-->
awTJ8oIyB94nutbC1bJoZn5dMRTh5VC3z3VvpzU4

SAVUNMA

Bookmark

Ateş Olmayan Yerden Duman Çıkmaz: İsrail İçin Sırada Türkiye mi Var


İsrail'in Türkiye'ye Yönelik Psikolojik Harp ve Satranç Stratejisi

İsrail Türkiye’ye Operasyon mı Hazırlıyor? Dumanın Altında Yatan Ateş ve Türkiye’nin Şah Hamlesi

İsrail medyasının 'Sıra Türkiye'de' söylemi ne anlama geliyor? '
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz' atasözü gerçeğe mi dönüşüyor? 
Türkiye, bu psikolojik savaş ve algı operasyonlarına karşı istihbarat, diplomasi ve teknoloji ile nasıl bir strateji geliştirmeli? 

Ortadoğu sahnesi, yüzyıllardır karmaşık bir tiyatro sahnesine benzetilir. 
Perde açılır, aktörler sahneye çıkar, ama izleyici genellikle aynı oyunu farklı kostümlerle izler. Şu sıralar sahnede yeni bir söylenti dolaşıyor: “Sıradaki Türkiye olabilir.” 

İsrail medyasında ortaya atılan bu ifadeler, “ateş olmayan yerden duman çıkmaz” sözünü ironik bir şekilde ters yüz ediyor. Çünkü burada duman, ateşin habercisi değil, tam aksine ateşin bahanesi gibi görünüyor. 

İsrail Medyasının Manşetleri: Duman Makineleri mi, Gerçek Yangın mı?

Son günlerde İsrail medyasında Hamas üzerinden Türkiye’ye yönelik ima ve suçlamalar dikkat çekiyor. “Türkiye’nin Hamas’a destek verdiği” iddiaları, giderek “Türkiye’nin hedef haline gelebileceği” yorumlarına evriliyor.

Bu durum, tiyatrodaki duman makinelerine benziyor. Seyirciye “bakın burada yangın var” hissi yaratılıyor, ancak sahnenin arkasında sadece bir sis makinesinin butonuna basılmış. Gerçek bir yangın mı var, yoksa sadece bir dikkat dağıtma oyunu mu oynanıyor? İşte kritik soru bu.

Hamas Bahane, Türkiye Şahane(!)

Ortadoğu diplomasisinde Hamas, adeta bir joker kartına dönüşmüş gibi görünüyor. Herkesin cebinde hazır bekleyen bir bahane:

  • Filistin’de bir adım atmak istiyorsanız, Hamas bahanesi hazır.
  • Lübnan’a gözdağı vermek istiyorsanız, Hamas bahanesi hazır.
  • Türkiye gibi bölgesel oyuncuları sıkıştırmak niyetindeyseniz, yine Hamas bahanesi hazır.

Bu durum ironik değil de nedir? Hamas, sanki uluslararası siyasetin “joker bahane sağlayıcısı” haline gelmiş.

Türkiye’nin Konumu: Satranç Tahtasında Piyon mu, Yoksa Şah mı?

İsrail medyasındaki bu yayınlar, Türkiye için bir satranç hamlesi niteliğinde okunabilir.

  • Eğer Türkiye sessiz kalırsa, tahtanın kenarında sıkışmış bir piyon gibi görünebilir.
  • Eğer Türkiye güçlü bir karşılık verirse, “şah çeken” hamle yapabilir.

Bu noktada soru şudur: Türkiye satranç tahtasında seyirci mi olacak, yoksa oyunun gidişatını değiştiren şah mı?

İsrail’in Olası Hesapları: Bir Taşla Kaç Kuş?

İsrail’in bu söylemlerle aslında birden fazla hedefi gözettiği düşünülebilir:

  • İç Politikada Güç Konsolidasyonu: Kendi kamuoyuna güçlü bir imaj çizmek.
  • Bölgesel Dengeleri Şekillendirme: Türkiye’nin diplomatik manevra alanını daraltmak.
  • Uluslararası Baskı Yaratma: Türkiye’yi Batı gözünde “sorunlu ülke” konumuna düşürmek.

İroni şu ki, dumanı çıkarıp ateşi sonra bulmayı planlıyor gibiler; yani “önce suçla, sonra delil ararsın.”

