Gölgesiz Adamın sessiz çığlığı
Bir zamanlar, her adımının bir izi vardı bu dünyada. Gençliğinde, her sabah güneşin doğuşuyla birlikte umutları da yükselirdi. Ama şimdi, 65 yaşın ötesinde, gölgesi bile onu takip etmekten vazgeçmiş gibi.Günleri, sessizliğin ve yalnızlığın eşlik ettiği bir rutine dönüşmüş.
İnsanlar, sanki onu görmüyorlar, sesini duymuyorlar.
Kendini bir kitabın kenarındaki not gibi hissediyor; var oluşu fark edilmiyor, sözleri okunmuyor artık.
Bazen, gençliğinin hatıralarıyla avunuyor.
Çok eskilerde, bir ağacın kökleri gibi topluma derinden bağlıydı.
Şimdiyse, sonbahar yaprağı gibi rüzgârın önünde savrulup gidiyor. nereye ne zaman düşeceğini bilmeden.
Belki de en zoru, kendini artık değerli hissetmemek.
Bir zamanlar, ailesi için sığınak, dostları için bir kılavuzdu.
Ama şimdi, onların hayatında sadece kıyıda unutulmuş bir hatıra, bir geçmiş zaman.
İşte hepsi o kadar
Gölgesiz Adamın sessiz çığlığı
Bir zamanlar dünyada izi vardı,
Her sabah yeniden yükselirdi umutları.
Şimdiyse, gölgesi bile bıraktı
Sessizliğin içinde bir başına kaldı.
Günleri rutine dönüşmüş sakin ve sessiz,
İnsanlar görmüyor, duymuyor.
Bir not gibi eski bir kitabın kenarında,
Okunmayan. fark edilmeyen. kimsesiz.
Bir zamanlar sığınak, kılavuzdu,
Şimdi hatıra, geçmiş zaman.
Görünmez adam, hala hissediyor,
Sessizliğin bile ortasında her an.
```
Yorum Gönder