Avrupa'nın Birliği: Viyana Kuşatması ve Sonrası

Viyana Kuşatması ve Sonrası
Viyana Kuşatması ve Sonrası

1683 yılında gerçekleşen Viyana Kuşatması, Avrupa ve Osmanlı tarihi için bir dönüm noktası oldu. Bu makalede, Avrupa uluslarının Viyana'yı korumak için birleştikleri halde, İstanbul'un düşmesine neden engel olamadıkları ve neden yeterli destek veremedikleri sorgulanıyor.

Avrupa Neden İstanbul'a Yardım Etmedi?


Makalede, Viyana'nın stratejik önemi, dini motivasyonlar, siyasi hesaplar, lojistik zorluklar ve Osmanlı'nın gücü gibi unsurlar inceleniyor. Viyana'nın savunulmasının Avrupa'nın Osmanlı'ya karşı mücadelesinde nasıl bir rol oynadığı ve Osmanlı'nın Avrupa'daki hakimiyetinin sona ermesine nasıl katkıda bulunduğu da ele alınıyor.

Avrupa Uluslarının Viyana'yı Korumaya Odaklanmasının Sebepleri:

Stratejik Önem:

  • Viyana, Osmanlı'nın Avrupa'daki başkenti ve en önemli şehriydi. Habsburg Hanedanlığının ikamet ettiği yer olması, siyasi açıdan da önemli bir merkez haline gelmişti.
  • Viyana'nın ele geçirilmesi, Osmanlı'nın Orta Avrupa'daki hakimiyetini sağlamlaştıracak ve Avrupa'nın diğer bölgelerine, özellikle de Kutsal Roma İmparatorluğu'na yayılmasına olanak tanıyacaktı.
  • Viyana, Tuna Nehri'nin bir kolu olan Tuna Nehri'nin kıyısında yer alıyordu. Bu nehir, Avrupa'nın önemli bir ticaret rotasıydı ve Viyana'nın kontrolü bu ticaret rotası üzerinde hakimiyet kurmayı sağlayacaktı.

Dini Motivasyon:

  • Viyana, Hristiyanlığın önemli bir merkezi olarak kabul ediliyordu. Aziz Stephen Katedrali gibi birçok önemli Hristiyan mabedine ev sahipliği yapıyordu.
  • Osmanlı'nın Viyana'yı ele geçirmesi, Hristiyanlık için büyük bir tehdit olarak algılandı. Papa XI. Innocentius, Viyana'yı korumak için bir Hristiyan ittifakı kurulmasını teşvik etti.
  • Viyana'nın savunulması, Hristiyanlığın korunması ve Osmanlı'nın "barbar" olarak algılanan tehdidine karşı bir zafer olarak görüldü.

Siyasi Motivasyon:

  • Avrupa ulusları, Osmanlı'nın Avrupa'daki hakimiyetini sona erdirmek ve kendi çıkarlarını korumak istiyorlardı. Viyana'yı korumak, bu hedefe ulaşmak için önemli bir adımdı.
  • Habsburg Hanedanlığı, Avrupa'nın en güçlü hanedanlarından biriydi ve Viyana'nın korunması, bu hanedanlığın ve Avrupa'nın siyasi dengesinin korunması için önemliydi.
  • Viyana'nın savunulması, Avrupa uluslarının birlik ve beraberliğini gösteren bir sembol haline geldi.

Lojistik Zorluklar:

  • İstanbul, Viyana'ya göre çok daha uzak bir şehirdi. 17. yüzyılda, büyük orduları uzun mesafeler boyunca taşımak oldukça zordu.
  • Osmanlı topraklarından geçerek İstanbul'a ulaşmak, Avrupa orduları için zor ve tehlikeli bir yolculuktu.
  • İstanbul'un kuşatılması ve ele geçirilmesi, uzun ve zor bir mücadele gerektirecekti.


Viyana Kuşatması ve Sonrası



Osmanlı'nın Gücü:

17. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu hala güçlü bir devletti. Avrupa ulusları, Osmanlı'ya karşı bir savaşta Osmanlı'yı yenebileceklerinden emin değillerdi.
Osmanlı ordusu, Avrupa ordularına göre daha büyük ve daha deneyimli bir orduydu.
Viyana'yı kuşatan Osmanlı ordusu, Kırım Hanlığı ve Macaristan'daki Osmanlı taraftarlarının da desteğini alıyordu.

Örnekler:
  • Viyana'yı korumak için Kutsal Roma İmparatorluğu, Lehistan-Litvanya Birliği ve Venedik Cumhuriyeti'nden oluşan bir Hristiyan ittifakı kuruldu.
  • Papa XI. Innocentius, Viyana'yı korumak için Hristiyanlara mali yardımda bulundu.
  • Polonya Kralı III. Jan Sobieski, Viyana'yı kuşatan Osmanlı ordusunu Lehistan ordusuyla yenerek şehri kurtardı.

Sonuç:

Avrupa uluslarının Viyana'yı korumak için asker gönderirken İstanbul'un kurtarılmasına odaklanmamasının ve yeterli destek vermemesinin birçok sebebi vardı. 

Bu sebepler arasında stratejik önem, dini motivasyon, siyasi motivasyon, lojistik zorluklar ve Osmanlı'nın gücü yer alıyor. Viyana'nın savunulması, Avrupa'nın Osmanlı'ya karşı mücadelesinde bir dönüm noktası oldu ve Osmanlı'nın Avrupa'daki hakimiyetinin sona ermesine yol açtı.

 

0 Yorumlar

Yorumlarda lütfen saygılı olun