Altmışından sonra

Altmışından sonra

Altmışından Sonra Yaşam: Gençken Biz de Delikanlıydık! 😎

Yaş 60, Yolun Yarısı mı Sonu mu?

Bir zamanlar “Hayat 40’ından sonra başlar” diyenler vardı. 
Şimdi ise 60’a geldik ve hala başlama düdüğünü duyamadık. 
Peki, yaşamın altmışından sonra hızını kaybedip çayını yudumlayanlar için hayatın tadı tuzu kalır mı? 
Öyle bir ironi ki, biz hâlâ gençliğe methiyeler düzerken, gençlik bizi geçip gidiyor. 🎭

Emeklilik: Özgürlük mü, Son Durak mı?

Emekliliğin ilk haftası "Oh be, artık işe gitmeyeceğim" hissiyle geçer. 
İkinci haftadan sonra ise mahalle marketine sabah gazetesini almak için yapılan yürüyüş günlük spora dönüşür. 🚶‍♂️ 
Keşke gençken pilates yapsaydım diyenler, şimdi belini doğrultmaya çalışıyor.

Altmışından Sonra Teknolojiyle İmtihan

Gençken bir telefonu açmak için yalnızca kapak kaldırılırdı. 
Şimdi telefon açmak, şifre, yüz tanıma, parmak izi, ruh hali analizi derken, sanki James Bond’un kasasına girmeye çalışıyoruz. 🤷‍♂️ 
Bana sadece arama yapabileceğim bir telefon lazım” dediğiniz an, torunların size antika muamelesi yapacağını unutmayın.

Sağlık: Eskisi Gibi Değil Ama Hâlâ Çalışıyor!

Sağlık konusunda ironi dorukta. 
Gençken kahvaltıyı geçiştirirken, şimdi doktorların verdiği 20 çeşit ilaç için özel bir kahvaltı seremonisi hazırlıyoruz. 🍽️ 
Vücudum bir makine gibi çalışıyor derken, fark ediyoruz ki bu makine artık garanti kapsamı dışına çıkmış.

Sonuç: Altmışından Sonra Hayat Devam Ediyor!

Ne kadar eklemlerimiz “Küt küt” dese de, ruhumuz hâlâ dans ediyor. 💃 
Önemli olan ironiyle yaşlanmak! 
Emeklilik maaşıyla zengin olamayız ama hayatı ti’ye alarak genç kalabiliriz. 😜
Altmışına gelenler, elinizde çayı ve kahve kupasıyla bu yazıyı okuyor olabilir.

Unutmayın, gençlik bir ruh halidir, dizlerinizi boş verin! 

😆Zamanın Penceresi Şiiri🌿


Bastığın toprak artık yumuşak, 
Ömür, ince bir rüzgâr gibi eser saçlarına. 
Gençliğin yankısı duvarlarda, 
Ama gölgeler artık uzundur, yaklaşan. Akşamlara. 

Kelimeler ağırlaşır, 
Geçmiş, dalgın bir nehirdir  
Anılar dokunur ince bir iğneyle sana,  
Nakış gibi işler ruhuna. 🕰️

Bir fincan çay ve sessizlik, 
Artık acele etmenin anlamı yoktur. 
Saatler değil, artık güneşin eğimi önemli, 
Bir yudum huzur, bin yudum geçmiş değil mi? ☀️

Biriktirdiklerin sana döner, 
Kimi kahkahalar, kimi pişmanlıklar. 
Ama en çok o eski şarkılar, 
Bir evin içinde yalnızlık gibi. yankılanırlar  🎶

Ve yol devam eder, 
Bir yürüyüş daha, bir çiçek daha açar. 
Ömür, bir anlık tebessümde gizlidir; 
Ve altmışından sonra bile… yeniden başlamayı bilmektedir. 💫
 
Ahmet Atam



Next Post Previous Post