-->
zWZ3ZJ90R4zzhbql6NUZDSuEAK5vmsQ96TEJw5QR
Bookmark

Abdullah Öcalan'ın talepleri ve Avrupa Birliği Yerel yönetimler şartları

Abdullah Öcalan'ın talepleri ve Avrupa Birliği Yerel yönetimler şartları
Abdullah Öcalan'ın talepleri ve Avrupa Birliği Yerel yönetimler şartları 

Abdullah Öcalan ve DEM partisinin Türkiye tuzağı:



Abdullah Öcalan dem parti aracığı ile gönderdiği içi boş gibi görünen mektubunda, çağrı yapmadan önce TBMM'sini işaret ediyor, ne demek istiyor, önce meclis üzerine düşeni yapmalı bazı anayasa maddelerini değiştirmeli diyor, biliyor ki, 2015 yılında kendisini dinlemeyen kandil yine dinlemeyecek. Biliyor ki Anayasa'nın ilk dört maddesinin asla değiştirilemeyeceğini, ve biliyor ki Avrupa Birliği Yerel yönetimler şartları kabul eden bir Türkiye kendisine özerk yada federal bir yapının kapılarını açacak.


Yeni açılım sürecinde gerek Abdullah Öcalan'ın ve gerekse kandilin tuzağı, PKK tamamen lağvedilmeden, terör örgütü tam anlamı ile silah bırakmadan, 2016 yılındaki açılım sürecinden ders alınmadan, terörü bitiriyoruz yalanı ile Avrupa yerel yönetimler özerklik şartlarını Türk milletini uyutarak kabul ettirmeye çalışarak Türk halkının önüne de Misak-ı Millîyi gerçekleştiriyoruz diye çıkmaktır. 
Abdullah Öcalan ve DEM Parti'nin oyunu budur.


Türkiye’nin Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'ndaki çekinceleri kaldırıp şartın tümünü onaylaması, yerel yönetimlerin yetki, sorumluluk ve özerklik düzeyinde köklü değişimlere yol açacaktır.
Bu durum, Türkiye’nin idari yapısını, merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasındaki güç dengesini ve demokratikleşme sürecini kökten etkilecektir, Peki Avrupa yerel yönetimler özerklik anlaşması Türkiye için neler getirir, neler götürür, İşte olası sonuçlar:


Abdullah Öcalan'ın talepleri: Yerel Yönetimlerin Güçlenmesi



Türkiye'de yerel yönetimler, mevcut durumda merkezi otoriteye bağlı olarak hareket etmekte ve özerklikleri sınırlıdır. Çekincelerin kaldırılması:
Yetki Alanlarının Artırılması: Yerel yönetimlerin, yerel ihtiyaçlar ve öncelikler doğrultusunda daha bağımsız karar almasını sağlar.
Kendi Gelirlerini Yönetme Hakkı: Mali kaynakların üzerindeki tasarruf yetkisi genişler. Yerel yönetimler, merkezi yönetimden gelen yardımlara daha az bağımlı hale gelir.
Hizmetlerin Kalitesinde Artış: Yerel yönetimler, vatandaşların taleplerine daha hızlı ve etkili bir şekilde yanıt verebilir.


Abdullah Öcalan'ın talepleri: Merkezi Yönetim-Yerel Yönetim İlişkilerinde Dönüşüm



Merkeziyetçiliğin Azalması: Yerel yönetimlere daha fazla yetki devri, merkezi yönetimin iş yükünü hafifletebilir, ancak merkezî otoritenin kontrol alanını daraltır.
Yerel Yönetimlerin Denetiminde Azalma: Merkezi yönetimin yerel yönetim üzerindeki idari ve mali denetimi sınırlanır, bu da yerel yönetimlerin bağımsız hareket etme kapasitesini artırır.
Yerelleşme Süreci: Kamu hizmetleri ve politikalar, yerel düzeyde belirlenir ve uygulanır.


Avrupa Birliği Yerel yönetimler şartlarını kabulün Demokratikleşme Sürecine Katkısı



Halkın Katılımının Artması: Yerel karar alma süreçlerine halkın daha fazla katılımı teşvik edilir. Bu, demokratik bilincin güçlenmesine katkı sağlar.
Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik: Yerel yönetimler, doğrudan seçilmiş organlar olduğu için vatandaşlara daha hesap verebilir hale gelir.


