Esnaf devletin yeni vergi memuru

Esnafın vergi yükü
Esnafın vergi yükü

Günümüz Esnafı: Devlete Çalışmak mı, Ayakta Kalmak mı?

Esnaf vergi yükü ile çöküyor.


🤔 Bugünün esnafı, ticaret mi yapıyor, yoksa "vergi memuru" olarak mı görev yapıyor? vatandaş ürün yada hizmet pahalı diye feryat ediyor, yahu ürünün yarısı vergi, görmüyor, yada görmezden gelmek işine geliyor.

🔸 KDV’si geç ödenirse cezalar başlıyor…
🔸 Stopajını unutursa "Hadi bakalım, faizli borç" geliyor…
🔸 SGK primi gecikirse, emekliliği bile hayal olmaya başlıyor!

40 yıllık esnafım. İş yerimi açtığım gün ile bugün arasında dağlar kadar fark var. Eskiden esnaflık demek alın teriyle kazandığını helalinden yemek demekti. 
Bugün ise esnaflık; vergi, ceza ve beyanname üçgeninde hayatta kalma savaşına dönüştü.
Vergi yükü o kadar arttı ki Osmanlı’nın adil ve basit öşür vergisini bile özler hale geldik.

Eskiden Vergi, Kazanca Göre Alınırdı: 


Öşür vergisi, Osmanlı’da çiftçinin tarladan çıkan ürününün onda birini devlete vermesi esasına dayanıyordu.

  • Ürün azsa az vergi
  • Ürün çoksa çok vergi

Kısacası kazanca endeksli adil bir sistemdi. Devlet bile bereketin olup olmadığına göre payını alıyordu. 
Bu adalet anlayışı, bugünün karmaşık ve yük bindiren vergi sisteminin yanında nostaljik bir masal gibi kalıyor.

Günümüz Esnafının Vergi Labirenti


Gelin görün ki artık işler değişti. 2025 yılında bir esnafın karşı karşıya kaldığı vergiler saymakla bitmiyor:

  • Gelir Vergisi
  • KDV (Katma Değer Vergisi)
  • Geçici Vergi
  • Stopaj
  • Damga Vergisi
  • Çevre Temizlik Vergisi
  • Reklam ve İlan Vergisi
  • SGK Primleri ve Bağ-Kur
  • Emlak Vergisi

Ve bunların yanı sıra her an gelebilecek cezalar ve faizler…
Artık kazançtan değil, esnaflık yapmaktan bile vergi alınıyor. Ayakta kalmanın maliyeti her yıl katlanıyor.

Esnaflığın Yeni Tanımı: Vergi Ödeme Memurluğu


Şimdi esnafın görevi sattığı ürün ya da hizmetten para kazanmak değil, ay sonunu "hangi vergiye ne ödedim?" diye düşünerek getirmek.
Ay başı vergi, ay ortası SGK, ay sonu KDV derken ticaretin kendisi ikinci planda kaldı.
Öyle ki artık bazı esnaflar vergi ödemeyi işinin bir parçası olarak değil, başlı başına bir meslek olarak görüyor.

Öşürü Mumla Aramak: Gerçekten Daha Kolaydı


Bugünün esnafı için o eskiden çok eleştirilen öşür vergisi bile bir hayal gibi. Kazanca bağlı, öngörülebilir ve net.
Kazanırsan verirsin,
Kazanmazsan devlet senden zorla almaz.
Ev mi aldın.
Kazanırken ödüyorsun.
Evi alırken ödüyorsun, aldın bitti mi?
Kengi evinde bile otururken ödüyorsun
Nasrettin Hoca'nın hesabı gibi, suyunun suyu vergisini bile sadece konutta değil her kalemde tekrar tekrar alıyor.

Esnaf isen kazanmasan bile borçlanarak vergi ödüyorsun. Bu durum ticaretin doğasına aykırı. Esnaf artık kazandığından değil, cebindeki son kuruştan vergi veriyor.

Sonuç: Modern Vergi Düzeni ile Mücadele Bitmiyor


Devletin gelir ihtiyacını anlıyoruz. Ancak esnafın da ayakta kalması için adaletli bir vergi sistemine ihtiyacı var.
Yoksa yakında esnaflığın tanımı değişecek:
Ürün satmayan ama vergi ödemeye devam eden kişi."

Şaka gibi ama gerçek. Öşür vergisi bile günümüz esnafına daha adil ve insancıl geliyor.
Belki bir gün devletin kulağına gider de şu sorunun cevabı gelir:
Esnaf neden Osmanlı'daki öşürü özler hale geldi?"

🔔 Günümüz Türkiye’sinde esnaf, alışverişi düşünmüyor artık. Vergi ödeyebilecek miyim? sorusu, müşteri nerede sorusunun önüne geçti. 📢 
Vergi reformları kaçınılmaz!
Yoksa esnafın kepenk kapatmak için bile “Kepenk Kapama Vergisi” ödemesi gerekecek!
İktidara sesleniyorum, İşçi memuru geçtim yakında esnaf ayaklanacak haberiniz olsun.

Vergi yükü sırtımda, eğildikçe eğildim, 
Kazandıkça eksildi, hiç kârımı göremedim. 
Devlet aldı, hesap sordu, borç haneme eklendi, 
Esnaflık mı, tahsildarlık mı, ben de bilemedim!


Next Post Previous Post