KENDİME YAZILARIM
Türkiye sosyolojisi siyaset ekonomi tarih felsefe ve genel kültür düzeyinde makaleler

Hisseli öyküler: İyilik her zaman karşılık bulur mu

Hisseli öyküler
 İyilik her zaman karşılık bulur mu


Avcılar tarafından sıkıştırılan bir kurt, ormanda kaçışmaya çalışıyor ancak avcıları atlatamaz. Kurt, canını kurtarmak için koşarken bir köylüyle karşılaşır. Köylü, tarlasına yabasıyla girmek üzereyken kurt ona yaklaşıp yardım ister.

-- Ey insan, lütfen bana yardım et. Peşimdeki avcılardan kaçacak gücüm kalmadı. Eğer sen yardım etmezsen, biraz sonra yakalanıp öldürüleceğim." 
Köylü, bir an düşündükten sonra yanındaki boş çuvalı açar ve kurtun içine girmesini söyler.

Köylü, çuvalın ağzını bağladıktan sonra sırtına vurarak yürümeye devam eder. Kısa bir süre sonra avcılarla karşılaşır. Avcılar, köylüye bu bölgede bir kurt görüp görmediğini sorar. Köylü, "görmedim" diyerek cevap verir ve avcılar uzaklaşır.
Avcıların iyice uzaklaştığından emin olduktan sonra köylü, sırtındaki torbayı indirir ve ağzını açarak kurtu serbest bırakır.

Kurt teşekkür ederek.
-- Büyük bir iyilik yaptın bana, çok minnettarım" der. 
Köylü ise.
-- Önemli değil, tarlama gitmeliyim" diyerek yola koyulur. Ancak kurt.
-- Bir dakika" diyerek devam etti: 
-- Avcılardan kaçarken çok yorgun düştüm ve açım, kuvvet toplamam için bir şeyler yemem lazım. Burada senden başka yiyecek bir şey bulamıyorum, onun için şimdi seni yiyeceğim.

Köylü şaşırır ve der ki: 
-- Senin hayatını kurtardım, teşekkürün bu mu?
Kurt ise şöyle cevap verir: 
-- Yapılan iyilikler, verilen hizmetlerden daha çabuk unutulur. Ben de kendi çıkarım için senin iyiliğini unutmak zorundayım ve seni yemek zorundayım.

Kurt ile köylü ormanda tartıştıktan sonra,  karşılarına çıkacak ilk üç kişiye bu konuyu sormaya ve ona göre davranmaya karar verirler. 
İlk olarak yaşlı bir kısrak çıkar karşılarına. 

Kısrak:
-- Ben sahibime yıllarca hizmet ettim, arabasını çektim, taylar doğurdum ve onun için çalıştım. Yaşlandığımda ise beni kapı dışarı etti, ne vefasızlık!" der.

Kurt, bir sıfır öne geçtiği için sevinirken bir köpekle karşılaşırlar. 

Köpek:
-- Ben hizmetin değerini bilen bir efendi görmedim. Yıllardır sahibime sadakatle hizmet ederim, koyunlarını korurum, yabancılara saldırırım ama o beni her gün tekmeler ve sopayla vurur..." der. 

Kurt köylüye döner ve:
-- İşte gördün" der. 
Köylü ise son bir çabayla.
-- Ama üç diye konuşmuştuk, birine daha soralım sonra beni ye diye cevap verir.

Karşılarına bu kez bir tilki çıkar. köylü ve kurt, ona başlarından geçenleri anlatır. Tilki, kurdun onlara oyun oynayacağını duyunca sevinir. 
-- Her şeyi anladım ama der tilki.
-- Bu kadar küçük bir torbaya sen nasıl sığdın?
Kurt bir şeyler söyler, ama tilki inanmamış gibi yapar: 
Gözümle görmeden inanmam.

Kurt, işin sonuna geldiğini düşünerek torbaya girer. Ancak tilki hemen köylüye işaret eder ve köylü torbanın ağzını sıkıca bağlar. Sonra köylü bir taş alır ve:
-- Beni yemeye kalktın ha, nankör yaratık!
Diyerek torbanın içindeki kurdu ökdüresiye pataklar.

Sonra tilkiye teşekkür ederek.
-- Beni kurtardığın için minnettarım" der. 
Tilki de.
-- Benim için bir zevkti diye yanıtlar. 

Bu sırada köylü, tilkinin parlak kürküne gözü takılır ve kürkü satarak elde edeceği parayı düşünür. Hemen tilkiyi öldürmek için elindeki taşı kafasına vurur.

Torbanın içindeki kurt köylüyü ayağıyla dürter ve şöyle der: 
-- Görüyor musun insanoğlu, yapılan iyilikler nasılda çok çabuk unutuluyormuş.

İyilik karşılık bulur mu şiiri


Gördüm dilenciyi, uzattım elimi, 
Verdim beş lira, göreyim sevincini. 
Bakmadı bile yüzüme, ters çevirdi eli, 
Attı yere ne bu dedi, sesi kinli mi kinli.

Şaşırdım kaldım, "Neden?" diye sordum, 
Bu para yetmez, dedi,
Utandım kendimden, iyilikseverliğimden, 
O gün yoksulluğun nasıl kirlendiğini gördüm birden.

Dedim kendi kendime, 
Hakkı bu mudur iyiliklerin? 
Minnet mi beklemek, çıkar mı gütmek?
Ya da bu berbat dünyadan çekip gitmek

Aslında her iyilik bir tohumdur, 
Toprağa düşer filizlenir, 
Hiç açmaz belki de , 
Ama sen umudunu hiç yitirme.

İyilikseverlik mi moda artık,
Yoksa çıkarcılık mı? 
Yoksa enayi mi iyiler, 
Neden çıkarcılar hep iyileri yer.

Anladım sonunda, bu dünya çıkarcı bir yer, 
İyilik yapsan da, nankörlük de köşede bekler. 
Hakkımı alamadım belki, eyvallah, 
Ama en azından içim rahat, kafam huzurlu ya