"Ahmet ATAM" Adlı blogumda Türk tarihi, edebiyat, siyaset, sosyoloji ve teoloji, savunma, ve kişisel sağlık gibi farklı konuları bir araya getiriyorum. Güncel konuları tarihsel ve sosyolojik perspektiflerden inceleyerek, kendi düşüncelerimi ve yorumlarımı paylaşıyorum. Okuyucularım, farklı bakış açılarıyla karşılaşmak ve bilgi dağarcıklarını genişletmek için bu blogu ziyaret edebilirler
Anayasa mahkemesinin kararlarına uymayacağını uygulamayacağını kamu önünde açıkça beyan etmek ne anlama gelir? cezası nedir?
Türkiye Cumhuriyeti anayasasına göre,anayasa maddelerini uygulamamak, uygulanmasını engellemek anayasaya uyacağınıa dair yemin ettiği halde mevcut hükümlerin uygulanmasına engel olmak, anayasanın hangi maddesine aykırılık teşkil eder, cezası var mıdır, varsa anayasa maddelerine göre cezası nedir, bu cezayı hangi hukuk mercii uygulamakla yükümlüdür?
T.C. Anayasasından genel hükümler
Anayasamızı bir hukuk devleti olarak kabul ediyorsak, bu devletin tüm organları ve bireyleri Anayasa'nın hükümlerine uymakla yükümlüdür. Anayasa'nın 2. maddesine göre, Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Bu da demek oluyor ki, Türkiye'de devlet organlarının ve bireylerin, Anayasa'nın temel ilkelerine ve hükümlerine uyması zorunludur.
Anayasa'nın 2. maddesinin devamında, Türkiye Cumhuriyeti'nin laik bir devlet olduğu belirtilmiştir. Bu da demek oluyor ki, Türkiye'de dini ve vicdani özgürlükler esastır. Anayasa'nın hiçbir hükmü, bu özgürlüklerin ihlal edilmesi sonucunu doğuracak şekilde yorumlanamaz ve uygulanamaz.
Anayasa'nın 20. maddesine göre, herkes kanun önünde eşittir. Bu da demek oluyor ki, Anayasa'nın hiçbir hükmü, bu eşitliğin ihlal edilmesi sonucunu doğuracak şekilde yorumlanamaz ve uygulanamaz.
Anayasa'nın 26. maddesine göre, herkes düşünce ve kanaat özgürlüğüne sahiptir. Bu da demek oluyor ki, Anayasa'nın hiçbir hükmü, bu özgürlüğün ihlal edilmesi sonucunu doğuracak şekilde yorumlanamaz ve uygulanamaz.
Anayasa'nın 28. maddesine göre, herkes din ve vicdan özgürlüğüne sahiptir. Bu da demek oluyor ki, Anayasa'nın hiçbir hükmü, bu özgürlüğün ihlal edilmesi sonucunu doğuracak şekilde yorumlanamaz ve uygulanamaz.
Anayasa'nın 30. maddesine göre, herkes eğitim ve öğretim hakkına sahiptir. Bu da demek oluyor ki, Anayasa'nın hiçbir hükmü, bu hakkın ihlal edilmesi sonucunu doğuracak şekilde yorumlanamaz ve uygulanamaz.
Anayasa'nın 34. maddesine göre, herkes adil yargılanma hakkına sahiptir. Bu da demek oluyor ki, Anayasa'nın hiçbir hükmü, bu hakkın ihlal edilmesi sonucunu doğuracak şekilde yorumlanamaz ve uygulanamaz.
Anayasa'nın 35. maddesine göre, herkes kişi hürriyeti ve güvenliğine sahiptir. Bu da demek oluyor ki, Anayasa'nın hiçbir hükmü, bu hakkın ihlal edilmesi sonucunu doğuracak şekilde yorumlanamaz ve uygulanamaz.
Anayasa'nın 36. maddesine göre, herkes yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Bu da demek oluyor ki, Anayasa'nın hiçbir hükmü, bu hakkın ihlal edilmesi sonucunu doğuracak şekilde yorumlanamaz ve uygulanamaz.
Anayasa'nın 37. maddesine göre, herkesin, özel ve aile hayatına saygı gösterilmesi hakkına sahiptir. Bu da demek oluyor ki, Anayasa'nın hiçbir hükmü, bu hakkın ihlal edilmesi sonucunu doğuracak şekilde yorumlanamaz ve uygulanamaz.
Bu hükümlere göre, bir kişi, Anayasa'nın herhangi bir hükmünü uygulamamak, uygulanmasını engellemek suretiyle, Anayasa'yı ihlal etmiş olur. Bu durumda, bu kişi hakkında, Anayasa'nın 148. maddesine göre, Anayasa Mahkemesi tarafından soruşturma başlatılır. Anayasa Mahkemesi, soruşturma sonucunda, kişinin Anayasa'yı ihlal ettiğini tespit ederse, kişiye ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verebilir.
Anayasa mahkemesinin kararlarına uymayacağını uygulamayacağını kamu önünde açıkça beyan etmek ne anlama gelir?
Anayasa Mahkemesi, Türkiye Cumhuriyeti'nin en yüksek yargı organıdır. Anayasa Mahkemesi, Anayasa'nın yorumundan ve uygulanmasından sorumludur. Anayasa Mahkemesi'nin kararları, bağlayıcıdır ve tüm kamu görevlileri ve vatandaşlar tarafından uyulması zorunludur.
