![]() |
AKP MHP DEM İttifakı; Hedef CHP ve Ulusal Kimlik Mi |
🎭 Ümmet, Bayrak ve Orak El Ele! Siyasetin Sürreal Tablosu 🤯
AKP-MHP-DEM Garip Üçlüsü: CHP'yi Hedef Alan "Düşmanımın Düşmanı" İttifakı mı?
AKP, MHP ve DEM Parti’nin sürpriz işbirliği CHP’yi mi hedefliyor? İdeolojik zıtlıklar nasıl ortak stratejiye dönüştü?Sn. Erdoğan'ın bugünkü (12 Temmuz 2025 Cumartesi) "AKP, MHP ve DEM birlikte yürümeye karar verdik" açıklaması, siyasi sahneye adeta bir göktaşı gibi düştü! 🚀
Duyanlar kulaklarına inanamadı:
- Ümmetçi AKP,
- Ulusalcı MHP ve
- Marksist kökenli DEM Parti...
Bu üçlüyü hangi ortak zemin buluşturabilir? Cevap, belki de siyasetin en eski ve en pragmatik dansı: "Düşmanımın düşmanı, benim dostumdur!" 💃🕺
Bu durumda, üç partinin de CHP'ye yönelik farklı ama şiddetli muhalefetleri, onu "ortak hedef" haline getirmiş olabilir mi?
🧩 CHP'nin "Yeni Türkiye" vizyonuna direnci → "Statüko savunucusu" olarak kodlanması.
🎯 Hedef: CHP'yi "halktan kopuk, değişime direnen elit" yolsuzluğa bulaşmakla hapsetmek.
MHP Açısından:
🧩 CHP'nin "Atatürkçülük" vurgusunun kendi milliyetçilik anlayışıyla çatışması + "Kürt açılımına muhalefet.
🎯 Hedef: CHP'yi "Türk milliyetçiliğine ihanet" ile suçlayarak taban konsolidasyonu.
DEM Açısından:
🧩 CHP'nin "üniter devlet" ısrarı ve Kürt hakları konusundaki "ılımlı ama yetersiz" duruşu.
🎯 Hedef: CHP'yi "sistemi değiştiremeyen reformist" ilan edip radikal talepleri meşrulaştırmak.
Yani:
MHP tabanı, DEM ile aynı sahnede olmayı "Kürt hareketine taviz" saymaz mı? 🐺❌✊
DEM tabanı, MHP ile yakınlaşmayı "devlet milliyetçiliğine teslimiyet" olarak görmez mi? ✊❌🐺
AKP, bu iki ateş arasında denge çubuğu olurken kendi muhafazakar tabanını yıpratmaz mı? 🕌⏳
Kritik Soru: DEVA, Gelecek, Yeniden Refah gibi partilerden 24 vekil, "kariyer kaygısı", "yargı riski" veya "dışlanma korkusu" ile AKP'ye katılabilir mi?
2017 anayasa değişikliği sonrası HSK üyelerinin cumhurbaşkanınca atanması, AYM’nin de fiili iktidar kontrolüne geçmesiyle sonuçlandı.
Somut Örnek: 2023’te Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin AYM denetimi dışına çıkarılması, kurumu sembolik hale getiren adımlardan biri.
Üniter Yapı İhlali Durumunda AYM'nin Tepkisi:
Anayasa’nın 4. maddesine aykırı bir değişiklik teklifi gelse bile, AYM'nin "siyasi gerçekler" karşısında sessiz kalma olasılığı artık teorik değil.
İhtimal: "Yerel yönetimlere yetki devri" gibi gizli federatif düzenlemeler, "üniter yapıyı zedelemez" gibi hukuk dışı gerekçelerle onaylanabilir.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, tüm devlet kurumlarının tek merkezde toplanmasını sağladı.
Kritik Tespit: "Kendini devlet yerine koyan tek adam" vurgusu, anayasa yapım sürecini de vesayet altına alabilir.
Üçlü İttifakın Psikolojik Dinamiği:
AKP-MHP: "Devletin bekası" söylemiyle üniter yapıyı koruduklarını iddia ederken, DEM Parti’ye "şartlı özerklik" vaadi verilebilir mi?
Evet! Tarihte iktidarların "devlet aklı" adına ideolojik tavizler verdiği örnekler var (Örneğin: 1990’larda Güneydoğu’da "köy koruculuğunun PKK ile mücadele için meşrulaştırılması).
Anayasa’nın 1-4. maddeleri sadece kağıt üzerinde kalabilir. Yargı denetimi etkisizleşirse, "Türkiye Cumhuriyeti" tanımı fiilen değiştirilebilir.
