-->
zWZ3ZJ90R4zzhbql6NUZDSuEAK5vmsQ96TEJw5QR
Bookmark

Yalnızlaştıkça Yabancılaşan İnsanlar

Neden yabancılaşıyoruz


Gurur mu, kibir mi, bireyselleşme mi, değil caddede sokakta, merdiven boşluğunda karşılaşsak selam vermemek için önümüze bakar olduk, nasıl da yalnızlaşıyoruz giderek, nasıl da yabancılaşıyoruz birbirimize.

Neden Birbirimize Yabancılaşıyoruz:


O komşular ki çocukluğumuzda çat kapı habersiz ayakkabısını çıkaran Selamünaleyküm der dalardı içeriye, ya bugün.
Hastane randevusu almak akraba ziyaretinden kolay.


Biz miyiz bu insanlar; bu komşu, bu arkadaş, eş dost, bu mahalle, bu sokak, bu çocuklar, ana baba, bu kardeşler? Biz miyiz? Biz ne hale geldik böyle?
Mal ve mülk davaları yüzünden kardeşlerin birbirine küstüğü, bencillik ve çıkar çatışmaları nedeniyle yuvaların yıkıldığı, menfaatler uğruna dostlukların zarar gördüğü bir döneme denk geldik.


İnternetin, televizyonun ve hazır gıdaların hayatımıza girmesiyle komşuluk ilişkileri unutulmaya başlandı; insanlar artık omuz omuza değil, göz göze gelmeye bile çekinir oldular. Küçücük gülümsemeler, sıradan bir 'merhaba' bile sanki parayla satın alınıyormuş gibi nadir hale geldi.


Herkesin burnu Kaf Dağı'nda, oysa insanlar sadece bizim gördüğümüz kadar varlar.
Bilmiyorlar; başımızı çevirsek, adeta yok olurlar!
Ne yazık ki, miras karşılığı sevilmeye başlandı ana babalar, gerçek sevdi ve saygılar ise yalan oldu.


Bir kişisel tatminsizlik öylesine içimizi sarmış ki, en değerlimize iki gün sabrediyoruz, heyecanımız sona erdiğinde ise yeni heyecanlar arayışına yöneliyoruz. Kısacası, insanı, aşkı, sevdayı, vefayı, dostluğu, arkadaşlığı bir kara değirmen gibi öğütüyoruz.


Evler eskiden müstakil idi, şimdi bir çatı altında 40 daire 150 kişi, menfaatler mi çakışıyor, bireysel özgürlükler mi sınırlanıyor, egolar mı, kıskançlıklar mı baskın çıkıyor bilmiyorum,
Bildiğim bir şey varsa:
Kişiler arasındaki fiziki mesafe daraldıkça, insani ilişkilerin arası açılıyor


Sanırım, hep bireyselleşme yüzünden bunlar
Ya da internet mi, televizyon mu?
Yada varlıklarımızı paylaşmakta mı hasis olduk.
Ya liderler yüzünden hakikaten kutuplaştırıldı bu halk, ya da zayıflayan toplumsal bakış açısı mı?
Kim bilir, belki de, giderek kaybolan vicdanlarımız..Yalnızlaştıkça yabancılaşan kendine bile düşman kesiliyor insanımız
Öğütüle öğütüle un ufak oluyor insanlığımız bilesiniz.

Kopuş:

Bir zamanlar kalabalıklar içinde,
Her yüz bir hikaye, her göz bir sır idi.
Şimdi herkes bir adada, kendi başına,
Bireysellik denizinde yalnız birer kum tanesi.

Sosyal ağlar, dostluklar kurar gibi yapar,
Fakat ekranlar arkasında, yüzler solgun, bakışlar kapalı.
Her 'beğeni' bir yankı, her 'paylaşım' bir çığlık,
Gerçek bağları koparırken, sanal dünya bizi sarar.

Kulaklıklar takılı, gözler hep ekranda,
Yan yana yürürken bile, birbirimizden habersiz.
Bir 'merhaba' çok görülür, bir 'nasılsın' yabancı,
Bireysel dünyalarımızda, toplumdan uzaklaşırız.

Kahveler elde, sohbetler dijital,
Mekanlar dolu, fakat yürekler boş.
Görüşmeler kısa, mesajlar uzun,
Yüz yüze değil, ekran karşısında yaşarız.

Bir zamanlar meydanlar, şenliklerle dolu,
Şimdi herkesin bir ekranı, kendi dünyası var.
Bir araya gelmek bir yana, selamlaşmak bile nadir,
Bireyselleştikçe, yalnızlaşır, toplumdan koparız.

Bir 'selfie' çekeriz, mutlu görünmek için,
Fakat fotoğrafın ardında, yalnızlık gizli.
Paylaşımlarla dolu bir dünya, fakat içi boş,
Bireyselleştikçe, yalnızlaşır, toplumdan uzaklaşırız.

Ahmet ATAM
Yorum Gönder

Yorum Gönder

Yorumlarda lütfen saygılı olun