Ahmaklık Terörist Affı ile Siyasi Yasak Arasında Adaletin Terazisi

Ahmaklık Terörist Affı ile Siyasi Yasak Arasında Adaletin Terazisi 

Teröristi Affet, Siyasetçiyi Sustur: Hukukun İronisi

Ahmak Demek Suç mu? 🤯

Türkiye’de bir ahmak kelime yüzünden siyasi yasak verilirken, binlerce kişinin katili affedilebiliyor. Adına adalet deniyor.

Türkiye’de hukuk bazen bir kelimeye takılır, bazen binlerce cana göz yumar.
Bir yanda “çözüm süreci” adı altında affedilen teröristler, diğer yanda “ahmak” dediği için siyasi yasakla cezalandırılan liderler…
Peki bu nasıl bir adalet terazisidir?

⚖️ TCK 125: Hakaretin Teknik Tanımı

Türk Ceza Kanunu’na göre hakaret suçu şöyle tanımlanır:

“Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle saldıran kişi, 3 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.”

Eğer hakaret kamu görevlisine görevinden dolayı yapılmışsa, ceza en az 1 yıl olur ve şikâyet gerekmez.

“On binlerce kişinin katili, barış adına affedilirken;
Bir kelimeyle muhalefet eden, demokrasi adına susturulur.”

🧑‍⚖️ Savcıya Giderseniz Ne Olur?

• Bir vatandaş size “ahmak” dedi: Şikâyet süresi 6 ay, ceza ihtimali düşük.
• Bir kamu görevlisine “ahmak” dediniz: Şikâyet gerekmez, ceza en az 1 yıl, siyasi yasak ihtimali doğar.
• Bir terörist binlerce kişiyi öldürdü: Özel yasa ile affedilebilir, toplum içine salınabilir.

🧩 Eşitlik Nerede Kırılıyor?

Durum	Hukuki Gerekçe	Toplumsal Algı
Teröristin affı	Barış süreci, özel yasa	“Devlet teröre taviz verdi”
Siyasetçiye hakaret cezası	TCK 125/3, kamu görevlisine hakaret	“Muhalefeti susturma aracı”

🎭 Adaletin İronisi:

“Adalet gözleri bağlıdır derler.
Ama bazen o bağ, bir tarafın elinde düğüm olur.”

🧠 Son Söz:

“Bir kelimeyle susturulanlar, bin kelimeyle konuşur.
Ama adalet susturulursa, toplum susmaz.”

AHMAKLIĞIN TERAZİSİ (Bir kelimenin mahkûm ettiği vicdan üzerine)

Bir kelime düştü kürsüye, 

Ahmak dedi biri, 

Gök gürledi, kanun titredi, 

Terazi eğildi, göz bağı çözüldü.

Bir başka yerde, 

Bin canın yüküyle yürüyen biri, 

Barış denilen sisin içinde 

Toprağa karıştı, affa dönüştü.

Kelimeydi suç, 

Ama kan değildi ceza. 

Sözün gölgesiyle susturuldu Seçmenin sesi, 

Sandığın yankısı.

Bir kelime, Bir mahkeme, Bir yasak, 

Bir suskunluk.
Adaletin terazisi, Bir kefeye kelimeyi koydu, 

Diğerine bin ölüyü. 

Ve dedi ki: “Bu ağır geldi.”

Ahmaklık, Akıl değil, İrade değil, 

Sadece bir etiket.
Ama etiketin rengi, Siyasetin tonuysa, 

Kanunlar da Boyanır zamanla.

Bir kelimeyle Yasaklanan fikir, 

Bin kelimeyle Yazılır duvarlara.
Ve biz, 

O duvarların gölgesinde Adaleti değil, 

Adaletsizliği ezberleriz.