Kürt Sorunu Ve Mübadele
Kürt Sorunu Ve Mübadele
Kürt Sorunu mu, Yoksa Türkiye’nin “Yugoslavya Testi” mi? 🧨
Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunda yaşanan olaylar, artık yalnızca bir “etnik gerilim” olmaktan çıkıp, tam anlamıyla bir “jeopolitik fay hattına dönüşmüş durumda.Kürt sorunu, Türk halkı için bir kimlik meselesi olmaktan uzaklaşarak doğrudan bir beka sorunu haline geldi.
Peki, bu sürecin perde arkasında neler yatıyor?
Ve Türkiye, bu “zihinsel kopuşu” nasıl yönetebilir?
Bugün Güneydoğu’da bazı Kürt gruplarının dile getirdiği söylem şöyle: “Burası bizim, siz karışamazsınız. Ama ülkenin geri kalanında ortağız.”
🧠 Güneydoğu Bizim Siz Karışamazsınız Diğer Yerlerde Ortağız
Bugün Güneydoğu’da bazı Kürt gruplarının dile getirdiği söylem şöyle: “Burası bizim, siz karışamazsınız. Ama ülkenin geri kalanında ortağız.”
Bu durum, bölgesel özerklikten ziyade, bir tür zihinsel ayrışmanın ifadesi olarak öne çıkıyor. Bu söylem, ortak vatandaşlık fikrinden uzaklaşarak, coğrafi ortaklıkla sınırlı bir birliktelik öneriyor.
Bu tablo, “aynı evde yaşayıp farklı soy adları taşımak” gibi bir çelişkiyi gözler önüne seriyor.
İsrail ve ABD destekli PKK/PYD yapılanmasının, Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunu kapsayan bir toprak parçasını ele geçirme senaryosu artık yalnızca bir komplo teorisi değil; siyasi aktörlerin de dile getirdiği bir kaygı.
🕹️ Dış Destekli Senaryo: PKK/PYD’nin “Yeni Harita” Hayali
İsrail ve ABD destekli PKK/PYD yapılanmasının, Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunu kapsayan bir toprak parçasını ele geçirme senaryosu artık yalnızca bir komplo teorisi değil; siyasi aktörlerin de dile getirdiği bir kaygı.
- PYD’nin Suriye’de inşa ettiği mikro-Baas rejimi modeli, Türkiye sınırına doğru genişleme eğilimi gösteriyor.
- ABD’nin YPG’ye sağladığı askeri ve lojistik destek, bu yapının kalıcılığını pekiştiriyor.
- İsrail’in bölgesel stratejisi, Türkiye’nin doğusunda bir tampon bölge oluşturma fikrini destekliyor.
Bu durum, adeta "sınırın ötesinden gelen harita güncellemesi" niteliğinde bir müdahale gibi görünüyor.
🧨 Türkiye’nin Alternatifleri: “1923 Mübadele Modeli” mi, Yoksa “Yugoslavya Senaryosu” mu?
- Türkiye, Kürt sorununu çözemezse, bu durum bir “Yugoslavya sendromu”na dönüşebilir:
- Etnik temelli ayrışmalar, yerel yönetimlerde fiili özerklik taleplerine dönüşebilir.
- Merkezi otoritenin zayıflaması, dış müdahalelere açık bir yapı yaratır.
- Toplumsal kutuplaşma, iç çatışma riskini artırır.
Türkiye, bu sorunu çözmek için ya kapsayıcı bir model geliştirecek, ya da dış müdahalelerle şekillenen bir parçalanma sürecine sürüklenecek.
Ahmet Atam
