayal kırıklıkların var... Siktir et bu dünya Yalan dünya.
Arka planda zaman, çok acımasızca geçer.
Güzellik solgunlaşır, gençlik biter,
Her şey tek bir nefes, sonra yok olur gider.
Bu dünyada ne varsa, hepsi gelip geçici,
Bir rüzgar esintisi gibi, hafif ve sessizce.
Dağlar bile bir gün erir, nehirler kurur gider,
Her şeyin bir sonu var, bu dünyada ebedi olan ne ki?
Gökyüzüne bakarız, yıldızlar parlar uzakta,
Onlar bile bir gün söner, karanlık kaplar her yanı.
Güneş bile batarken, gösterir bize hakikati,
Her şeyin bir vakti var, ömür dediğin ne ki.
İnsanlar gelir geçer, tıpkı mevsimler gibi,
Her biri ardında bir hikaye bırakır.
Aşklar başlar ve biter, dostluklar kurulup yıkılır,
Her şeyin bir ritmi var, bu dünyada kalıcı olan ne ki?
Çiçekler açar solmaya yüz tutmuş dallarda,
Güzellikleri göz kamaştırır, ama ömürleri kısa.
Hayat bir su damlası gibi, düşer ve buharlaşır,
Her şeyin bir akışı var, sonsuzluk dediğin ne ki.
Biz insanlar, dünyanın efendisiyiz belki,
Ama unutma, her şey gibi biz de geçici.
Yapıp ettiklerimiz, söylediklerimiz, sevdiklerimiz,
Her şeyin bir anlamı var, ama bu dünyada sürekli olan ne ki?
Yalan dünya, yanıp sönen bir ışık gibi,
Bize öğretir en büyük dersi, alçakgönüllülükle.
Her şeyin bir değeri var, ama bu dünyada sonsuz olan ne?
Sadece anılar kalır geriye, çürümüş bedenler ne ki.
Şiir: Ahmet ATAM
Sultan Süleyman olsan her sorunu çözemezsin, dünya yalan boşuna enerjini vaktini paranı harcama, yalan dünya, sal gitsin, hayat hatalar ile dolu, boş ver, keşke deyip takılma, geçmiş geçmişte kaldı çünkü , onca özveriye, evladın da olsa kimseden bir teşekkür ya da madalya bekleme, İnsanoğlu senden menfaati bitti ise ağzın ile kuş tutsan memnun edemezsin.
Dünya yansa, değiştirebileceğin gücün yoksa, demle bir çay, çık balkona keyfine bak, yalan dünyayı neden boş vereceksin biliyor musun?
Bunların hepsini yaptıktan sonra bir gün gelecek ki!
Eyvahhh diyeceksin,
Yaşlıyım ve tek başımayım.
Artık hiçbir işe gücüm yetmiyor.
Ne kadar yolum var bilmem ama yoruldum ben diyeceksin...
Sonra bakacaksın ki etrafına, sen varsın, İlaç poşetin var, hayal kırıklıkların var... Siktir et bu dünya Yalan dünya.
Yalan Dünya şiiri:
Mal mülk, şan şöhret, hepsi biter.Arka planda zaman, çok acımasızca geçer.
Güzellik solgunlaşır, gençlik biter,
Her şey tek bir nefes, sonra yok olur gider.
Bu dünyada ne varsa, hepsi gelip geçici,
Bir rüzgar esintisi gibi, hafif ve sessizce.
Dağlar bile bir gün erir, nehirler kurur gider,
Her şeyin bir sonu var, bu dünyada ebedi olan ne ki?
Gökyüzüne bakarız, yıldızlar parlar uzakta,
Onlar bile bir gün söner, karanlık kaplar her yanı.
Güneş bile batarken, gösterir bize hakikati,
Her şeyin bir vakti var, ömür dediğin ne ki.
İnsanlar gelir geçer, tıpkı mevsimler gibi,
Her biri ardında bir hikaye bırakır.
Aşklar başlar ve biter, dostluklar kurulup yıkılır,
Her şeyin bir ritmi var, bu dünyada kalıcı olan ne ki?
Çiçekler açar solmaya yüz tutmuş dallarda,
Güzellikleri göz kamaştırır, ama ömürleri kısa.
Hayat bir su damlası gibi, düşer ve buharlaşır,
Her şeyin bir akışı var, sonsuzluk dediğin ne ki.
Biz insanlar, dünyanın efendisiyiz belki,
Ama unutma, her şey gibi biz de geçici.
Yapıp ettiklerimiz, söylediklerimiz, sevdiklerimiz,
Her şeyin bir anlamı var, ama bu dünyada sürekli olan ne ki?
Yalan dünya, yanıp sönen bir ışık gibi,
Bize öğretir en büyük dersi, alçakgönüllülükle.
Her şeyin bir değeri var, ama bu dünyada sonsuz olan ne?
Sadece anılar kalır geriye, çürümüş bedenler ne ki.
Şiir: Ahmet ATAM
Yorum Gönder