TOPLUMUN VE DİNİN DİREĞİ AHLÂK
Ahlakı değerler neden çöküyor
Türkiye'de Adalet ve Hukuk Krizi: Ahlaki Çöküşün İronik Anatomisi 🏛️⚖️
Türkiye'de adalet ve hukukun toplumsal eşitsizliği nasıl beslediğini ve ahlaki çöküşe dönüştüğünü merak ediyor musunuz? Trafik cezasından kaçak saraylara, ahlaki pusulanın 'kime ne faydaya dönüşen yolculuğu 🚨🏰💔 İçeriğimizde gerçekler, mizah ve çarpıcı örneklerle buluşuyor.
Adalet ve Ahlak birini diğerinden soyutlayamazsınız .Adalet. Önce adalet çöküyor, ardından Ahlâkı sürükleyerek, ikiz kardeşi çünkü !, adalet çöktüğünde ahlakı kavramlarda değişmeye başlıyor, adalet kişinin konumuna göre yorumlandığında:
Ahlakı değerler kişinin konumuna ve zenginliğine göre ölçülür hale geliyor.
Türkiye’de ekonomik çöküş düzeltilir, siyasi çöküş düzeltilebilir, eğitimdeki çöküş, uzun sürer ama bir süre sonra düzeltilebilir, lakin bir ülkede ahlaki çöküş varsa, o ülke biraz zor düzelir.
Ahlaki çöküşün en üst düzeyde olduğu bir dönem yaşıyoruz ve bu beni çok korkutuyor.
Ahlak eğitimle, eğitim parayla, para siyasetle döner hale geldi Din yeter zannettiler, lâkin ahlak olmadan dindar olmak yeterli olmuyor .
Yeniden Milli Mücadele ise, ancak toplumsal ahlaki değerlerin varlık ve gücü nispetinde başarılı olur !!!
Toplumsal ahlak yeniden tesisi için endişeliyim .Atatürk de Milli Mücadelenin esası olarak bu değerlerin toplumda mevcudiyet şartını işaret etmiştir !!! Çevrenize bir bakın , bu mevcudiyet ne kadar var.
Bir zamanlar ahlaklı insan Abdestli namazlı diye tasvir edilirdi Siyasal islâm adalet duygusuna öyle bir darbe vurdu ki, ahlâk yerle yeksan oldu
Sonuç olarak: Adalet duygusu kayboldukça Ahlâk ölüyor, İnsanlık ölüyor, Toplum ölüyor.
İşin birde mizahi yönüne bakalım, ne demiştik, İzahı olmayanın mizahı olur diye.
Adalet ve Ahlak birini diğerinden soyutlayamazsınız .Adalet. Önce adalet çöküyor, ardından Ahlâkı sürükleyerek, ikiz kardeşi çünkü !, adalet çöktüğünde ahlakı kavramlarda değişmeye başlıyor, adalet kişinin konumuna göre yorumlandığında:
Ahlakı değerler kişinin konumuna ve zenginliğine göre ölçülür hale geliyor.
- Fakirin gayri meşru çocuğu olursa piç ,
- Zenginin olursa “yasak aşkın meyvesi”
- Fakir, kız peşinde koşarsa “sapık”.
- Zengin kız peşinde koşarsa, “playboy”
- Fakir toplantı yaparsa “çete”.
- Zengin toplanırsa “konferans”
- Fakir, evlenmeden bir kadın ile aynı evde yaşarsa “zina”,
- Zengin yaşar ise “hayat arkadaşı”
- Fakir çalarsa hırsızlık
- Zengin çalarsa etik olarak yorumlandığında
- Ahlaki çöküntünün temellerinden biri atılıyor
Türkiye’de ekonomik çöküş düzeltilir, siyasi çöküş düzeltilebilir, eğitimdeki çöküş, uzun sürer ama bir süre sonra düzeltilebilir, lakin bir ülkede ahlaki çöküş varsa, o ülke biraz zor düzelir.
Ahlaki çöküşün en üst düzeyde olduğu bir dönem yaşıyoruz ve bu beni çok korkutuyor.
Ahlak eğitimle, eğitim parayla, para siyasetle döner hale geldi Din yeter zannettiler, lâkin ahlak olmadan dindar olmak yeterli olmuyor .
Yeniden Milli Mücadele ise, ancak toplumsal ahlaki değerlerin varlık ve gücü nispetinde başarılı olur !!!
Toplumsal ahlak yeniden tesisi için endişeliyim .Atatürk de Milli Mücadelenin esası olarak bu değerlerin toplumda mevcudiyet şartını işaret etmiştir !!! Çevrenize bir bakın , bu mevcudiyet ne kadar var.
Bir zamanlar ahlaklı insan Abdestli namazlı diye tasvir edilirdi Siyasal islâm adalet duygusuna öyle bir darbe vurdu ki, ahlâk yerle yeksan oldu
Sonuç olarak: Adalet duygusu kayboldukça Ahlâk ölüyor, İnsanlık ölüyor, Toplum ölüyor.
İşin birde mizahi yönüne bakalım, ne demiştik, İzahı olmayanın mizahı olur diye.