Bölgesel Farklılıkların ve Etnik Taleplerin Yönetimi



Bölgesel Taleplerin Güçlenmesi: Bazı bölgelerde, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da özerklik talebi güçlü olduğu için, yerel yönetimlere verilen yetki artışı, bu talepleri karşılamada etkili olabilir.
Etnik ve Kültürel Hakların Güçlenmesi: Yerel yönetimlerin güçlenmesi, kültürel ve dilsel çeşitliliğin daha iyi temsil edilmesine olanak tanıyabilir. 
Ancak, bu durum bazı çevreler tarafından “bölgesel ayrışma” endişesiyle eleştirilebilir.


Ekonomik ve Mali Etkiler



Mali Özerklik: Yerel yönetimler, kendi gelir kaynaklarını artırmak için daha fazla vergi toplama ve mali kaynakları kullanma yetkisi kazanabilir.
Hizmetlerin Verimliliği: Mali ve idari bağımsızlık, kamu hizmetlerinin daha etkili ve yerel ihtiyaçlara uygun bir şekilde sunulmasını sağlar.
Ekonomik Dengesizliklerin Artması: Bazı bölgelerin ekonomik olarak daha güçlü hale gelmesi, diğer bölgelerde ekonomik dengesizliklere yol açabilir.


Abdullah Öcalan'ın talepleri Uluslararası Standartlara Uyum



Avrupa Birliği ile Uyum Sürecine Katkı: Şartın tamamen onaylanması, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyelik müzakerelerinde olumlu bir adım olarak değerlendirilir. 
Bu, Türkiye’nin demokratikleşme ve hukukun üstünlüğü kriterlerine uyumunu güçlendirir.
Dış Politikada Pozitif Algı: Türkiye’nin yerel yönetim özerkliğini artırması, uluslararası alanda daha demokratik bir ülke olarak algılanmasına katkı sağlar.


Abdullah Öcalan'ın taleplerinin Olası Riskleri ve Endişeler



Bölgesel Ayrışma Endişesi: Yerel yönetimlerin güçlenmesi, özellikle etnik temelli taleplerin bulunduğu bölgelerde merkezi yönetimle gerilim yaratabilir.
Yerel İstikrarsızlık Riski: Zayıf idari kapasiteye sahip bölgelerde yerel yönetimlerin güçlenmesi, kötü yönetim veya kaynakların yetersiz kullanımı gibi sorunlara yol açabilir.
Güç Dengesizliği: Bazı büyükşehirlerin (örneğin İstanbul ve Ankara gibi) aşırı güçlü hale gelmesi, merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasında dengesizlik yaratabilir.

Sonuç

Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nın tamamen onaylanması, Türkiye’yi daha demokratik, yerelleşmiş ve halk odaklı (Bu yönetim Federatif değil  81 Eyalet bazlı olmalı) bir yönetime taşıyabilir.
Ancak bu süreç, dikkatli bir şekilde yönetilmezse, bölgesel ayrışma, mali dengesizlik ve idari sorunlara yol açabilir. Uygulamanın başarılı olabilmesi için:


1. Yerel Yönetim Kapasitesinin Güçlendirilmesi,
2. Denetim ve Şeffaflık Mekanizmalarının Etkinleştirilmesi,
3. Bölgesel Farklılıkların Dengelenmesi gibi önlemlerin alınması gereklidir.


Bu değişiklik, PKK'nın silah bırakması kendini lağvetmesi, kısaca terörün tamamen gündemden çıkması halinde, Türkiye’nin yönetim modelini kökten etkileyerek daha yerelleşmiş ve vatandaş odaklı bir yapıya dönüşmesine olanak sağlayabilir.
Peki can alıcı soru şudur.

CHP katkı vereceğini beyaz etmiş durumda, AKP ve MHP zaten baş aktör, İYİ parti ise bu senaryoda maalesef figürandır. asıl sorun 2015 yılında Abdullah Öcalan'ın silah bırakma talebini reddeden Kandil bu kez bu talebe uyar mı? Düğüm kandildir. Düğüm Suriye PKK/PYD'sidir.

Ahmet ATAM


Yorum Gönder

Yorum Gönder

Yorumlarda lütfen saygılı olun