Siyasi Ahlak Çöktüyse:
DEM Parti’ye "kapatılmama garantisi", AKP’ye "kürt seçmen desteği", MHP’ye "koalisyon payesi" verilerek üçlü mutabakat sağlanabilir.
Toplumsal Tepki Engeli:
Böyle bir değişiklik, kitlesel sokak protestoları ve uluslararası yaptırım riski taşır. Ancak 2013 Gezi Direnişi sonrası otoriterleşme, iktidarın sivil itaatsizliği bastırma kapasitesini artırdı.
Türkiye’de artık hukuk değil, güç siyaseti hüküm sürüyor. Üniter devlet ilkesi, bugün 'yüksek siyasetin' karanlık koridorlarında pazarlık masasına yatırılabilir. Anayasa Mahkemesi’nin sessizliği, Meclis’teki 400 oyun 'şantajla' toplanması, ve DEM Parti’nin 'özerklik' talebinin ambalajlanarak yasalaşması... Tüm bunlar, 'cumhuriyetin son kalesi' yıkılırsa gerçek olabilir. Unutmayın: Siyaset iki kere ikinin dört etmediği bir oyundur; bazen de beş eder!
🧩 İdeolojik Puzzle'da Kayıp Parça: "İktidar" Mı?
Partilerin kökleri birbirine zıt kutuplarda:- AKP (Ümmetçi/Muhafazakar): 🕌 Dini değerler, merkezi otorite, kalkınma vurgusu.
- MHP (Milliyetçi/Ulusalcı): 🐺 Türk milliyetçiliği, üniter devlet, laiklik hassasiyeti (tarihsel olarak).
- DEM Parti (Marksist/Sosyalist/Kürt Hareketi): ✊ Sınıf mücadelesi, etnik haklar, radikal demokrasi, merkezi otorite eleştirisi.
🔍 Muhtemel "Buluşma Noktaları": Pragmatizmin Zaferi?
- Ana Muhalefet"e Karşı Ortak Cephe: 🛡️ Belli ki CHP merkezli muhalefet bloğu, bu üç partiyi de tehdit eden ortak bir "öteki" haline gelmiş olabilir. "ABC'ye (AKP-Başka Çare?/DEM-MHP) karşı XYZ" denklemi kurulmuş gibi! Rakip ne kadar güçlü görünürse, eski rakipler o kadar yakınlaşır.
- Seçim Matematiğinin Büyüsü: 🧮 Belki de bazı yerellerde veya gelecek genel seçimlerde, birbirinin oylarını bölen bu partiler, stratejik geri çekilme veya aday desteği gibi taktiklerle, "daha büyük balığı" (ana muhalefeti) avlamayı hedefliyor. Siyasetin soğuk hesaplı satrancı! ♟️
- Sistem İçinde Kalma İsteği: 🏛️ Her üç parti de (farklı nedenlerle) mevcut anayasal/siyasi sistem içinde kendine yer arıyor. Radikal değişim talepleri, yerini sistemle uzlaşma ve reform arayışına bırakmış olabilir mi? Yani, "Devrim mi? Yoksa Kot Pantolonla İktidar Yolu Mu?" sorusunun cevabı değişmiş olabilir.
- Kriz"deki Güç Birliği: 🌊 Ekonomik, sosyal veya dış politikada hissedilen bir kriz ortamı, "gemiyi birlikte kurtaralım" psikolojisi yaratmış olabilir. Farklı renklerdeki tayfalar, fırtınada aynı güverteye sığınmış gibi!
🎪 Sonuç: Siyaset Cambazlığı mı, Tarihi Uzlaşma mı?
Bu "üç ayaklı tabure" 🪑 ne kadar dengeli durur bilemeyiz. İdeolojik fay hatları derin... Ancak siyaset bazen beklenmedik köprüler kurar.Bu ittifak (ya da işbirliği), Türkiye siyasetinde yeni bir dönemin habercisi mi, yoksa pragmatizmin kısa ömürlü bir şovu mu?
Zaman gösterecek.
Bir kesinlik var:
Bir kesinlik var:
Sn. Erdoğan'ın bu açıklaması, 2025 Türkiye siyasetinin en çarpıcı manevrası olarak tarihe geçti bile!
Siyasetin sürrealist bir tablosu karşısındayız. 🖼️
Gerçek mi, illüzyon mu? Son perdeyi seçim sandığı indirecek! 🗳️
🔥 Üçlü İttifakın "Kırmızı Çizgisi": CHP, Gerçekten de Ortak Hedef Mi? 🎯
Sn. Erdoğan'ın "birlikte yürüme" vurgusu sonrası en çarpıcı soru bu: Cumhuriyetin temel değerlerini (laiklik, ulusal egemenlik, parlamenter sistem) savunduğunu iddia eden CHP, gerçekten de bu "garip üçlü"nün ortak düşmanı olabilir mi? 🤔İşte bu, "düşmanımın düşmanı dostumdur" mantığının Türkiye siyasetindeki en sürreal tezahürü olurdu!