🏛️ Türkiye’de Hukuk ve Ahlakın Komik(!) Dansı 🤹♂️
Hukuk herkes içindir" diyerek başlayalım… Tabii, "herkes" tanımınız nedir, o ayrı! bu ülkede artık iki kesim var yandaşlar ve muhalifler.
🏛️ Türkiye’nin Hukuki Labirenti
Türkiye’de adalet dendiğinde akla ne geliyor? “Hızlı karar” mı, “tarafsızlık” mı, yoksa “kimin nüfuzu kuvvetliyse o kazanır” mı? 🤔 Ara sıra mahkeme salonlarında adaletin terazisi, sanki "kim daha ağır basarsa" diye tasarlanmış gibi.
Bir yanda “haklı olan”, diğer yanda “hakkı yenilen”… Ama kimin hangi tarafta olduğunu tahmin etmek için fal açmaya gerek yok! 🧙♂️📜
Örneğin, trafik cezası yiyen vatandaşla, "kaçak saray" yapanın hukuk önündeki eşitliği… İşte o an, “eşitlik” kavramına yepyeni bir ironi katıyoruz! 🚔🏰 "Yasalar önünde herkes eşittir… Ama bazıları daha eşittir." 🐷
Örneğin, trafik cezası yiyen vatandaşla, "kaçak saray" yapanın hukuk önündeki eşitliği… İşte o an, “eşitlik” kavramına yepyeni bir ironi katıyoruz! 🚔🏰 "Yasalar önünde herkes eşittir… Ama bazıları daha eşittir." 🐷
📉 Ahlaki Çöküşün Başlangıç Noktası: “Neden Dürüst Olayım ki?”
Adaletin olmadığı yerde, ahlak da takla atmaya başlar.
Çünkü insanlar şunu sorgular: “Doğruyu yaparsam ne olacak? Yanlış yapan cezasız kalıyorsa, ben niye uğraşayım?” 🤷♂️
- Örnek 1: Vergi kaçıran siyasetçiye dokunulmazken, esnafın vergi borcu için haciz gelirse… Halkın ahlaki pusulası elbette şaşar 🧭💸
- Örnek 2: Üniversite sınavında kopya çeken çocuk, "Büyüklerimiz yapıyorsa, bize de serbest!" diye düşünür.
Ahlak dersi verenlerin, ahlak dışı işler yaptığı bir ülkede bu kaçınılmaz! 🎓📖➡️🤥
💡 Ahlaki Çöküşe Çözüm Önerileri:?
Peki, bu kısır döngüyü kırmak için ne yapmalı? İşte "gerçekçi" öneriler:
- Adaleti IKEA Talimatı Gibi Kur 🛠️: “Parça A’yı B’ye tak, tarafsızlık vidasını sık.” Ama talimat eksikse, montajı yapan elbet kafasına göre takar!
- Hukukçu Yetiştirme Rehberi 🧑⚖️: "Tarafsızlık dersi: Seçmeli (ama kimse seçmez)."
- Toplumsal Ahlak İksiri 🧪: "Her sabah bir bardak ‘Dürüstlük Suyu’ iç. Yan etkisi: İşe yaramazsa üzülme!"
🎭 Son Söz: Adalet Yoksa, Mizah da Yok!
Türkiye’de hukuk ve adalet, tiyatro oyunu gibi: Senaryo belli, rolleri dağıtan belli, alkışlayan da! 👏 Ama unutmayalım: Ahlaki çöküş, toplumu sadece "gülen yüzler" altında yıpratır.
Adaletsizliğe ironiyle gülmek, bir süre sonra gözyaşına dönüşebilir. 😂➡️😢
Not: Bu yazı, gerçeklerden daha ironik ama gerçeklerden daha az acı verici olmak için yazılmıştır. 😅
Not: Bu yazı, gerçeklerden daha ironik ama gerçeklerden daha az acı verici olmak için yazılmıştır. 😅
Toplumun Ve Dinin Direği Ahlak Şiiri
Trafik ışıkları kırmızıda donmuş,
Yeşil, "nüfuz" plakalı araçlara yanıyor.
Saraylar yükselirken gece karanlığında,
Temelleri "kanun" değil, "tek adam" ile yazılıyor.
Ahlak, bir sokak köpeği gibi
Çöp tenekelerinde arar ekmeğini.
Dürüstlük;
Bir martı ki, kanadı kırık,
Denize değil, çamura vurur son dalışını.
Mahkeme kapıları gıcırdar,
İçerde "kader" değil, *"kayırma" oynanır.
Hâkimin cübbesi altında,
Bir çocuk saklanmış, "İnanmıyorum!" diye haykırır.
Gülüyoruz…
Çünkü ağlamak, yasak bölgede.
Adaletsizliğin karnavalında,
Maskemiz ironi, kostümümüz "umursamazlık".
Belki bir gün,
Terazinin kefesi hakikatle dolarken,
Ahlak, çamurdan kanatlarını silkip uçar…
O gün,
"Adalet" kelimesi, şiirlerde değil,
Yüreklerde yaşar.