Timur ve Cemalettin Sultan |
Cemalettin sultan ve Timur menkıbesi
Kütahya menkıbeleri Cemalettin sultan ve Timur Ankara Savaşı'ndan sonra 1402 Anadolu'yu dolaşmaya başlayan Timur Kütahya ya da uğrar ve burada bir müddet kalır.
Timur Kütahya'da kaldığı o günlerin birinde askerleri ve beylikleri ile beraber Kütahya sokaklarını gezerken halk ve esnaf kendisine Selam durup boyun eğerler, fakat Cemalettin Sultan, Timur'a karşı herhangi bir hürmet gösterecek hareketinde bulunmaz.
Hiçbir şey yokmuş gibi işine devam eder.
Timur bu duruma kızar yanında mahiyeti ile beraber Cemalettin Efendi'nin dükkanına yaklaşır.
Cemalettin Efendi'nin boyu o kadar uzunmuş ki oturduğu yerde Timur'un boyu da kendi boyu ile beraberdir.
Cemaleddin Efendi yanına yaklaşan Timur'u hiç umursamaz, bu hale çok sinirlenen Timur kılıcını kınından çekerek Cemalettin Efendi'nin kellesini uçurur.
Cemalettin Sultan herkesin Şaşkın bakışları arasında hemen yere düşen başını alıp Koltuğunun altına koyarak şimdiki mezarının olduğu yere gelir kesik başını boynunun üstüne koyar yönünü kıbleye dönerek yatar ve ruhunu teslim eder.
Şu anki mezarı uzuncadır.
Timur ve kemer hamamı menkıbesi
Bu olaydan sonra Timur yanındakilerle beraber KEMER Mahallesinde bulunan Kemer hamamına gider, odalardan birinde yalnız olarak Yıkanmaya başlar.
Burada yıkandığı yerden odanın kapısının örülü olduğunu görür.
Hemen yerinden fırlayarak kapıya varır, hiçbir yerden çıkış bulamaz, bağırıp çağırır ama kapı önünde bulunan nöbetçilere sesini bir türlü duyuramaz.
Çaresizlik içinde tekrar kurnanın başına oturur, o sırada örülmüş taşlar yok olur ve kapının açık olduğunu görür.
Burada yıkandığı yerden odanın kapısının örülü olduğunu görür.
Hemen yerinden fırlayarak kapıya varır, hiçbir yerden çıkış bulamaz, bağırıp çağırır ama kapı önünde bulunan nöbetçilere sesini bir türlü duyuramaz.
Çaresizlik içinde tekrar kurnanın başına oturur, o sırada örülmüş taşlar yok olur ve kapının açık olduğunu görür.
Timur derhal açık olan kapıya koşar, kapıya varıncaya kadar taşlar tekrar kapanır.
Bu hal yedi defa tekrarlanır.
Timur bu halden çok korkmuştur.
Nihayet yedinci Seferden sonra kapı tamamen açılır
Kendini nefes nefese dışarı atar.
Mübarek bir kişi öldürdüğü için böyle korkulu anlar geçirdiğini anlar.
Timur büyük bir pişmanlık Duyar ve şöyle der.
Hamama aslan gibi girdim
Kedi gibi çıktım.
Hamamdan çıkarken belinde bulunan altın kemeri hamamcıya uzatıp şöyle der.
Ben mübarek bir zat öldürdüm.
Eğer bu yüzden hamamın başına herhangi bir felaket gelir de yıkılırsa bu altın kemeri satıp parasıyla tekrar yaptırırsınız.
İşte şimdiki mevcut Kemer hamamının isminin buradan geldiği söylenir
Kaynak: Ali Günhan Kütahya ve yöresi folklorundan damlalar
Yorum Gönder