� CHP: Üçlünün "Negatif Kimlik" Çimentosu?
Türkiye siyasetinde CHP, özellikle son dönemde:- Kemalist/Laik-Seçkinci" çizgiyi temsil ediyor olmakla eleştirilen,
- Ulusalcı-Merkez Sol ittifakların ana omurgası,
- AKP'nin 20+ yıllık ana muhalefet rakibi,
- MHP için "Türklük tanımında ideolojik rakip,
- DEM için ise "tek tip ulus devlet" anlayışının sembolü.
Bu durumda, üç partinin de CHP'ye yönelik farklı ama şiddetli muhalefetleri, onu "ortak hedef" haline getirmiş olabilir mi?
Cevap: Pragmatizm adına EVET! ✨
⚔️ Ortak "Sopa": CHP'yi Sistem Dışına İtme Stratejisi?
AKP Açısından:🧩 CHP'nin "Yeni Türkiye" vizyonuna direnci → "Statüko savunucusu" olarak kodlanması.
🎯 Hedef: CHP'yi "halktan kopuk, değişime direnen elit" yolsuzluğa bulaşmakla hapsetmek.
MHP Açısından:
🧩 CHP'nin "Atatürkçülük" vurgusunun kendi milliyetçilik anlayışıyla çatışması + "Kürt açılımına muhalefet.
🎯 Hedef: CHP'yi "Türk milliyetçiliğine ihanet" ile suçlayarak taban konsolidasyonu.
DEM Açısından:
🧩 CHP'nin "üniter devlet" ısrarı ve Kürt hakları konusundaki "ılımlı ama yetersiz" duruşu.
🎯 Hedef: CHP'yi "sistemi değiştiremeyen reformist" ilan edip radikal talepleri meşrulaştırmak.
☠️ Tehlikeli Dans: "CHP'siz Türkiye" Hayali?
Bu ittifakın alt metni şu olabilir: "CHP'nin siyasi ağırlığını kırmak → Onu iktidar alternatifi olmaktan çıkarmak → Türkiye'yi 'Yeni CHP'siz' bir siyaset sahnesine hapsetmek." 🔐Yani:
- AKP → Kalıcı iktidar yolunda engelin kalkması,
- MHP → Ulusalcı kanadın zayıflaması,
- DEM → Ana akım solun bölünmesiyle kendi alanını genişletme fırsatı!
💣 Çelişki Bombası: Peki Ya İdeolojik Kırmızı Çizgiler?
Bu strateji kısa vadede işlese bile:MHP tabanı, DEM ile aynı sahnede olmayı "Kürt hareketine taviz" saymaz mı? 🐺❌✊
DEM tabanı, MHP ile yakınlaşmayı "devlet milliyetçiliğine teslimiyet" olarak görmez mi? ✊❌🐺
AKP, bu iki ateş arasında denge çubuğu olurken kendi muhafazakar tabanını yıpratmaz mı? 🕌⏳
📌 Sonuç: "Geçici Ateşkes" mi, "Stratejik İmha" mı?
Bu ittifak CHP'yi hedef alan bir "siyasi operasyon" amaçlıyorsa:- ✅ Kısa vadede CHP'yi sıkıştırabilir,
- ⚠️ Orta vadede üçlünün kendi iç çelişkileri patlar,
- ❌ Uzun vadede ise Türkiye'nin kutuplaşmasını derinleştirir!.
- 🎭 Sahne Perdesi: Bu birliktelik, "CHP'ye karşı ortak cephe" ile başlasa da, ideolojik fay hatları onu yutmaya hazır bir canavarın ağzında dans etmeye benziyor. Son düşen domino taşı kim olur? Sandık, bu kumarın son kozunu dağıtacak! 🎲
400 Sayısına Ulaşmanın Gerçekçi Yolları: Tehdit, Baskı ve Şantaj Dinamikleri
Milletvekili Transferlerinin Karanlık Mekanizması:
Siyasi partilerden "toplu geçişler", Türkiye tarihinde hükümetin baskı araçları (yargı soruşturmaları, mali denetimler, medya manipülasyonu) ile sağlanmıştır.Kritik Soru: DEVA, Gelecek, Yeniden Refah gibi partilerden 24 vekil, "kariyer kaygısı", "yargı riski" veya "dışlanma korkusu" ile AKP'ye katılabilir mi?
Evet, mümkün. Ancak bu, toplumsal meşruiyeti sıfır bir süreç olur.
DEM Parti Faktörü:
HDP kökenli DEM Parti’ye yönelik kapatma davaları, tutuklu vekiller ve terör propagandası suçlamaları, "dışlayıcı siyaset" için araçsallaştırılabilir.
