DİN İSTİSMARI NEDİR

stismar nedir İstismar çeşitleri
Din ve İnanç İstismarı

Din ve inanç istismarı

Din istismarı nedir, nasıl ve kimler tarafından yapılıyor?

Din istismarı nedir? İstismarın birçok çeşidi vardır; kadın istismarı, çocuk istismarı, güven istismarı gibi. Ancak siyasetçilerin en sık başvurduğu istismar türlerinden biri ülkemizde din istismarıdır. 

Peki, ülkemizde din istismarını yapanlar kimlerdir? Din istismarı, dinin kutsal değerlerini, inançlarını ve kavramlarını kişisel çıkarlar için kötüye kullanmak demektir. Bu, insanları aldatmak, korkutmak veya vaatlerle kandırarak dini duygularını sömürmek şeklinde gerçekleşir. Din istismarı yalnızca bireylere değil, toplumun tamamına da ciddi zararlar verir.

Din İstismarının Amaçları


Din istismarının temel amacı, kişisel veya grup çıkarlarını sağlamaktır. Bu amaçlar şu şekilde sıralanabilir:
  • Maddi Kazanç: Bağış toplamak, hayır işleri adı altında para toplamak veya dini kurumları kendi çıkarları için kullanmak.
  • Siyasi Güç: Din üzerinden kitleleri manipüle ederek siyasi iktidara gelmek veya mevcut iktidarı korumak.
  • Sosyal Statü: Toplum içinde saygınlık ve itibar kazanmak için dini liderlik pozisyonunu kullanmak.
  • Psikolojik Tatmin: Kendi eksikliklerini din adı altında gidermek veya başkalarına egemen olmak.

Din İstismarını Yapanlar

Din istismarı, farklı kimseler tarafından gerçekleştirilebilir:

  • Dini Liderler: Cemaatlere liderlik eden kişiler, yanlış yorumlarla veya aşırı yorumlarla dinin özünü saptırabilirler.
  • Siyasetçiler: Seçmenlerin oylarını almak için dini duyguları istismar edebilirler.
  • Terörist Örgütler: Kendi amaçları doğrultusunda dini metinleri çarpıtarak şiddeti meşrulaştırabilirler.
  • Sahtekarlar: Mucize vaatleri, özel yetenek iddiaları veya geleceği görebilme gibi söylemlerle insanları kandırabilirler.

Din İstismarının Zararları

Din istismarı, bireylere ve toplumlara birçok zarar verir:

  • İnanç Kaybı: İnsanlar, dinin gerçek yüzünün bu olduğunu düşünerek dine olan inançlarını kaybedebilirler.
  • Toplumsal Ayrışma: Farklı dini görüşlere sahip insanlar arasında düşmanlık ve nefret duyguları aşılanarak toplumlar bölünebilir.
  • Şiddet: Din adı altında yapılan şiddet eylemleri, toplumsal huzuru bozar ve insan hayatını tehlikeye atar.
  • Ekonomik Kayıplar: Dolandırıcılık ve sahtekarlık yoluyla insanların paraları çalınabilir.
    Din istismarını önlemek için:

  • Dini Bilgileri Doğru Kaynaklardan Almak: Din hakkında bilgi edinirken güvenilir kaynaklara başvurmak önemlidir.
  • Eleştirel Düşünmek: Her duyduğumuza hemen inanmamak ve olayları farklı perspektiflerden değerlendirmek gerekir.
  • Dini Tolerans: Farklı inançlara sahip kişilere saygı göstermek ve hoşgörülü olmak gerekir.
  • Dini Kurumların Şeffaflığı: Dini kurumların mali işleri ve faaliyetleri hakkında şeffaf olması önemlidir.

Din, insanlara huzur ve mutluluk veren önemli bir değerdir. Ancak dinin istismarı, bu değeri zedeler ve insanları yanıltır. Bu yüzden din istismarına karşı bilinçli olmak ve mücadele etmek hepimizin sorumluluğudur. 

Sn. Erdoğan, “Bu ülkenin camileri yıllarca ezan sesine hasret bırakıldı, şimdi bu yeniden canlandırılmaya çalışılıyor. Asla başaramayacaksınız,” diyor. Peki gerçekten öyle mi? İktidarlar sıkıştığında ezan dinmeyecek, bayrak inmeyecek söylemleri dile getirilir. Evet, bu ülkede ezan asla dinmez, bayrak asla inmez; denemeye kalkışan da bedelini öder. Siyasetçiler ise sıkça ezan, bayrak ve türban konularını gündemlerinde tutar.

