 |
| PKK Silah Bırakır mı Duran Kalkan'ın Açıklaması sonrası Çözüm Çözülme süreci Sona Mı Erdi |
🧩 Barış Masası Dağılırken: Öcalan Serbest Kalırsa Ne Olur, Masaya Tekmeyi İlk Kim Vuracak?
🧠 PKK'nın “Öcalan serbest kalmadan barış olmaz” sözü kime hizmet ediyor?
Duran Kalkan’ın “Öcalan serbest kalmadan barış süreci devam etmez” sözleri tartışma yarattı. Peki Türkiye Öcalan’ı serbest bırakırsa ne olur? PKK silah bırakır mı, barış masası neden dağılıyor ve tekmeyi kim vuracak?
PKK yöneticisi Duran Kalkan’ın son açıklaması aslında herkesin bildiği ama kimsenin açık konuşmadığı bir gerçeği yeniden gündeme getirdi: “Öcalan serbest kalmadan barış süreci devam etmez, PKK silah bırakmaz.”
Peki, iyi de…
Türkiye Öcalan’ı serbest bırakırsa ne olur?
Ben söyleyeyim: İlk uçakla bir Avrupa şehrine kaçar.
O saatten sonra örgütü oradan yönetmeye devam eder.
Yani “barış” değil, daha organize bir uluslararası yapılanma başlar.
Silah bırakma meselesine gelince...
PKK hiçbir zaman tamamen silah bırakmaz. Çünkü o silahlar, örgütün hem varlık sebebi hem de pazarlık gücü.
Silah bıraktığı an, hem siyasi hem de askeri anlamda varlığı biter.
⚖️ On binlerce kişinin katili serbest mi kalacak?
Bu ülkede on binlerce insanın ölümünden sorumlu birini serbest bırakmak, adaleti değil çaresizliği temsil eder.
Ne kadar “barış” denirse densin, o adımın toplum vicdanında bir karşılığı olmaz.
Devletin görevi, eli kanlı bir terör örgütü liderini ödüllendirmek değil, adaleti ayakta tutmaktır.
Barışın bedeli, hukukun çiğnenmesi olmamalı.
🧨 Duran Kalkan neyin peşinde?
Duran Kalkan’ın sözleri bana göre bir “psikolojik manevra.”
Barış masasını devirmek istiyor ama topu Ankara’ya atıyor.
Yani “biz süreci zora sokmadık, Türkiye bitirdi” diyebilmek için zemin hazırlıyor.
Ama herkes biliyor ki PKK zaten hiçbir zaman samimi olmadı.
Her defasında süreç başladığında zaman kazandı, örgüt kadrolarını yeniledi, sahayı tahkim etti.
Şimdi yine aynı oyun sahnede.
🪓 “Dananın kuyruğu Kıbrıs’ta kopacak” ne demek?
Kalkan bu cümleyle aslında yeni bir cephe tehdidi veriyor.
Yani “eğer Türkiye bize istediğimizi vermezse, bu defa başka bir yerden sıkıştırırız” demeye getiriyor.
O yer de Kıbrıs.
Bu söylem, doğrudan Türkiye’nin Doğu Akdeniz ve Kıbrıs politikalarına gözdağı niteliğinde.
Ancak şunu unutmamak lazım:
Türkiye için Kıbrıs, sadece stratejik değil, ulusal güvenliğin kırmızı çizgisidir.
O yüzden, bu tehditler Türkiye’yi geri adım attırmaz, tam tersine daha da sertleştirir.
🧩 Peki “Sözde masaya tekmeyi” kim vuracak?
Barış masasını Duran Kalkan itiyor ama tekmeyi vuracak kişi muhtemelen yine Erdoğan olur.
Çünkü Erdoğan, siyasi tabloyu iyi okur.
Eğer barış süreci kendi hanesine artı yazmayacaksa, milliyetçi damar üzerinden puan toplar.
Tarih boyunca da böyle oldu:
Bir el barış masasında, diğeri seçim meydanında…
Bugün gelinen noktada, Erdoğan’ın yeniden “sertleşme kartı”nı açma ihtimali yüksek.
Hem içeride milliyetçi seçmene mesaj verir, hem de dışarıya “ben güçlü Türkiye’nin lideriyim” havası estirir.
📉 Sonuç: Bu masa artık kalktı
Ben net konuşayım:
Bu süreç bitti.
Barış masasının artık bir geleceği yok.
Çünkü taraflardan biri masayı itiyor, diğeri seçim hesabı yapıyor.
Öcalan serbest kalsa bile kaçacak, PKK silah bırakmayacak, devlet toplumun vicdanını hiçe sayamayacak.
Yani ortada gerçek bir barış zemini yok.
Ve ne acıdır ki, barıştan bahsederken bile tehdit dili hâkim.
Bu da gösteriyor ki Türkiye’nin asıl sorunu, güven değil, samimiyet eksikliği.
