Türkiye’de motosiklet kullanımının artış nedenleri neler? Elektrikli tuktukların Türkiye’de neden yaygınlaşıyor?
Türkiye’de ulaşımda Hindistan modeli
Türkiye’de Tekerlekli Dönüşüm: Tuktuklar, Motorlar ve Asgari Ücretlinin Hint Rüyası
Türkiye’de motosiklet kullanımının artış nedenleri neler? Elektrikli tuktukların Türkiye’de neden yaygınlaşıyor? Asgari ücretle otomobil sahibi olmak mümkün mü? Türkiye ulaşımda Hindistan modeline mi yöneliyor?Bu sorular artık sadece arama motorlarının değil, sokaktaki vatandaşın da gündeminde. Ulaşım, artık bir sınıf göstergesi değil; hayatta kalma stratejisi haline geldi.
Eskiden direksiyon başında hayaller kurardık, şimdi gidon başında hayatta kalmaya çalışıyoruz.
Ulaşım artık bir tercih değil, bir adaptasyon süreci.
Bir zamanlar otomobil sahibi olmak, orta sınıf için “evlenmeden önce alınacaklar listesindeydi. Ancak bugün, asgari ücretin 70 katına çıkan fiyatlarla, bu liste “hayal defteri ”ne kaldırıldı.
Alt ve orta gelir grubu için otomobil, artık bir lüks objesi, bir vitrin süsü, bir şehir efsanesi konumunda.
Son yıllarda motosiklet satışları hızla arttı.
Direksiyondan Gidona Geçiş
Son yıllarda motosiklet satışları hızla arttı.
Ancak bu artış, özgürlük isteğinden değil, zorunlu hareketlilik ihtiyacından kaynaklanıyor.
Artık “rüzgarı hissetmek” değil, “trafikte hayatta kalmak” anlamına geliyor.
Adeta modern bir deve gibi; dar sokaklarda kıvrak, yakıt tüketiminde cimri, vergide ise mütevazı.
Ve şimdi sahnede yeni bir aktör var: elektrikli tuktuklar.
Tuktuklar: Hint Usulü Umut
Ve şimdi sahnede yeni bir aktör var: elektrikli tuktuklar.
Hindistan’ın yoğun sokaklarında ortaya çıkan bu üç tekerlekli araçlar.
Türkiye’nin şehirlerinde hızla yayılmaya başladı.
Sessiz, ekonomik ve kullanışlı…
Ama aynı zamanda bir ekonomik metafor:
Tuktuk, yalnızca bir araç değil; orta sınıfın azalan hareketlilik hayalinin tekerlekli bir sembolü.
Hayır, Türkiye Hindistan’a dönüşmüyor.
Türkiye Hindistan’a mı Dönüşüyor?
Hayır, Türkiye Hindistan’a dönüşmüyor.
Türkiye, Hindistan’ın kendi versiyonuna dönüşüyor.
Yani kendi ekonomik gerçekleri ve kültürel kodlarıyla, yerli ve milli bir ulaşım daralması yaşıyor. Bu dönüşümde:
- Otomobil, zenginlerin oyuncağı gibi; öyle herkes alamaz.
- Motosiklet, şehirli yoksulun atı: hızlı, ucuz ama tehlikeli.
- Tuktuk ise modern palanlı eşek: yük taşır, insan taşır ama hayal taşımaz.
Tekerlekli Rüya / Türkiye’nin Hint Versiyonu
Bir zamanlar direksiyondu hayal,
Şimdi gidonla geçiyoruz sınıf sınırlarını.
Otomobil vitrinde bir dijital halı,
Altına saklanamazsın, üstüne binemezsin.
Sadece bakarsın,
Gözünle kredi çekersin.
Tuktuklar geldi, üç tekerlekli ironiler.
Hint usulü değil, yerli mizahın tekerlekli hali.
Sessizce geçiyorlar yanımızdan,
Sanki “orta sınıf burada gömüldü” diyorlar.
Şehirler artık betonla kaplı bir labirent,
Her ışık bir ekonomik sınav,
Her şerit bir sınıf ayrımı.
Otomobil şeridi:
Zenginlerin yürüyüş yolu hayatta kalma parkuru.
Tuktuk şeridi: umutla dalga geçen çizgi.
Orta sınıf?
Bir ekonomik fantom.
Galeride dolaşır, dokunamaz,
Sadece iç çeker.
Her fiyat etiketi bir mezar taşı gibi:
Burada bir hayal gömülüdür yazar.
Ve biz,
Gidon başında, üç tekerlekli ironilerle,
Kırpılmış maaşlarla,
Şehirde dolaşan hayaletleriz.
Ahmet ATAM
COMMENTS