Yeter artık bu istismar. Kimsenin haddi değildir İslam’ın simgelerine el ya da dil uzatmak. İslam’ı siyasallaştıranlar, İslam’a en büyük zararı verenlerdir. Ateizm ve deizmin arttığını söyleyenlere verilecek cevap şudur: 

İslam’ı siyasallaştıran ve istismar edenlere kulak verdikçe İslam özünü kaybediyor. Doğduğum köyde öğrenci azlığından ilkokul kapandı, fakat cuma günleri hariç cemaat olmamasına rağmen beş vakit ezan, kadrolu imam tarafından okunmaya devam ediyor. Cemaat yok, cemaat. Şehirde bile gidin bakın, en büyük camilerde birkaç saf var, kenar mahallelerde ise o da yok. Neden acaba?

Asıl sorgulanması gereken, saltanatınız döneminde cami cemaatinin neden azaldığıdır. Neden Ateizm ve Deizm artış gösterdi? Türkçe ezanı kastediyorsanız, bu da sonuçta ezanın okunduğu anlamına gelir. Ezan bir gün, bir saniye bile susmadı. Bu nedenle üstteki ifade doğru değildir.
Allah için bir kere de, şu;
  • Devlet malından bir hırka bile çalan kafir olur, cenaze namazı kılınmaz, desene be mübarek .
  • Devlet malından kızım bir hırka aşırsa elini keserim desene .
  • Ve dahi en büyük günah ise yalan söylemek iftira atmaktır desene
  • Kur'an-ı Kerimde baş örtüsü takmayana ceza hükmü yoktur.
  • Lâkin iftira atan kırk sopa vurun der.
  • Hırsızın elini kesin der.“Hırsızın, talancının, yağmacının alnını karışlarım” desene. Diyemez arkadaş, mümkün değil diyemez. Dese gereğini yapmak zorunda kalır, o yüzden diyemez. Yeni düşman, yeni nefret unsuru, yeni oy getirecek kavga aranıyor... Kalmadı, bitti, başa dönüldü.
Gezi’yi, Kemalizm'i eleştiriyor. Sanki camilere kilise çanı asılmıştı, gençler bilmezsiniz. Evet, camilerde çan çalıyordu. Cenaze yıkayacak imam bile bulamıyorduk. Biz iktidara geldik de İslam geri geldi, öyle mi! Yok canım, tamamen yalan.

Din İstismarına Karşı Korunma Yolları:

  • Eleştirel Düşünme: Her duyduğumuzu sorgularken, dinî metinleri doğru kaynaklardan öğrenmeye özen göstermeliyiz.
  • Bilgi Paylaşımı: Yanlış bilgilendirmelere karşı doğru bilgileri yayarak farkındalık yaratmalıyız.
  • Hoşgörü ve Saygı: Farklı inançlara sahip kişilere saygı göstermeli ve hoşgörülü olmalıyız.
  • Dini Kurumlara Katılım: Güvenilir dini kurumlara katılarak doğru dini bilgiye ulaşabilir ve cemaat bilinci oluşturabiliriz.
  • Yasal Düzenlemeler: Devletlerin, din istismarını önlemek için gerekli yasal düzenlemeleri yapması önemlidir.

Türkçe ezan istismarı.

Evet, bir dönem ezan Türkçe okunmuş ancak sonradan tekrar aslına dönülmüştür. Ezanın bir süre zorla Türkçe okutulması, camilerin kapatıldığı ya da ezanların sustuğu anlamına gelir mi? İşte İsmet İnönü döneminde okutulan Türkçe ezan. Merak edenler dinleyebilir.

Sadettin Kaynak Türkçe ezan.

Bir dangalak çıkıp ezan Türkçe olmalı dedi diye bunu çoğunluğun görüşü gibi göstermek mantık ve akıl yoksunluğudur. Ülkenin ikinci büyük siyasi partisi açıklama yaptı, duymadın mı, yoksa işine mi gelmiyor? Hâlâ dinden, inançtan oy devşirmeye mi çalışıyorsun? Yeter artık, bu istismar bitsin. Millet açlık, işsizlik, pahalılık içinde kıvranırken bu provokasyonlar hiçbir şeye çare olmuyor.

SONUÇ

Krizden şirketler mısır patlağı gibi patır patır patlarken , yıkımı gözden kaçırmak için hâlâ cami istismarı yapıyor birileri..

A.Atam



Next Post Previous Post
No Comment
Add Comment
comment url