Osmanlı'da Rüşvet Şikayetnamesi ve Fuzuli'nin Mektubu:
Yıkılışın Sebepleri ve Dersleri Osmanlı neden yıkıldı, Osmanlıda rüşvet şikayetname, Kanuni Sultan Süleyman, Şair Fuzuli’ye Bağdat’taki Osmanlı Vakıfının harcamalarından arta kalan paradan günlüğü 9 akçeye gelen bir maaş bağlatır, Devrin rüşvetçi memurları, Fuzuli’ye bu parayı ödemek için ondan rüşvet isterler. Fuzuli Kanuni’ye bir mektup yazar.
Selam verdim, rüşvet değildir deyu almadılar.
Hüküm gösterdim, faidesizdür deyü mültefit bulmadılar.
Gerçi görünürde itaat eder gibi davrandılar ama bütün sorduklarıma hal diliyle karşılık verdiler.
Dedim:
Ey arkadaşlar, bu ne fi'l-i hata ve çin-ebrudur (bu ne yanlış iştir, bu ne buruşuk surattır)?
Benim maaş almamı uygun görmüşler ve bunun için elime bir tekaüt beratı vermişler ki vakıf gelirlerinden her zaman pay alam ve padişaha gönül rahatlığı ile dua kılam.
Dediler: A miskin!
Sana zulüm etmişler ve tereddüt sermayesi vermişler ki, daima faydasız mücadeleler edesin ve gide gele uğursuz yüzler görüp uygunsuz sözler işitesin.
Dedim: Beratımın gereği niçin yerine getirilmez?
Dediler: evaiddir (vakıftan artan paraya bağlıdır), husulü mümkün olmaz (masraf o kadar çok ki para artmaz).
Dedim: Böyle vakıf hiç artansız olur mu?
Dediler:(Aslında artanı vardır, lakin) yönetim kademesinin masraflarından geriye bir şey kalmaz. (Daha açık söyleyelim;) onlardan kalsa bizden kalmaz ki sana verelim.
Dedim: Vakıf malını böyle tasarruf (şahsi işlerde harcamak) vebaldir.
Dediler: Akçamız ile satın almışız (bu işi bulabilmek için hava parası ve rüşvet vermişiz), bize helaldir.
Dedim: Kanun uygulayıp teftiş etseler bu tuttuğunuz yolun fesadı bulunur.
Dediler: Bu hesap, kıyamette alınır.
Dedim: Dünyada dahi hesap olur, haberin işitmişiz.
Dediler: Ondan dahi korkumuz yoktur, müfettişleri razı etmişiz.
Gördüm ki sualime cevaptan başka nesne vermezler ve bu berat ile hacetim kılmağın reva görmezler, çaresiz mücadeleyi terk ettim; karamsar ve kırgın, yalnızlık köşeme çekildim.
Fuzuli üstat bu hadiseden dolayı bütün kırgınlığını, bütün üzüntüsünü kendisine bu muameleyi reva gören vakıf görevlisinin şahsında mektubunun devamındaki şu mısralara sıkıştırıveriyor.
Ben ona fitne ol bana âfet
Müteneffir ben ondan ol benden
Ben ona gussa ol bana mihnet
Mütenekkir ben ondan ol benden (Ben onun için oyun bozan, o benim için felaket. Ben ondan nefretli, o benden...
Ben ona keder, o bana eziyet.
Ben onu anlamadım, o beni...
Şimdi soralım Osmanlı neden yıkıldı
Bu satırları okuduktan sonra acaba kaç kişi "Yalnızca sen misin?" diye sormayacaktır?
Fuzuli’nin bu eseri 16. Yüzyıl Osmanlı Devleti hakkında somut bilgiler edinmemizi sağladığı gibi devletin üç yüzyıl sonra yıkılmaya yüz tutuşunun bir tesadüf olmadığını, çürümenin yükseliş devrinde başladığını bizlere göstererek
Osmanlı neden yıkıldı?
Sorusuna ilk ve en önemli cevap olma özelliği taşır.
Yorum Gönder