İktidarın Anayasa değişikliği talebi Monarşiye geçiş özlemi mi

İktidarın Anayasa değişikliği talebi Monarşiye geçiş özlemi mi


Türkiye'yi bekleyen gizli tehlike Anayasal Monarşi:


2024 mart ay mahalli seçimlerinden sonra ekonominin yeni şartlarının halka demokrasi içerisinde yedirilmesi biraz zor olacaktır, Türkiye'de her darbe bir ekonomik krizin ardından gelmiştir, yine böyle bir olasılık ufuktadır.

Bu darbe bir askeri darbe değil, ekonomik yaptırımların halka zorla sindirerek yedirilmesi için yapılabilecek bir siyasi sivil darbe olabilir. Anayasa ve Anayasa mahkemesi ile olan kavgalar bunun bir ön işaretidir zaten, Erdoğan'ın anayasayı değiştirme talebinin ardında tekrar seçilmek, belki de bir daha hiç seçim bile yaptırmamak bile olabilir. kısaca anayasa değişimi istemenin ardında monarşik bir yönetim düşüncesi var gibi görünüyor.

Dünya üzerindeki litatüre göre, Anayasal monarşi, bir monarkın devlet başkanı olduğu, ancak yetkilerinin bir anayasa ile sınırlandırıldığı bir yönetim şeklidir. Bu, monarkın mutlak güce sahip olmadığı ve hükümetin yasalar ve anayasa tarafından belirlenen çerçevede çalıştığı anlamına gelir, lakin Türkiye monarşisi bunun tam tersi bir oluşum olabilir, Monarkın mutlak güce sahip olduğu bir yönetim sistemi .

Dünyada monarşi ile yönetilen ülkelere baktığınızda, monark genellikle sembolik bir figürdür ve siyasi gücü sınırlıdır. Bazı anayasal monarşilerde monark, yasaları veto etme veya hükümeti feshetme gibi belirli yetkilere sahip olabilir, ancak bu yetkiler genellikle nadiren kullanılır. Lakin Türkiye monarşisi Erdoğan'ın mutlak gücü eline geçirdiği takdirde kesinlikle diktatoryal bir hanedana dönüşür.

Anayasal Monarşi Nasıl Uygulanır?

Anayasal monarşilerin işleyişi, her ülkenin kendine özgü anayasasına ve siyasi sistemine bağlı olarak değişiklik gösterir. Ancak genel olarak, anayasal monarşilerde aşağıdaki unsurlar bulunur:

  • Anayasa: Monarşinin yetkilerini ve hükümetin işleyişini tanımlayan bir belge.
  • Yasama organı: Halk tarafından seçilen ve yasaları çıkaran bir meclis.
  • Yürütme organı: Hükümeti oluşturan ve yasaları uygulayan bir kurum.
  • Monark: Devlet başkanı olarak görev yapan ve genellikle aslında sembolik, Türkiye'de uygulanmaya çalışılırsa dikdatöryal bir sistem.

Demokrasi ile yönetilen Anayasal monarşilerde monarkın yetkileri genellikle aşağıdakilerle sınırlıdır:

  • Sembolik görevler: Devleti uluslararası alanda temsil etmek ve resmi törenlerde yer almak.
  • Danışma yetkisi: Hükümete danışmanlık yapmak ve tavsiyelerde bulunmak.
  • Veto yetkisi: Yasaları veto etmek (ancak bu yetki genellikle nadiren kullanılır).
Türkiye'de ise maddelerin altına sinsice gizlenmiş fıkralar ile yapılacak bir anayasa değişimi sonrasında  ise meclis bile işlevsiz kalır, gerçi bu gün de işlevsizdir.

Anayasal Monarşilerin Avantajları ve Dezavantajları

Aslında anayasal monarşilerin bazı avantajları vardır:

  • Siyasi istikrar: Monarkın sembolik bir figür olması, siyasi partiler arasında istikrar sağlayabilir.
  • Ulusal birlik: Monark, ulusal birliğin ve kimliğin bir sembolü olabilir.
  • Deneyim ve bilgelik: Monark, uzun yıllar boyunca devlet başkanı olarak görev yaparak deneyim ve bilgelik kazanabilir.
Lakin kimse Türkiye'de Erdoğan eli ile değiştirilecek bir anayasada getirilecek bu sistemin avantajları olabileceğini hiç düşünmesin

Anayasal monarşilerin bazı dezavantajları şunlardır:

  • Demokrasinin eksikliği: Monark halk tarafından seçilmediği için, bu yönetim şekli demokrasi olarak kabul edilemez.
  • Ayrımcılık: Monarşi, belirli bir ailenin üyelerine ayrıcalık tanıyarak eşitsizliğe yol açar, evlat, damat, torun torba artık prenstir, halifedir.
  • Maliyet: Sarayın yanına evlat torun torba sarayları da ekleneceği için Monarşinin sürdürülmesi, halk için kambur üstüne kambur misali ek mali bir yük oluşturur.

Anayasal Monarşi Örnekleri

Demokrasi içerisinde başarı ile sürdürülen monarşiler yok mudur? elbette vardır Dünyadaki bazı anayasal monarşi örnekleri şunlardır:

  • Birleşik Krallık: İngiltere kralı, Birleşik Krallık 
  • İspanya: Kral Felipe VI, İspanya'nın devlet başkanıdır.
  • Japonya: İmparator Naruhito, Japonya'nın devlet başkanıdır.
  • İsveç: Kral Carl XVI Gustaf, İsveç'in devlet başkanıdır.
  • Kanada: İngiltere kralı, aynı zamanda Kanada'nın da devlet başkanıdır.

Anayasal monarşi, monarşi ve demokrasinin unsurlarını birleştiren bir yönetim şeklidir. Bu yönetim şeklinin avantajları ve dezavantajları vardır.

Türkiye gibi demokrasiden nasibini almamış şeriat bekleyen hilafet isteyen ülkelerde ise diktatörlüğe dönüşür.  

Ahmet ATAM

0 Yorumlar

Yorumlarda lütfen saygılı olun