Erdogan CHP Üzerine Kayyum Ve Kongre Operasyonu

Ahmet Atam
8 Eyl, 2025

Erdoğan’ın CHP Üzerindeki “Dizayn Operasyonu: Hukuku Lastik Gibi Eğip Bükmek 🤹‍♂️

Erdoğan’ın CHP Üzerindeki Kayyum ve Kongre Operasyonu

Erdoğan, CHP il başkanlığına kayyum atama, kongreyi iptal etme ve genel başkanlık tartışmaları gibi uygulamalarla hukuku neden esnetiyor ve kendi lehine kullanıyor?

Türkiye siyasetinde her zaman bir satranç oyunu havası vardır, ancak son zamanlarda bu oyun tek kişilik bir tiyatroya dönüşmüş gibi duruyor. 🎭 
Erdoğan başrolde yer alırken, AKP’nin hukuku “lastik gibi” bükerek CHP’ye yönelik operasyon çabaları sahnenin en dikkat çeken kısmı haline gelmiş durumda.

Kayyum: Sandığın Yerine “Devletin Memuru”

Normalde siyasi partiler kendi kongrelerini düzenler, üyeler delegelerini seçer ve başkanlarını belirler. 
Ancak Erdoğan, CHP’nin il başkanlığına kayyum atayınca durum değişti. 
Tribünden hakem gibi izlemek yerine, oyuna girip kendi kurallarını yazmaya çalıştı. ⚽ CHP’liler karşı koymaya çalışsa da devletin “ağır abisi” gelip sandığın üstüne oturunca, “demokrasi” denilen masa bir anda devrildi.

CHP’liler direniyor, seslerini yükseltiyor ve “yargı darbesi” diyor. 
Ancak karşılarında medyasıyla, yargısıyla, bürokrasisiyle her yere uzanan bir ahtapot var. 
Bu yapı, yalnızca CHP’yi değil, halkın siyasal hafızasını da şekillendirmeye çalışıyor.

Kongreyi İptal: Demokrasiye “Ara Tatil”

Bir partinin kongresi iptal edilir mi? 
Normalde edilmez. 
Ama burası Türkiye… 
Hukukun esnetilip “işte buradan da geçer” denildiği bir ülke. 🚧 
Kongre iptali, aslında sadece CHP’ye değil, topluma verilen bir mesaj: “Bakın, ben istersem sizin oy pusulanız çöpe gider.”

Genel Başkanlık Hamlesi: “Butlan”ın Butlanı

İşin en ironik yanı, Erdoğan’ın işi CHP’nin genel başkanını değiştirme arzusuna kadar götürmesi. 
Yani rakibin elindeki kalemi alıp, yerine kendi cümlesini yazmaya çalışmak gibi bir durum. ✍️ Ancak unutmamak gerekir ki, siyaset defteri öyle kolayca yaz-boz tahtasına dönüştürülemez.

Tüm Bu Operasyon Ne Anlama Geliyor?

Tüm bu adımlar, aslında Erdoğan’ın kendi “tek adamlık” hikâyesine yeni bölümler ekleme gayreti. 
  • Ekonomi kötüye gidiyor, 
  • Halk mutsuz, 
  • Oylar azalıyor. 
Bu yüzden, rakibini yıpratarak kendini daha güçlü göstermek adına CHP üzerinde baskı kurmayı tercih ediyor. Yani, “ben düştüm, bari rakibim de düşsün” mantığı. 🤦‍♂️  
Baktığımızda, bu tablo bize şunu söylüyor:
  • Demokrasi, iktidarın işine gelirse var.
  • Hukuk, işine gelirse çalışıyor.
  • Sandık, işine gelirse açılıyor.

Kısacası, Türkiye’de siyaset artık bir sihirbazın şapkasına benziyor. 🎩 Ne çıkacağı belli değil, ama herkes biliyor ki o tavşanı sahneye çıkaran da, tekrar içeri atan da hep aynı el.

Demokrasi artık yalnızca seçim günü giyilen bir kostüm gibi görünüyor. 
Diğer günlerde ise, tek adam rejiminin gardırobunda unutulmuş bir palto misali. 
CHP'ye yapılan bu hamle, sadece bir partiye değil, çok partili sisteme vurulan bir darbe olarak değerlendirilmelidir. 
Çünkü konu yalnızca CHP değil; mesele, halkın iradesinin "mahkeme kararı" kisvesiyle rafa kaldırılmasıdır.

🧨 Sonuç: Bu Bir “Siyasi Formattır

Bu olanlar, yalnızca bir partiyi şekillendirme çabası değil; bu, halkın siyasal tercihlerini "yeniden biçimlendirme" girişimidir. 
Demokrasi, yalnızca sandıkta değil, sokakta, mahkemede ve medyada da hayat bulur. 
Bu biçimlendirme, halkın belleğini silmeyi hedefliyor. 
Ancak unutmamalıyız ki her biçimlendirmenin bir "geri yükleme" noktası vardır, o da halkın hafızasıdır.

Bu hamleler, Erdoğan’ın yalnızca rakiplerini değil, aynı zamanda oyunun kurallarını değiştirmeye yönelik bir çabası. 
İl başkanlığına kayyum atamak, kongreyi iptal etmek, genel başkan değişikliği için zemin hazırlamak… 
Bunlar, satrançta rakibin taşlarını değil, tahtayı değiştirme girişimlerine benziyor. 
Bu da demokrasiden ziyade stratejinin ön planda olduğu bir oyun.

Kayyumun Gölgesinde Demokrasi

Sandık dediler,
Bir kutuydu aslında,
Ama içinde umut taşırdı.
Şimdi o kutu,
Bir koleksiyonerin vitrininde tozlanıyor. 📦

Hukuk dediler,
Teraziydi güya,
Ama kefelerine lastik bağlamışlar,
Çek babam çek,
Bir yanda adalet,
Öbür yanda iktidarın gölgesi. 🥨⚖️

Kongre dediler,
Bayram havası olacakmış,
Ama bayram tatiline çevirdiler,
Demokrasiye zorunlu ara…
Tabelada kocaman yazıyor:
Bir sonraki seçim iptale tabidir.

Genel başkanlık?
O da mı sana kalmış be reis,
Rakibin defterine kalemle not düşmek,
Çocuğun oyun hamuruna isim yazması gibi,
Ama o hamur artık kokuyor. 💩

Ve biz…
Tribünde seyirciyiz,
Bilet parasını hayatımızla ödeyen,
Ama oyuna hiç çıkamayan.

Demokrasi,
Sihirbazın şapkasındaki tavşan oldu; 🎩🐇
Bir gün çıkar, bir gün kaybolur,
Ama herkes bilir,
O şapkayı sallayan hep aynı eldir.

Ahmet ATAM


Next Post Previous Post