Senaryo: "Anayasa değişikliğinde bize destek verin, aksi halde kapatılma sürecinizi hızlandırırız" şeklinde bir pazarlık masası kurulabilir mi?
DEM Parti Faktörü:
HDP kökenli DEM Parti’ye yönelik kapatma davaları, tutuklu vekiller ve terör propagandası suçlamaları, "dışlayıcı siyaset" için araçsallaştırılabilir.
Senaryo: "Anayasa değişikliğinde bize destek verin, aksi halde kapatılma sürecinizi hızlandırırız" şeklinde bir pazarlık masası kurulabilir mi?
Tarihsel örnekler (2017-2018 CHP-MHP yakınlaşması gibi), siyasi krizlerin "zoraki ittifaklar" doğurduğunu gösteriyor.
Anayasa Mahkemesi: "Etkisizleştirilmiş" Bir Kurum Olabilir mi?
Yargının Siyasallaşması Gerçeği:2017 anayasa değişikliği sonrası HSK üyelerinin cumhurbaşkanınca atanması, AYM’nin de fiili iktidar kontrolüne geçmesiyle sonuçlandı.
Somut Örnek: 2023’te Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin AYM denetimi dışına çıkarılması, kurumu sembolik hale getiren adımlardan biri.
Üniter Yapı İhlali Durumunda AYM'nin Tepkisi:
Anayasa’nın 4. maddesine aykırı bir değişiklik teklifi gelse bile, AYM'nin "siyasi gerçekler" karşısında sessiz kalma olasılığı artık teorik değil.
İhtimal: "Yerel yönetimlere yetki devri" gibi gizli federatif düzenlemeler, "üniter yapıyı zedelemez" gibi hukuk dışı gerekçelerle onaylanabilir.
Tek Adam Rejiminin Anayasayı Dönüştürme Kapasitesi
Vesayet Sistemi Olarak İktidar:Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, tüm devlet kurumlarının tek merkezde toplanmasını sağladı.
Kritik Tespit: "Kendini devlet yerine koyan tek adam" vurgusu, anayasa yapım sürecini de vesayet altına alabilir.
Üçlü İttifakın Psikolojik Dinamiği:
AKP-MHP: "Devletin bekası" söylemiyle üniter yapıyı koruduklarını iddia ederken, DEM Parti’ye "şartlı özerklik" vaadi verilebilir mi?
Evet! Tarihte iktidarların "devlet aklı" adına ideolojik tavizler verdiği örnekler var (Örneğin: 1990’larda Güneydoğu’da "köy koruculuğunun PKK ile mücadele için meşrulaştırılması).
Sonuç: "Karanlık Senaryo" Neden İmkânsız Değil?
Hukuk Duvarı Yıkıldıysa:Anayasa’nın 1-4. maddeleri sadece kağıt üzerinde kalabilir. Yargı denetimi etkisizleşirse, "Türkiye Cumhuriyeti" tanımı fiilen değiştirilebilir.
Siyasi Ahlak Çöktüyse:
DEM Parti’ye "kapatılmama garantisi", AKP’ye "kürt seçmen desteği", MHP’ye "koalisyon payesi" verilerek üçlü mutabakat sağlanabilir.
Toplumsal Tepki Engeli:
Böyle bir değişiklik, kitlesel sokak protestoları ve uluslararası yaptırım riski taşır. Ancak 2013 Gezi Direnişi sonrası otoriterleşme, iktidarın sivil itaatsizliği bastırma kapasitesini artırdı.
İşte CHP'nin üzerine gidilip itibarsızlaştırılmaya çalışılmasının ana nedeni de tam olarak budur
Final:
Final:
Türkiye’de artık hukuk değil, güç siyaseti hüküm sürüyor. Üniter devlet ilkesi, bugün 'yüksek siyasetin' karanlık koridorlarında pazarlık masasına yatırılabilir. Anayasa Mahkemesi’nin sessizliği, Meclis’teki 400 oyun 'şantajla' toplanması, ve DEM Parti’nin 'özerklik' talebinin ambalajlanarak yasalaşması... Tüm bunlar, 'cumhuriyetin son kalesi' yıkılırsa gerçek olabilir. Unutmayın: Siyaset iki kere ikinin dört etmediği bir oyundur; bazen de beş eder!
Evet buraya kadar yazılanlar ne olduğu ve ne olabileceği, Sn. Erdoğan'ın ne yapmak istediği yönünde kişisel analizim.
Benim kişisel fikrim ve beklentin ise:
Türkiye bu günkü siyasi yapısı ile devam edemez. Türkiye bölgesel değil (Bölünme getirir) iller bazında valileri halkın seçebileceği eyalet sistemine geçmelidir
Yorum Gönder