Bir kişinin Anayasa Mahkemesi'nin kararlarına uymayacağını kamu önünde açıkça beyan etmesi, Anayasa'yı ihlal anlamına gelir. Anayasa'nın 148. maddesine göre, Anayasa'yı ihlal eden kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına kadar hapis cezası verilebilir.
Bu beyan, Anayasa Mahkemesi'nin bağımsızlığını ve tarafsızlığını da zedelemektedir. Anayasa Mahkemesi, tüm siyasi iktidarlardan bağımsız olarak karar vermekle yükümlüdür. Anayasa Mahkemesi'nin kararlarına uyulmaması, Anayasa Mahkemesi'nin işlevinin yerine getirilmesini engelleyecektir.
Bu nedenle, bir kişinin Anayasa Mahkemesi'nin kararlarına uymayacağını kamu önünde açıkça beyan etmesi, ciddi bir hukuki ve siyasi sorun teşkil etmektedir.
Bu beyanın hukuki sonuçları şu şekilde sıralanabilir:
Anayasa'yı ihlal suçu işlenmiş olur.
Bu suçun cezası, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına kadar hapis cezasıdır.
Anayasa Mahkemesi, soruşturma ve kovuşturma yapabilir.
Bu beyanın siyasi sonuçları şu şekilde sıralanabilir:
Anayasa Mahkemesi'nin bağımsızlığı ve tarafsızlığı zedelenir.
Anayasa Mahkemesi'nin işlevinin yerine getirilmesi engellenir.
Hukuk devleti ilkesine zarar verilir.
Sonuç olarak, bir kişinin Anayasa Mahkemesi'nin kararlarına uymayacağını kamu önünde açıkça beyan etmesi, ciddi bir hukuki ve siyasi sorun teşkil etmektedir. Bu beyan, Anayasa'yı ihlal anlamına gelir ve Anayasa Mahkemesi'nin bağımsızlığını ve tarafsızlığını zedelemektedir.
Anayasayı ihlal etmenin cezası nedir?
Yani, özetle, Anayasa hükümlerini uygulamamak, uygulanmasını engellemek, Anayasa'yı ihlal etmek anlamına gelir. Bu durumda, kişiye ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilebilir.
Türkiye'de anayasa, devletin şekli, nitelikleri ve temel organlarını belirleyen en üst düzeydeki hukuk metnidir³.
Anayasaya uymamak veya anayasa maddelerini uygulamamak, anayasal düzeni bozmak veya değiştirmek anlamına gelir.
Bu da Türk Ceza Kanunu'nun 309. maddesinde düzenlenen:
**anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs** suçunu oluşturur. Bu suçun cezası ise
**ağırlaştırılmış müebbet hapis**tir.
Anayasa maddelerini uygulamakla yükümlü olan temel organlar, yasama, yürütme ve yargıdır.
Bu organlar arasında anayasa maddelerinin yorumlanması ve uygulanması konusunda çıkabilecek anlaşmazlıkları çözmekle görevli olan **Anayasa Mahkemesi**dir.
Anayasa Mahkemesi, anayasanın üstünlüğünü ve bütünlüğünü korumak için anayasa değişiklikleri, kanunlar, kanun hükmünde kararnameler, siyasi partiler ve milletvekilleri hakkında iptal, itiraz, bireysel başvuru ve kapatma davaları açabilir.
Anayasa Mahkemesi'nin kararları, bütün yargı organlarını, idare makamlarını ve gerçek ve tüzel kişileri bağlar.
Sonuç ve yorum:
Peki anayasa mahlemesi kararlarını bu derce net bir şekilde kamuoyu önünde uygulamayacağını beyaz eden siyasi iltidarın amacı ve gayesi nedir, Mahkeme kadıya mülk olmayacağında göre, iktidardan güştüklerinde, partilerinin mevcut hükümler sonucunda kapatılabileceğinden kendilerine yargılama yolu açılabileceğinden korkuları yok mudur?
İktidarı bir daha teslim etmeyeceğinin düşünenler elbette bu şüpheye kapılmazlar, Anayasayı bir daha iktidardan gitmeyecek ve kendi rejimlerini uygulayacak bir şekle sokmaları bu günkü sayısal yeterlilikte de değidir.
O zaman biraz kehanet yapalım.
Mart ayında mahallı seçimler vardır, büyük şehirleri metropolleri kazanan bu günkü mevcut iktidar büyük ihtimalle Anayasayı değiştirebilecek yeterli vekil sayısına ulaşabileceğini görürse, bir kaç ay sonra bir genel saçım dayatabilir. Anayasa mahlemesi kararlarını takmama basit bir olay değildir. Ekonomik krizdeki bir ülkenin sırf yerel seçimleri kazanmak uğruna kesenin ağzını bu denli açması ise hiç mantıklı değildir. Bu günkü asgari ücret ve memur zamları bunun bir işaretidir, hele ki emekli maaşlarına da beklenenden büyük bir zam gelirse, mahalli seçimlerden sonra bir genel seçim işareti olarak görülebilir.
Türkiye 100.ncü yılında Cumhuriyete ve demokrasiye elveda diyebilir.
Yorum Gönder