Türkiye Ne Yapmalı? İroniden Gerçeğe Stratejik Çözümler

1. Diplomasiyi Duman Söndürücü Gibi Kullanmak

Öncelik, medya manipülasyonlarını diplomasiyle etkisiz hale getirmektir. Çünkü dumanı üfleyerek dağıtamazsınız, kaynağına inmek şarttır.

2. Stratejik İtfaiye: Askeri ve İstihbari Hazırlık

Türkiye, olası bir psikolojik ya da fiili operasyon senaryosuna karşı, görünmez bir itfaiye ekibi gibi her an hazır olmalı. Yani hem caydırıcı hem de provokasyonlara kapılmayan bir duruş sergilemeli.

3. Kamuoyu Diplomasisi: Pencereyi Açıp Dumanı Dağıtmak

Uluslararası kamuoyuna “Türkiye hedef değil, hedef gösterilen bir ülke” mesajı verilmelidir. Çünkü dumanı dağıtmanın en kolay yolu, pencereyi açmaktır.

4. Ekonomi ve Enerji Kartını Oynamak

Ortadoğu’nun karmaşık sahnesinde ekonominin güçlü bir koz olduğu unutulmamalıdır. Türkiye’nin enerji, ticaret ve lojistikteki rolünü artırması, sis perdesini dağıtabilir. Çünkü ekonomik bağlar, savaş çığlıklarından daha etkilidir.

Türkiye İsrail'e Tepki Vermezse…

  • Türkiye sessiz kalırsa, “yangın tatbikatında yangına inanan seyirci” konumuna düşebilir. Tepkisiz kalırsa, uluslararası alanda “kendi dumanını bile söndüremeyen ülke” şeklinde etiketlenebilir. 
  • Hamas bahanesiyle atılan her manşet, Türkiye’nin üzerine yeni bir etiket yapıştırma çabasına dönüşebilir.

Tarihten İronik Dersler

  • 1991 Körfez Savaşı öncesinde Irak’ı kuşatmak için kullanılan medya dili, bugünkü söylemlere çok benziyor. 
  • Önce duman çıkarıldı, sonra ateş bulundu(!).
  • 2003 Irak işgalinde “kitle imha silahları” bahanesi, aslında büyük bir sis makinesinden ibaretti. Ateş yoktu ama duman yetti.
  • Bugün de benzer bir tiyatro Türkiye üzerinden oynanıyor olabilir.

Sonuç: Şah Çekecek mi Türkiye?

İsrail medyasındaki “sıradaki Türkiye” iması, aslında dumanlı bir sahne oyununun yeni perdesi olabilir. 
Burada asıl mesele, Türkiye’nin kendini piyon gibi mi konumlandıracağı, yoksa şah gibi mi hamle yapacağıdır.
Ateşsiz çıkan dumanın ironisi, Türkiye için bir uyarıdır: Dumanı çıkaran elleri görmezden gelirsen, bir gün gerçekten yanabilirsin.

--

Bir duman ki ateşsiz tüter 
İsrail medya cazgırlarında.
Sahnesiz bir tiyatro:
Hamas bahane, kuklalar şahane,
 
Sıra Türkiye’de” diye fısıldar spiker
Suskun ekranların ardından.
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz diyenlere inat,
Dumanı önce üretirler,
Sonra yangın diye satarlar.

Biz ise
Bir satranç tahtasının sakin karşısında
Vezir gibi oynar, şah gibi düşünürüz.
Hamlelerimiz sessiz,
Stratejimiz çelikten.

Onlar dumanla örtmeye çalışırken gerçeği,
Biz aynaları kırar
Geride kalan hakikati savururuz rüzgâra.

Bize psikolojik harp oyunlarıyla gelirler,
Biz karşılık veririz:
SİHA’larımız sessiz,
Diplomasimiz çok dilli,
İstedikleri yangını söndürecek olan,
Denizler kadar soğuk,
Bir mantıkla yürürüz.

Bu bir savaş değil,
Soğuk bir senfoni:
Onlar gürültüyü çalar,
Biz ayakta alkışlanan son notayı.

Duman dağılır, aynalar kırılır,
Geride,
Bir harita kalır.
O haritada ,
Türkiye kendi kaderini çizer
Satranç tahtasında şah mat der.

Ahmet ATAM.

Yorum Gönder

Yorum Gönder

Yorumlarda lütfen saygılı olun